ülkelerin yüzölcümleri ülke para birimlerinin degerini belirlemiyor. göt kadar olmasi baglayici degil maalesef.
üretim düsük seviyelerdeyken, disaridan düzensiz ve niteliksiz göc devam ederken üzerine birde yönetim yeteneksizligi eklenince bu tablo oldukca normal karsilanir.
daha önce de yazmıştım, dolar veya euro artmıyor diye.
türk lirası denen parayı pul ettiler. türk lirası değer kaybediyor.
üstelik bu durumun temelinde ekonomik nedenler/krizler veya savaşlar, pandemi vs yok.
tv ekranlarına çıkan anlı şanlı bazı ekonomistler(!) avrupa ve amerika'da enflasyondan bahsediyor. ekonomi olarak onların ne kadar kötü durumda olduğunu/olduklarını söylüyor sonra da dolar bu kadar değerlendi, euro bu kadar değerlendi/artıyor demeleri yok mu?
bir de buna inanlar yok mu?
bu söylemlere nerem ile güleyim diye düşünürken bu ekonomist(!) olan bazı arkadaşlar bu söylemi öğrenci olarak iktisada giriş dersinde söyleseler inanın ders veren hocası bunları camdan dışarı atar.
bırakın iktisat ekonomi eğitimi almayı, bırakın istatistik grafik okumayı bilmeyi, pazarda limon satan ve paranın satın alma gücünü bilen, ortalama bir zeka seviyesinde olan biri derki; eğer öyleyse neden 26 dolar 1 lira, 28 euro 1 lira değil. bırakın bunu neden 1 dolar veya 1 euro 1 lira değil?
neden daha düne kadar paraları değersiz olduğu için bulgaristana gürcistan'a gidip oralar bize ucuz geldiği için alışveriş yaparken şimdi onların paraları değerlendiği ve bizim paramız değersiz olduğu için onlar buraya gelip ucuz diye alışveriş yapıyor?
öyle ya, onlarda ekonomi kötü ise ve enflasyon varsa tüm dünya para birimleri bizim paramız karşısında nasıl değer kazanır? şubat 2023 de 2016 yılında yaklaşık 6 sene kadar önce 2017 de 20. sırada olduğumuz dünyanın en değerli para sıralamasında 2023 itibari ile 44. sıradayız. Yani Türk Lirası Dünyanın en değerli 44. para birimidir. böyle bir düşüş ekonomiyle açıklanamaz.
tüm dünya'da tüm para birimleri karşısında son 10 yılda en fazla değer kaybeden para türk lirası.
fazla uzatmaya gerek yok, ekonomik olmayan bir sorunu ekonomik tedbirlerle çözemezsiniz.
kapiş?
Türk lirası ermeni dramından daha değerli. Saçmalamayın. Son 20 yılda iki para biriminin değer değişimi incelenirse ermeni dramının açık ara bizden daha iyi grafik çizdiği görülüyor.
2 milyonluk ülke, üzerinden Azerbaycan ordusu geçtiği, bir sürü askerleri gebertildiği ve sakat kaldığı halde paralarının değer grafiği Türk lirasına fark atıyor ama halen tl daha değerli. Ama böyle giderse 1-2 yıla bizi geçer. Pardon biz geriye gideriz.
Bırakın artık şu dövizmiş, kurmuş işlerini. Ona kalırsa koca rusyanın parası çok daha değersiz.
Siz ülke içinde harcamak için kazanılan tl cinsinden ne kadar birim ceplere giriyor ona bakın.
Mayışlar bu ay itibarı ile gayet güzel bir seviyeye geldi mesela.
Asgari ücret dışında kalan kesim çok rahat yaşayacaktır.
--spoiler--
siz ülke içinde harcamak için kazanılan tl cinsinden ne kadar birim ceplere giriyor ona bakın.
--spoiler--
Ay ama oldu mu şimdi ya. Ne güzel siyasetlerini yapıyordu malum kitle. Dolar 1,5 olsun. Kim sikler gelir seviyesini, alım gücünü, milli hasılatı. Kim sikler reel ekonomiyi, büyüme oranlarını, ihracat değerlerini.
Bak doların 1,5 olduğu o şahane eski Türkiye’de aylık asgari maaşı 100 dolar ediyordu, ama en azından kur hesabı çok kolaydı ehehe.
1 sene önce 1 türk lirası 23.39 ermeni dramı ederken şu an 14.82 ermeni dramı ediyor.
sadece son 1 ay ermeni dramı türk lirası karşısında %19 değer kazanmış durumunda.
2015 ocak ayında 1 türk lirası 205 ermeni dramı ederken 2023 temmuz ayında 1 türk lirası 14.82 ermeni dramı ediyor. ya ermenistan savaş felaketi ve bozgun yaşamasaydı ne olurdu?
sadece yıllık bazda son 1 yılda %60 değer kaybı yaşamışız ermeni dramı (amd) karşısında.
ermenistan ile türkiye kıyas yapılırsa bu kadar türk lirasında yaşanan çöküşü ve ermenistan dramı karşısında türk lirasının değer kaybını ekonomik nedenlere bağlamak için insanın ilkokul çocuğu seviyesinde zekası ve eğitimi olmalı.
bir kez daha yenilemek gerekirse...
türkiye'nin sorunu ekonomi/ekonomik kriz değildir, ekonomik olmayan bir sorunu ekonomik tedbirlerle çözmek de mümkün değildir.
tıpkı depremde ölen insanlar yok olan milyarlarca dolar kayıpların nedeni binaların çürük zeminin yumuşak olması veya kader diyerek suçlu allah değildir.
her anlamda çökmüş bir sistemi yaratan bizler bunlara neden oluyoruz. götü boklu ermeni dramı 7 yıl 6 ay önce 205 dram iken şu an 14 dram olmasının nedeni biziz.
depremde sağlam olmayan zemine sağlam olmayan çok katlı binaları yapan, denetlemeyen, izin veren, tapu veren bizleriz.
binalar çürük, zemin yumuşak değil ya da allah bir zalim değil. buna biz neden olduk.
sağlam binalar yaparsınız, yan yattığında camları bile kırılmaz, sağlam binalar yaparsınız deprem olduğunda 3-4 kat toprağa gömülür; adeta tahtaya çivi çakılmış gibi...
sorun sağlam bina yapmak da değil.
1 doları 1.25 lira yaparsınız, 1 dolar 1 tl diye sayıklar dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına gireceğiz diye hayal kurarsınız. sorun değil yaparsınız, tüm kamu yatırımları iştirakleri özel tüzel bu ülkenin şirketleri satılır, ucuz dolar bulur, dünya piyasalarına sürülmüş savaşı krizi sübvanse edecek dolar bolluğunda borçlanır 1 doları 1.25 lira yapar zenginlik hayali kurarsınız.
sorun değil, değil de...
yatırım istihdam üretim ar-ge için harcanmayan, bu ülkeye giren her dolar ülkenin borç senedidir.
paramız ermeni dramından değerli diyen süper zekalılar konuyu bir türlü anlamamakta ısrar ediyor.
ermeniyi boşver, süper zekalı kardeşim; sen 100 lira verdiğinde japon yeni almak istediğinde karşılık olarak 551 yen alırsın.
şimdi japonya seni kıskanıyor mu sanıyorsun?
sen japonya'dan daha mı iyisin?
örn: 100 dolar bozdurduğunda 14.408 yen alırsın.
100 dolar bozdurunca 2611 lira alırsın.
japonya'nın ve dünya'nın en büyük otomotiv markalarından toyota elektrikli araç için değil sadece pil üretimi için kuzey Carolina eyaletinde (abd) fabrikasına 2.5 milyar dolarlık yatırım yaptı. bir de elektrikli araç ve öncesinde dizel benzinli araçlar için yaptığı yatırımları göz önüne alırsanız son 20 yılda 40 milyar doları aşan yatırımı abd'ye yaptı.
toyota'nın en büyük otomotiv fabrikası kentucky (abd) eyaletinde, bu eyalette ki fabrikasına son 60 yılda 22 milyar dolarlık yaptı ki 2017 de 1.330 milyon dolarlık yatırımı istihdam artırmak için değil de robot teknoloji ile yapılan üretim, elektrikli araçlara geçiş vb ar-ge için yaptı.
japonya resmen abd hükümeti ile savaşta desek yeridir. tüm kısıtlama engellemelere rağmen japonya (toyota) en büyük yatırımını japonya'da değil amerika'da yapmakta.
buna rağmen neden 100 dolar bozduran bir japon 14.408 yen alıyor?
ama japonya'da kalifiye bir çalışan en az 1500 dolara yakın maaş almakta. iphone 14 831 dolar.
ikinci el otoda 2020 Suzuki Hustler = 6.832€
2022 Nissan Arya = 39.958€
2017 Suzuki Swift Sport = 8.488€
2017 Mazda CX-8 = 21.186€
2021 Toyota Corolla Cross = 13.043€
2014 Subaru Levorg = 9.316€
2015 Toyota Velfire = 15.527€
japon yeni bizim veya abd ya da avrupa parası yanında değersiz/daha düşük olması tamamen ekonomik gerçeklere ihtiyaçlara göre düşük tutuluyor. üretim, istihdam, ithalat ve ihracat, vergi gelirleri dengesi için doları yüksek tutuyorlar. bugün japonya'da biri kalkıp 1 yen 1 dolar dese böyle propaganda yapsa, donyo bozo koskonoyor dese, doları düşüreceğiz dese o lafı edeni akıl hastanesine kapatmasalar bile onun oy kullanma hakkını elinden alırlar.
ırak afganistan savaşları, mortgage krizi, pandemi vb gerekçelerle bu krizlerin etkisini azaltmak, bunları mali olarak desteklemek için piyasaya sürülen trilyonlarca karşılıksız dolar sonunda düşen bollaşan dolar değeri yüzünden japon hazine maliye bakanının gözüne uyku girmemiştir. düşen her dolar değerinde japonya ve çin başta olmak üzere bu ülkeler piyasadan dolar çekerek ucuz devlet tahvili vb önlemlerle doların düşmesini yavaşlatma engelleme çabalarına amerika isyan ediyordu.
öyle ya, dolar düştü diye halay çekecek maliye bakanı da bu siyasilere oy atacak seçmen onlarda yok. sadece toyota 270 milyar dolar geliri olduğu düşünülürse; dolar yüksek/düşük tartışmasında maliye bakanı çıkıp sana ne dolardan, dolarla mı maaş alıyorsun dese başbakan halktan özür diler gider harakiri yapar.
diyeceğim...
japon yeni veya ermeni dramından paramızın değerli olması japon veya ermeni ekonomisi gerçekleri/gerekçeleri açısından tartışılabilir.
ama bizim paramızın bu paralar veya başka ülke parraları karşısında astronomik değer kayıpları ekonomik açıdan tartışılamaz.
sorun ekonomik bir sorun değil.
ihracat rekoru kırıyoruz demeyi ekonomik açıdan belki tartışabiliriz.
ihracatımız ne kadar artarsa borcumuz da o kadar artıyor, çünkü; 100 liralık mal satmak için 120 liralık mal alıyoruz. bir bakkal dükkanı veya market işletiyorsunuz, pazarda limon satıyorsunuz, ticari olarak düşünün yani...
örn; 2019 yılında ticaret bakanının övünerek açıkladığı dış ticaret açığımız kapanıyor diye sevindiği duruma göre 2019 da ilk 10 ayda 148 milyar dolarlık mal satmışız 172 milyar dolarlık mal almışız.
bu yıl 6 aylık (2023 yılı Ocak-Haziran) dönemde geçen yılın aynı dönemine göre;
ihracat, %1,8 oranında azalarak 123 milyar 377 milyon dolar,
ithalat, %4,3 oranında artarak 184 milyar 795 milyon dolar.
köşe başına dönerci açsanız 123 liralık satış için 184 liralık mal alsanız batarsınız.
üstelik artan maliyetler (işçi, dükkan kirası, elektrik, su, iş yeri ekipmanı vb giderler) düşünülürse bir esnaf olarak dükkanınızı/durumunuzu işletme ve ekonomik gerçeklerle değil de "kısmet, kader, rızkımız bu kadar, diğer esnaflar bizi kıskanıyor, benim büyümemi başarılı olmamı istemiyorlar, bakın ne güzel dükkana masa sandalye dekorasyon yaptırdım, dükkanı çevirmek için bana kredi vermeyenler suçlu, benim ekmek teknem vs" gerekçelerle hayal aleminde kendi ürettiğiniz değerlerle kutsallarla aklı ve matematik gerçekleri dışlayarak konuşmanızı kimse ciddiyete almaz ekonomik işletme tartışmasını sizinle kimse yapmaz.
matematik ile, ekonomik verilerle oynayarak rakamları istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz ama sonucu, yaşanacak olanı değiştiremezsiniz.
merkez bankası politika faizi denen rakamı değiştirebilir, tüik kurumunca açıklanan enflasyon rakamları ile oynayabilirsiniz. enflasyonu da faizi de düşük gösterebilirsiniz ama şu an yaşadığımız durumu/sonucu değiştiremezsiniz.
canınız kaymak istedi diye manda alıp beslemek veya param var manda alıp beslemeye gerek yok diyebilirsiniz. tabi ki amacınız manda değil de kaymak olmalı ve akılcı bir maliyet analizi, kabul edilebilir sürdürebilir tedarik, istikrarlı tutarlı akılcı bir politikanız olmalı.
taze süt içmek için inek alıp balkonda beslemek veya her canı süt istediğinde arabaya binip yüzlerce kilometre yol yapıp bir bardak taze süt içmekle hava atmamak lazım.