kendim seçmediğim ırkımdan dolayı hor görülme durumudur.
her ne kadar doğma büyüme yozgatlı olsam da kökenim gazi erivan'a dayanır. asil soyumun dayandığı dedelerim zamanında oradan gelmişler. şu anda ankara'da tek başına yaşıyorum.
markete gittim, birkaç alışveriş yapmam gerekiyordu. yaz olduğu için kısa kollu giyinmiştim ve kolumdaki serj sarkisyan dövmesi olduğu gibi görünüyordu. alacaklarımı aldıktan sonra gururlu bir şekilde kasaya yöneldim. sıra beklerken insanların bana tiksintiyle baktıklarını gördüm. biri sordu kimdir bu kolundaki diye, ben de gür bir ses tonuyla "o bizim ulu önderimiz, serj sarkisyan! manevi babamız!" dedim. kasiyer bile ters ters baktı. zaten aynı sırayı beklediğim kişiler daha kalabalık olduğu hâlde diğer kasalara yöneldiler. koca kasada ben tek müşteri olarak kaldım.
sıra bana gelince kasiyer kasayı kapattı ve işlem yapmadı. güvenlik geldi, elimdekileri zorla bıraktırdı ve dışarı çıkardılar. ben dışarı çıkarılırken kasiyer kasayı tekrar açıyordu ve o kasada tekrar sıra birikiyordu.
eve geldim ve saatlerce ağladım. para bile harcayamıyordum. her gittiğim yerde aynı muameleyle karşılaştığım için eve aylardır erzak girmiyordu. sordum kendi kendime, ermeni olmak gerçekten bu kadar kötü bir şey mi? ermeni olmak gerçekten suç mu?
sonra annemin yozgat'tan gönderdikleriyle baklava yaptım ve onunla karnımı doyurmaya çalıştım. ne de olsa ermeni mutfağının başlıca tatlılarından.
önceden gerçekten böyle sorunları vardı sözlüğün. çıkar korurduk ne vatan hainliğimiz kalırdı, ne teröristliğimiz. şimdilerde trollerin kullandığı mevzulara dönüşmüş durumda.