türkiyede var olduğu iddia edilen meselelerinden sadece biridir, sözde ermeni soykırımı tartışmaları ile ilgisi yoktur. Diğer meselelerden farkı türkiyede yaşayan azınlık ermeniler, komşu ermenistan, diaspora ermenileri gibi üç koldan mücadele verilmesidir. Azınlık ermenilerden bir tek kişi bile soykırım tanınsın diye gösteri yapmamış, mahkemelere başvurmamıştır. Ermenistan hükümeti de ilk kurulduğu günlerde bu iddiada bulunmayacağının garantisini petrosyan cumhurbaşkanı iken türk hükümetine bildirmiş, zamanın başbakanı süleyman demirel "siz kimsiniz ki bize garanti veriyorsunuz" tavrı ile küçümseyici bir tavır takınmıştır. tabi bu tavır, karabağ işgalinin ve hocalı katliamının anılarının çok taze olması nedeniyle açıklanabilir.
ermeni meselesi dediğimiz konunun özünde tehcir yada soykırım iddiaları değil 90'lı yılların başındaki karabağ'ın işgali vardır. ermenistan rusya'nın gazına gelerek tarihi bir yanlış yapmış şimdi bunu düzeltme çabasına da giremiyor. onlar da bizim gibi biraz heyecanlı ve milliyetçi duygulara sahip bir millet. aslında dağlık karabağ denilen yer adı üstünde dağlık sikimsonik bir bölge. öyle azeri nüfusun çok yaşadığı bir yer falan da değil. (hocalı bölgesi hariç) (bkz: hocalı katliamı) ermenistan yarın bir gün al burası senin olsun dese bir azeri kalkıp da o bölgeye yerleşmez. ama işte aynı insan ilişkilerinde olduğu gibi iş inada binince konunun özünden kopup gidiyorsunuz.
Sarkozy'ye şunu sormak lazım..Ermeniler Osmanlı'da 600 yıl sadık millet iken ne oldu da isyan etti? Azınlık hakları isetediği yani bağımsız olmak istediği için isyan eden Ermeniler bağımsızlıklarını kazanınca niye yurt dışındaki diplomatlarımızı öldürdüler? Sarkozy, Dağlık-Karabağ hakkında ne düşünüyor? Onlar Türkleri kuyulara atarken nerdeydiniz? Soykırım yapmadık ama keşke yapsaydık da değseydi diyorum..
yani bir zamanların sağ-sol çatışması gibi bir uçuruma sürüklenmeye çalışılmaktayız.
ama yine de bunları göremeyen, görmek istemeyen, piyonluğunu vezir zanneden her kim olursa olsun; eğer ki bizden bir avuç dahi toprak veya maddi ve manevi kayıba uğratmak isteyen olursa, kendine yazık eder.
Ermeni meselesi 1.muazzam savaş günlerinin; yani koca bir imparatorluğun da parçalanmasının günlerinde zuhur etmiş vahim olay. bu hadisenin ne tek faili ne bir müsebbibi olabilir.
milyonlarca insanın telef olduğu bu cihan kapışmasının her tarafı; bütün müessif yokoluşlardan suçludur.
Ermeni kardeşlerimizin bir kısmı adeta iç savaşta telef olurken; daha büyük kısmı ittihayçı savaş suçlusu cuntanın techir siyasetine kurban gitmiştir.
muazzam savaşın müttefik ve mihver bütün taraf devletleri; hem milyonlarca candan ve hemde osmanlı topraklarında hayatlarını yitiren her soydan canın katledilmesinden sorumludur.
evet osmanlıya hakim o günlerin cuntası da sorumlu ve suçludur. kimisi avrupa kıtasında, kimi rus steplerinde, kimisi oerta doğunun çöllerinde canlarıyla ödemiştir günahlarını. cuntanın ve dünya devletlerinin hepsinin bir arada yargılanması gereken bi,r davanın vebalini sadece Türkiyenin üstüne yıkmak basit bir garp kurnazlığıdır.
1.muazzam savaş tarafları müttefik ve mihver devletlerin bütün arşivleri açılsın suçlular cezasını bulsun.
evet buyurun açın, açalım.
Böyle bir mesele kanımca yoktur.ilginç bir yan göç kararının verildiği toplantıda ermeni bakanların da olması.içimizdeki hrantlar bunu bilmez,bilse de bilmeZ.
26 Ağustos 1896 günü 26 silahlı ve bombalı Taşnak militanı, istanbul'da Osmanlı Bankası'nı işgal eder ve içerideki 150 kişiyi rehin alır. istanbul'un elverişli konumundan yararlanarak Batı devletlerine propaganda yapmayı hedefleyen teröristler, dört kişiyi öldürür, beş kişiyi ağır yaralar. işgalin başlamasıyla ilk olarak yabancı büyükelçiliklere taleplerini iletirler.. Bunun üzerine yabancı diplomatların olaya müdahalesiyle Taşnak teröristler, Fransız gemisi "Le Gronde"a bindirilir ve Marsiya'ya götürülür. Orada tutuklanmalarına rağmen, kısa süre sonra serbest bırakılırlar ve Ermeni kaynaklarına göre, faaliyet yürütmek üzere tekrar Türkiye'ye gönderilirler..
Tarihte ilk siyasi terör eylemi olarak değerlendirilen banka baskınıyla birlikte istanbul sokakları da Türk-Ermeni çatışmalarına sahne olmuştur. Taşnaksutyun kaynakları, Samatya'da 18 saat süren bir çatışmada Ermeni savaşçıların 154 ev yapımı bomba kullandığını aktarmaktadır. O dönemde ABD elçiliğinde görev yapan Robert Chalmers, çatışmaların dini değil, siyasal temelde çıktığını belirtir. Ermeniler dışında diğer gayrimüslim azınlığın hiçbir şekilde çatışmalardan zarar görmemesi bunun önemli bir göstergesidir.
Gürcü devlet adamı ve yazar Karibi, Taşnakların, bu eylemleriyle amaçlarına ulaştıklarını belirtir. Görevleri gereği Türk-Ermeni çatışmasını kışkırtmış ve her zamanki gibi ortadan kaybolmuşlardır. Ayrıca Avrupa kamuoyunun dikkatini Ermeni meselesine çekmişlerdir. Ermeni devlet adamı Boryan'a göre ise "kamuoyu" dedikleri Avrupa hakim sınıflarının temsilcileridir. Satılmış gazeteciler, bulvar yazarları, siyasal maceracılar, çıkarlarını Yunan ve ingiliz emelleriyle birleştirmiş olanlar...
Boryan'a göre kopartılan gürültünün özü, Ermenilerin kanını dökme pahasına emperyalistlerin yeni pazarlar elde etme ve Doğu'daki sömürgeci politikalarına destek arayışıyla açıklanabilir..
“Ermeniler silahlandılar. Türklere karşı organize oldular. Türk köylerine saldırdılar. Türkler kendilerini korumak zorunda kaldı. Ermeniler yaşananların sorumlusudur ve her şeyi hak ettiler”
Anadolu’ya geçerek Kayseri’de olaylara şahit olan ingiliz casus Gertrude Bell - 1909 ...
Stranford Shaw reyiz bu mesele üzerine yazdığı her şeyde batı retoriğine meydan okudu. Soykırım olmadığını savundu. Evini bombaladılar.
Konu ile ilgili araştırma yapmak için Ermeni Patrikliğinde Ermenice öğrenmek isteyen bir akademisyenimiz ailesi ile tehdit edildi.
Bir tek Bernard Lewis, sözde soykırıma karşı çıktığı halde rahat rahat dolaşabildi ortalarda sanıyorum. Kendisi Yahudi çünkü. Muhtemeldir ki, Ermeni terörüne karşı kendisini kollayacak yeterince lobi gücü vardır.
Böyle bir kaşınma meselesidir bu. Eldeki tek Osmanlı dokümanı, Talat Paşa'nın Tehcir emreden telgrafnamesidir. Sert önlemler barındırır. Meraklısı Yusuf Halaçoğlu - Ermeni Tehciri eserini okuyabilir. Seslerini çok çıkartarak, politika yolu ile Türk Düşmanlığını da kullanarak haklı çıkma çabası içinde Ermeniler. israil'in Almanya'yı inek gibi sağması gibi bizden senelerce tazminat ve toprak almanın peşindeler. Başka bir şeyi alacak tabi ki. Orası ayrı.
