1910'larda annesiyle beraber köyümüzden Osmanlı devleti tarafından tehcir edilmişler. 1950'lerde Fransa'dan mektup yollamışlar. Bir tane de fotoğraf göndermişler. Büyük halam gerçekten güzel bir kadınmış.
Dedem Fransa'ya kardeşini görmeye gitmek istemiş ama fırsat bulamamış.
Ermeni tehciri böyle acılara sebep oldu işte. Kardeşi kardeşten, çocuğu babasından ayırdı. Bu yüzden Ermeni tehcirine karar veren Osmanlı devletine hakkımı helal etmiyorum.
Son dönmede gerçekleştirilen tezlerde Osmanlı dönemi Adana, Ceyhan, Kayseri,ANkara ve kARS GiBi ŞEHiRLERDE NÜFUSUN %50SiNDEN FAZLASINI ERMENiLERiN OLUŞTURDUĞU dönemin kaynaklarını incelemek suretiyle akademik bakış açısı çercevesinde açıklamıştır. ERMENi TEHCiRi iSE osmanlı idaresinin bu halka yönelik gerçekleştirdiği sistematik bir soykırım değil, Rusya'nın bölgede hegemonya kurmasını engellemek amacıyla gerçekleştirilen göç politikasıdır. Fakat gerekli önlemlerin alınmaması ve bölgedeki bazı devlet görevlilerinin kötü muamelesi ile sağlık sorunları gibi sebeplerden dolayı hayatını kaybeden ermeniler olmuştur. türkiye zaten arşivlerin açılmasını ve tarihçilerin birincil el belgeler temelinde meselenin araştırılmasını istemiş, fakat ermenistan tarafı bu öneriyi ret etmiştir. zira fransa ve abd de güçlü olan ermeni lobisi, ermeni milliyetçiliğini güçlü tutmak ve ermenistanın batı dünyasından daha güçlü destek elde etmesi gibi amaçlardan dolayı bu meseleyi sıcak tutmaktadır.
Oluyor öyle. Büyük anneannem De rusya'dan Trabzon'a kaçarken 5 yaşındaki erkek kardeşini vermemişler "bu erkek büyüyünce orduya lazım olur" demişler. Büyük anneannem hep o kardeşini sayıklardı.