hıncal uluç'a tarihi ayarları veren, inceden de çakan eski hakem. hıncal hatır gönül işi ile olaylara baktığından olayın ince ayrıntısını kazma erman dile getirmiştir.
aynı yorumu onlarca kez tekrarlayıp beyin siken futbol yorumcusu.
-kayseri iyi takımmış. kayseri iyi takım değil. kayseri iyi takımdı, kayseri iyi takımdı. ama şimdi iyi takım değil. iyi takımdı. kayseri'nin son bir kaç maçını izliyorum hiç iyi futbol oynadığını görmedim. kayseri iyi takımdı ama şimdi değil. kayseri'nin seyircisi bile gitmiyor maça. kayseri iyi takım değil. *-hocam eksikleri var bla bla.. -ya bıraksana. kayseri iyi takımdı. kayseri kötü bi takım.
an itibariyle maraton' da sansal buyuka tarafindan "aman yavas hocam." seklinde frenlenmeye calisilmis yorumcu. gaza oyle bir basti ki tutana askolsun.
hekemlere yönelik yaptığı asacaksın keseceksin tarzı kışkırtmalarla türk futbolunun ve hakemliğinin içine eden abdurrahman çelebi.
o da yaptığı hatanın farkında ki dün akşamki 29 kasım 2008 fenerbahçe beşiktaş maçı'nın ardından yaptığı yorumda hakemin öncelikli görevi maçın 11-11 oynanmasını gözetmektir falan gibi bişeyler geveledi. ee ne bu perhiz ne bu lahana turşusu demezler mi adama. geçmiş ola.
bazı futbolcuların adını çıkardın, hakemlerin önyarglar oluşturmasına neden oldun. garibim nobre her maçta alaşağı ediliyor, irili ufaklı faullere maruz kalıyor mesela, yok hakem efendiler görmüyor bir türlü.
keşke kendisine de bir kırmızı kart gösteren çıksa.
bugünkü programda alenen cassio de souza soares lincoln'ü hedef olarak gösteren kabzımal. kendisi futbolcu olsaymış takip edip indirirmiş kendisini. bakalım bu sözler sonrası kaç hafta oynayabilecek ligde?
--spoiler--
G.Saray'ın attığı üçüncü gol de ofsayt. Buyurun cenaze namazına. Yani dün gece G.Saray galip. Neye göre? Hakem kararıyla. Hani boks maçı olsa bir takım bu kadar nakavt olabilir. Yumruğu vuran Galatasaray değil dün gece hakem Süleyman Abay'dı. 9 kişi kalan Hacettepe'ye bile G.Saray etkili olamadı.
--spoiler--
futboldan anladığı itiş kakış olan eskinin kazma futbolcusu, kabadayı hakemi, şimdilerin azmettirici yorumcusu. rakip eksik diye estetik hareket yapmayı rakiple dalga geçmek olarak görmesi saçmalığını bir kenara bırakalım, hemen ardından verdiği vur emriyle nasıl bir vandal anlayışa sahip olduğunu gözler önüne sermiştir. gülmek için izlerdik bir zamanlar kendisini, oysa şimdilerde iyiden iyiye büyüyen holiganizmin bayraktarlığını yapıyor. ne de olsa kavgalardan yiyor ekmeğini, olay olsun, tartışma çıksın ki öne çıksın. biliyor ki kavgadan çok güzel hareketler, estetik çalımlar, doksana goller gösterilse televizyonda kendisine yer kalmayacak.
türkiyede futbolun güzelleşmesinin, zevkli hale gelmesinin önündeki önemli engellerden biri. futbolda kargaşa, kavga, gürültü, boş tartışma olacak ki erman hoca da cebini dolduracak. o zaman forza antifutbol değil mi hocam???
kafası anca am göt muhabbetine çalışan, baştan aşağı pislik bir insan. "gol için fazla atağa gerek yok, zamanında yapılsın yeter" düşüncesini "fazla seks gerekmez çocuk olması için, zamanında yap yeter" şeklinde örneklerle açıklamıştı mesela.
ayrıca hangi akla mantığa hizmet lincoln'ün top sektirmesini öyle eleştirdi ve ahlak dışı buldu anlamıyorum. "ben rakip olsam uyuz olurdum, içimden çok küfür ederdim ama elim kolum bağlı kalırdı bir şey yapamazdım" demesi gereken yerde hangi cesaretle "rakibi olsam ben bu adamı kovalarım arkadaaşş" diyebiliyor bu herif.
küçükken gittiğim bir maçta "yine ibneleşti erman toroğlu, zaten hep ibneydi erman toroğlu" diye bir tezahürat duymuş ve gülmüştüm. şimdi aynı tezahüratı tekrar duyuyorum ama bu sefer sana acıyorum doberman.
ümit karan'a evlendiği gece. tam düğünle gerdek arasındaki o zamanda "ümit bu akşam 3 gol attın geceye atıak gol kaldımı ehiyehiyehiy " şeklinde yaklaşan, hıyardan anladığı kadar futboldan anladığına inanmadığım eski ankaragüçlü futbolcu
patavatsız kişidir. şimdi gelse masamıza otursa, "futbolda adam adama girer, yatakta adam kadına" gibi bir söz söyler, bilirim. hani, masada tek olsak ya da erkek muhabbeti olsa neyse de... olur ya bi kız arkadaşımız filan olur... utanmam, servet çetin gibi burnumun bir deliğini tıkar, tatak atarım suratına diğeriyle.
ilkinde delgado topa gidiyormuş ve iyi niyetliymiş, barış kendini havalı şekilde yere atmış.
ikincisinde delgado, "ben bir kere yaptım verdin, ona niye vermiyorsun demiş" dolayısıyla kart gerekmezmiş.
türkiye futbol federasyonu 2008-2009 futbol kuralları kitabı, disiplin cezaları bölümünde şöyle diyor:
"hakeme veya hakemin kararlarına sözle veya hareketle itiraz ederse" (sarı kart)
şimdi kural kitapçığında "elle kart işareti" çizimle gösterilip bunu yaparsa sarı verin yazmıyor. kural gayet açık, hareketi de maçı izleyen herkes gördü.
erman toroğlu ve delgado'nun kırmızısının yanlış olduğunu söyleyenler büyük bir yalanın içindeler. onlar, türk futbol seyircisini okumaz yazmaz cahiller olarak görüyor.
oysa erman hoca, bu hareketin ceza gerektirdiği hâlin sadece standart bir el işareti olmadığını, hakemin kararına itirazın sarı kart olduğunu gayet iyi biliyor.
kaldı ki, delgado'nun demek istediğini cüneyt çakır anlasa bile bu karttır. bana gösterdin demek "ona da göster" demektir. bu da kural kitabında kart karşılığıdır. gerçi erman toroğlu zekası bunu anlayamaz o başka.
ben aklı selim beşiktaşlıların ne demek istediğimi anladığından eminim.
bu eski, kırık dökük hakemler, görev yapan arkadaşlarına biraz daha "namusluca" yaklaşsalar iyi olur.
ilk devrenin sonunda oynanan galatasaray- beşiktaş maçı sonrası yaptığı yorumlar sonrası beşiktaş taraftarının tepkisini çeken; şimdi de durumu kurtarmak için galatasaray maçlarında enteresan yorumlar s.çan eyyamcı kişilik.
maçın hakemine,skoruna,pozisyondaki futbolcuya,ilgili kulübün başkanına,teknik direktörüne,seyirciye göre yorum yapan çenesi iyi iş yapan boş bir hakem eskisi.