bir erkeğin bir kadınla yan yana oluşu, arkadaşı da olsa yan yana aynı evin içinde duruşuyla, sevgili olmadan hem ona asılarak hem de etkilenince 'ama beni böyle mi bırakacaksın' diyerek bir kadının onu öyle bırakmaması gerektiğini soylemesi ile kendi kendini bitirmesi durumudur.
Evli kadın bile zorlamaya gelemez iken yeni nesilin her kadını potansiyel görmesine bağlanabilir. Tamam dostum sevişmek istiyorsun da her gözleri ışık parlayan da illa senin istediğini istiyor değil. Ileri gitmenin, can sıkmanın manası ne?
+ama bak ben çok kötüyüm. ne kadar kötüsün. beni düşünmüyor musun?
-ya berk sadece eve gidip oturucaz demedin mi sen?
+tamam ama şu an istedim, istemesem daha kötü olmaz mıydı? sevinmelisin buna. hadi biraz benle ilgilen
lütfen. 5 dk. sonra senin istediğini yaparız.
-biz seninle arkadaşız. sevgilin değilim ki hem. beni ilgilendirmez ki hem o senin sorunun.
+sevgilim ol o zaman.
bla bla bla.
bu ve bunun gibi örnekler ile dolu; birçok yeni nesil hanım kızlarımız ve bilumum eski samanlık mevzularından yani tüm kadınlardan duyamadığımız onlarca
hikaye vardır böyle.
ve bir kadında yaşanmış birçok hikaye. kimse anlatmaz ama... çünkü toplum yapıyor yönlendirmeyi yeterince.
duygu olmadan her kadına, tabi her kadın demezler genelde o deyimle hoşlandığın kadina duygu yoksunu o anlık bir dürtü ile yaklaşmak çok basit ve ucuzcadır. sana güvenip eve de gelir, uzanır da koltuğuna. illa üstüne atlamak zorunda değilsin.
