865.
ne yaptığını nasıl yaptığını sabah ne yediğini bilmemektir. hatta bazen günleri bile karıştırır. perşembe gunu cumaya gider.
864.
Seni seviyorum diye bağırmıştı sokak ortasında. Rezillik yaaa yapmayın beyler yapmayın.
863.
aptallıkla dolu içi içine sığmayan hatalar yanlışlar dorular düşünülmeden davranmak başka biri gibi olma durumudur.
860.
çay içmek ve şiir yazmak.
858.
yapmaması gereken herşeydir. Akıllı olun ve neyseniz o olun.
856.
tavuskuşu gibi göt kanadımız olsaydı keşke...
855.
maymun gibi zıplamaya başlamak.
854.
aslında aşık olmadığını anlayana kadar geçen süreçte yaptığı türlü şarlatanlıklara denir.
853.
telefon sesine daha duyarlı olmak, banyoda güzel sesiyle bağıra çağıra şarkı söylemek ve pazar günü buluşulacaksa sabah erken uyanıp arabaya çeki düzen vermek..
852.
sevgisi ve aşkı için her şeyi yapar. yapamayacağı hiçbir şey yoktur.
851.
ari gibi uçup kartal gibi konmak.
850.
kuşlar gibi cikciklemek.
kediler gibi miyavlamak.
848.
hatunun etrafındaki olası alternatifleri bertaraf etmek.
848.
alır eline jileti ver Allah ver.
847.
-bir zamanlar-her şeyi göze almak, varlığıyla var olmak, yokluğunda kahrolmak. gözün hiç bir şeyi görmemesi o hariç.
846.
işerken kafayı duvara yaslamak. hep onu düşünmek.
846.
Yapmaması gereken her şeyi yapıp kızın kate upton gibi hissetmesini sağlamak. Ardından da kız ilgiden sıkılıp bu elimde zaten diyerek yüz vermeyince aşktan sapıtarak kendini alkole vermek. Ben var bu kızları anlamamak.
845.
bir keresinde yol da yürürken, toprak zeminde, bir maymun gibi, yuvarlanmaya başlamak.