evlendikten sonra akşam evde olunması için belirli bir saat sınırı koyan, bulaşık makinası alınmasına rağmen bulaşıkları çarpa çarpa ve ısrarla eliyle yıkayan, cuma günü mesai bitimiyle başlayan haftasonu mutluluğunu tüm haftasonu boyunca dengesiz hareketler ve anlamsız tavır koymalarla mahveden, dışarda yemeğin pahalı olduğunu söyleyip üstüne evdeki onca malzemeye rağmen makarna ve patates kızartmasından başka yemek yapmayan, birlikte ufak bir alışverişe çıkıldığında dahi sebebi bilinmedik öfkeli tavırlarla sokağın ortasında eşini rezil eden kadın tipidir. bu tiplerin nihayetinde soluğu aile mahkemesinde alması kuvvetle muhtemeldir.
Biri var tanıdığım 2 çocuk sahibi bir adam. Karısı önce evi benim üstüme yap hiçbir güvencem yok, yoksa boşanırım dedi. Evi aldı, boşandı. Şimdi, eğer ayda 2 bin tl vermezsen mahkemeye başvurur ayrıldığımız günden bu güne nafaka isterim ve hepsini toplu alırım diye tehdit ediyor. 2 tane gül gibi çocukları var. Kadın kaynanasına sokak ortasında “orospu” diye bağırıyor.. kocasının tek suçu aldığı asgari ücretin kadına yetmeyişiydi..
Annemle 1 saattir bu konunun dedikodusunu yapıyoruz. Bu bilgiler gerçek hayatta ne işime yarayacak acaba?