Türkiye'yi daha boka sürükleyecektir. Hiç gerek yok. Sağlıklı bir koalisyon hükümeti akp'den daha beter yapamaz durumu.
AKP başta kalsa da ekonomi boka saracaktı. O yüzden kimse çıkıp da Koalisyon kötü olacak gargarası yapmasın. Seçim sonrası hangi hükümet gelirse gelsin dev gibi sorunlar bekliyor ama AKP'nin düzeltmek istemediği (mesela elden geçirilmesi gereken ihale yasası) sorunları koalisyon hükümeti halledebilirse AKP zamanından çok daha iyi günler görmemiz ve dışarıdaki olumsuz havadan etkilenmemezi çok mümkün.
Hiçbir şekilde hayırlara vesile olamayacak seçimdir.
ihtimal 1=Hiçbir parti tek başına iktidar olamadı.
Şu anki tablo değişmeyecektir. Bu sefer partiler mecbur koalisyon kuracak ülkeyi üçüncü kez seçime götüremezsiniz bu da boşuna aylarca zaman kaybı demektir. Ayrıca hükümete girme ve girmeme gerekçelerinizi her halükarda taban anlatmak durumundasınız.
ihtimal 2=Akp tek başına iktidar oldu
Bu daha da kötü. 13 yıl gördük. Aynı sıkıntıların artarak 4 yıl daha devam etmesini düşünmek istemiyorum.
Son büyük anketlere göre akp oyunu arttırmasına rağmen yine tek başına iktidar değil, hdp yine barajı geçiyor, chp de oyunu arttırıyor, en büyük küsküyü mhp yiyor ama atla deve değil o da iki puan kaybediyor. E ne değişti o zaman?
Bütün bu tablo için ekonominin içine sıçmaya, bu kadar kan revana değer mi? Recep, şu egolarını bırakıp gitsene lütfen, görmüyor musun ne kadar zarar veriyorsun ülkeye?
Erken seçim değil erken seçimler göreceğiz gibi. Oyunlarda bir yeri geçemezsin save dosyasını silip yeniden oynarsın ya onun gibi. Dediği olana kadar erken seçim.
son hükümetin 7 haziran 2015 genel seçimlerinde istemediği sonuçları alarak ısrarla 2,5 aydır gitmek istediği yol. tüm koalisyon görüşmelerinin boşa olması dışında onlarca asker ve polis şehit vermekle bitmeyen idea.
sikerim yapacağınız işi, hayvan gibi şiy yapıyosunuz diyesim var tüm hükümete.
ülke de onlarca şehit var doğu taciz edilirken istanbul'da bombalar patlıyor doğu durulmazken görüşmeler tekrar tekrar yapılıyor sanki bir bok olacakmış gibi üstüne dolar 2,85 tl oluyor ve o arada gündem meşgul edilsin diye ülke de 2 milyon kayıtlı suriye'li mülteci var deniliyor.
sokarım suriyelinize lan! benim vatandaşım ölüyor, benim askerim benim polisim bir hiç uğruna!!!! ve siz hala hükümeti kuramadınız?! tek derdiniz tek başına iktidara gelmek tek başına bakanlık almak ülkeyi doymak bilmeksizin sömürmeye devam etmek, uşaklık yapmak!
vicdan nerede?! nerede vicdan!? hadi gururu, onuru geçtim.
--spoiler--
1 - Hukukun üstünlüğü: Vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlamalıyız. Yargının bağımsız ve tarafsız olmasını sağlamalıyız. Şu anlayışla kurulan bir HSYK'yı kabul etmiyoruz.
2 - 12 Eylül darbe hukukundan Türkiye'nin arındırılması: Yüzde 10 seçim barajı... Darbeciler getirdi bunu. Biz darbeye karşıyız diyenler bunun arkasında kapı gibi durdular. Darbe hukuku karşısında duran tek parti CHP oldu. YÖK kurumunun kalkması, lider sultasının kalkması lazım.
3 - Siyasi ahlak yasası: Siyasetin kirlilikten arınması lazım
4 - Refahın tabana yayılması: Asgari ücret 1500 lira olmazsa olmazımız. Taşeron sisteminin kaldırılması, herkese kadro verilmesi olmazsa olmazımız. Bunlar güçlü sosyal devletin temel taşlarıdır.
5 - Bu ülkenin cumhurbaşkanı anayasal sınırlar içine çekilmek zorundadır: Cumhurbaşkanı sabah akşam konuşmaz
6 - Örtülü ödenek olmaz
7 - Yeniden sıfırdan tutarlı bir dış politika. Barışı savunuyoruz. Sizin yalnızlığınız değerli bir yalnızlık falan değil. Siz kendi kendinize bir değer vermişsiniz. Değeri başka bir ülkenin size vermesi lazım. Dış politikada duvara dayandık. Mısır'la, Libya ile bütün Ortadoğu ile ilişkilerimizi düzeltmek zorundayız. Bu Türkiye için değil Ortadoğu için de önemli. Merkez Türkiye Projesi bölgeye barış getirecektir. Projenin kaybedeni yoktur. Kazanan herkestir.
8 - Bu ülkenin gençliği siyasetçilerden çok çekti. Yanlış siyasi politikalar nedeniyle bedel ödedi. Hala gençleri potansiyel suçlu olarak görüyorlar. Her gencimiz başımızın tacıdır. Onlar bizim umudumuzdur. Onları potansiyel suçlu olarak gören siyasi anlayışı kabul etmiyoruz. Gençler nerede eğlenecek, enerjilerini nerede boşaltacak? Gençlerden korkan bir siyasi anlayış olur mu? Onların umutları vardır. Gençlerin en büyük özellikleri, kendilerini değil toplumu ve dünyayı düşünürler.
9 - Yasakçı bir devlet anlayışını kabul etmiyoruz. interneti niye yasaklıyorsun. Şunu bunu niye yasaklıyorsun? 12 Eylül ve 12 Mart yasaklarından Türkiye ne kazandı? Kimsenin yaşam tarzı dolayısıyla suçlanmadığı bir Türkiye istiyoruz. Son 13 yılda çıkan tüm yasakçı düzenlemelerin ortadan kalkmasını istiyoruz.
10 - Özgür medya istiyoruz. Tutuklu gazeteci istemiyoruz, gözaltına alınan gazeteci istemiyoruz. Gazeteci kalemini alıp özgürce yazmalı, siyasetçi de bundan ders almalı. Medya özgür değilse halk da özgür değildir. TRT benim vergilerimle iktidar borazanlığı yapıyor. Bunu istemiyoruz. iktidarda biz bile olsak TRT'nin bizim borazanımız olmasını istemiyoruz. Etik değerleri yüksek bir medya istiyoruz. Hele hele havuz medyası ve onu besleyen havuz medyası...
11 - Vergi denetimi siyasal araç olarak kullanılmamalı. Bunu ben iş dünyasına söylüyorum. Sizin ne kadar zorda olduğunuzu gayet iyi biliyorum. Güçlü bir hükümet istediğinizi de biliyorum. Ama bizim ilkemiz, vergi denetiminin bir sopa gibi siyasal iktidarın elinde olmamasıdır. Çocuk bile doğduğu andan itibaren vergi ödüyor. Ben vergi veriyorsam bunu harcayan iktidar bunun hesabını vermeli. Benim ödediğim vergiyi nereye harcadın arkadaş.
12 - TBMM'de 'Kesin Hesap Komisyonu' kurulacak. Bütçeden nerelere para harcandığını bu komisyon tespit edecek. Başkanı da ana muhalefet olacak. Şeffaf yönetim istiyoruz
13- Özgürlükçü demokratik anayasa
14 - Hiçbir yolsuzluk dosyası asla kapatılmayacak. Yolsuzluk dosyaları kapatılıyorsa parlamento itibar kaybeder. Yolsuzlukları örten bir kurum olarak algılanır.
--spoiler--
Anayasa'nın ilk dört maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Bu, MHP'nin vazgeçilmez şartıdır.
Çözüm süreci eksiksiz ve bahanesiz olarak ortadan kaldırılması, Sürecin tümüyle tasfiyesi, müzakere kabul etmeyen talep ve isteğimizdir.
Toplum hayatını felç eden, adalet ve ahlak kurallarını hiçe sayan rüşvet ve yolsuzluk iddialarının 17-25 Aralık kapsamında tekrar ele alınarak, ucu kime dokunursa dokunsun üzerine gidilmesi tartışmasız isteğimizdir.
Anayasal yetki ve sorumluluklarını inat ve ısrarla çiğneyen, hiçbir kural tanımayan Cumhurbaşkanı'nın, görevinin gerektirdiği meşru ve hukuki zeminde bulunmasının yanı sıra kuvvetler ayrılığı prensibinin parlamenter
demokrasiyle muhafazası, sağlıklı bir koalisyon için aradığımız temel kriterdir.
--spoiler--
artık öyle bir noktaya geldik ki canlar bu akp ve akpliler, namuslu, vicdanlı, erdemli her insanın parti tutmaksızın kabul edeceği bu maddeleri/ilkeleri kabul etmiyor.
vatan nedir canlar? sadece toprak parçası mı? bizler bu ülkede kocaman bir aileyiz. ama bu aile inatla özellikle bir kısımın menfaatleri doğrultusunda kandırılıyor, körleştiriliyor, sakat bırakılıyor. bu ülke bunları daha önce yaşamıştı. şimdi bir daha yaşıyor ama kimseden ses çıkmıyor. herkes düşüncesini kutsallaştırmış, ellettirmiyor ki sözüm kime belli. sesimiz çıkmıyor, içimizde boğuluyoruz.
artık hep izlediğiniz kanalı izlemeyin, aynı gazeteyi her gün okumayın, aynı adamların sözlerini tek doğru olduğunu kendinize inandırmaktan vazgeçin, sorun, tartışın. önünüze koyulan basit şeyler için minnet duymayın. dahasını isteyin, dahasını sorgulayın. çıkarları için birden dönenleri görün artık. biz akp'li değiliz diye ülke batsın istemiyoruz. bunu bilin.
ve bana kalırsa artık bu ülke parti işinden vazgeçmeli. çünkü parti denilen temsili demokrasi organı bireysel düşünce farklılığını bitirip aynı partideki herkesin aynı şekilde hareket etmesine neden oluyor. demokrasi çok seslilikse bizde olmuyor bu. resmen kendimize 4 yıllık padişahlar seçiyoruz. milletvekili insanı temsil etmekten öte kölelere dönüyor.