bırakın erkeklerin anlamasını, kadınların dahi kadınları anlayamamasıdır. karmaşık , çok bilinmeyenli denklem sanki. bazen kendi kendini bile anlamazlar.
yüzyillardir üzerindinde arastirma yapilan durumdur.
kendimizi kandirmayalim erkekler kadinlari anliyamiyor, anliyacaklarinida düsünmüyorum.
bunun neden böyle oldugunun farkli nedenleri olabilir. ama bunlardan ücü söyledir.
birincisi kadinlar farkli bir dil seviyesi kullaniyor, erkeklerin anliyamiyacagi bir tonda yani. hani sadece yunus baliklarinin, veya yarasalarin duya bildigi ses seviyeleri vardir ya ona benzer bir sey iste.
ikincisi yer yüzünde kadin yoktur, bunlarin hepsi uzaylidir, erkek neslini cildirtmak icin dünyaya gönderilen özel bir gruptur.
ve belkide en önemlisi kadinlarin erkekler tarafindan anlasilmak istememelidir. bizi niye anlasinlar ki?
bunu nasil mi yapiyorlar, cok basit.
gizli bir dil konusuyorlar. isin garip tarafi, dünyadaki tüm kadinlarin bu gizli dili bilip anliyor olmasi.
buda erkekleri cok zor duruma sokar. ama sadece gizli degil, esyalarlada konusuyorlar.
mesela buzdolabina yönelip kapisini acar.
-allah senin belani vermesin, her zaman ayni seyi yapiyorsun. bu böyle olmaz. biktim artik. tüm gün ev isleriyle ugrasmaktan canim cikiyor, cocuklar beni mahf ediyor. biraz daha anlayisli olsan ölürmüsün sanki. öküz. dana. pirlik mahlukat... diye devam eder, ve actigi buzdolabin kapisini bir hisimla geri kapatir.
erkegin anlamadigi aslinda onu kast etmesidir, ama direkmen yüzüne söyleyecegine, gider ayakkabiya dolaba, tuvalet klozetine söyler ve erkegin sip diye anlamasini bekler.
sadece sikayet etmez ama eslarlaki diyalogunda, gelecek hafta yapilacak olan seyleride o nesnelerle paylasir.
iki hafta sonra erkegin önüne gecip,
-bugün begüm'lere yemege davetliyiz niyee halen hazirlanmadin?
+ ne, nasil? benim niye haberim yok?
-sana söylemistim ya begüm arayip yemege gelmemizi istedigini, zaten sen beni hic dinlemiyorsun senle konusurken. beni önemsemiyosun, sevmiyorsun artik.
krizleri baslar diger taraftan.
bide kadinlarin telefon görüsmeleri vardir, erkekleri zivanadan cikartan.
kadinin karsi tarafa söyledigi cogunluk kelimeler, evet eveeeet, aynen, ayneeeeeeen, hı hı evet canim.
mors alfebesi gibi üc uzun 2 kisa tııı tııı Tıı, tıı tıı.
böylece erkekleri yerden yere vurup, dedikodunun dibine vuruyorlar. yani kadinlar erkeklerin onlari anlamasini istemiyor, anlasalar erkeklerin yaninda onlarin yaninda onlardan sikayetci olup dirdir edemezlerdi.
bir keresinde bir adam karisi telefonla konusan en iyi kadin arkasinin, kocasina sormus.
allah askina senin karin, benim karima ne diyor telefonda.
adamin cevabi: evet eveeeet, aynen ayneennnn hiiii hiiii.
kadinlarin sıkca kullandigi kelimeler vardir bide, gene, her zaman, hiç, hep gibisinden.
-gene dis macununun kapagini kapatmadin, her zaman ki gibi ben kapattim.
+hep sen mi kapatiyorsun?
-evet 20 yildir evliyiz, 30 yildan beri hep ben kapatiyorum.
+madem 30 yildir sen kapatiyorsun, niye halen bu durumdan şikayetcisin?
sonra sizle konusmayi keser gene dolapla diyaloga, daha dogrusu dolaba karsi monologa girer.
--spoiler--
kadınlar hiçbir şeyle yetinemez, bu erkeklerin onları anlamadığı anlamına gelmez.
kibar erkek: gay gibi yaaa.
asil erkek: kibirlinin teki!
güçlü erkek: hanzo!
avrupai erkek: beni sahiplenmiyo!
anadolulu erkek: çok sıkıyo!
aşık erkek: ufff yapış yapış baydı!
özgür erkek: gözü dışarıda!
eve bağlı erkek: sıkıldım dışarı çıkalım!
işkolik/paralı erkek: benimle ilgilenmiyor!
işsiz/parasız erkek: ben o yüzüğü istiyorum!
büyük penisli erkek: acıyooo!
küçük penisli erkek: hissetmiyorum!
orta penisli erkek: neden daha büyük değil?
yorulmayan erkek: çok yoruyosun!
tek seferde bırakan erkek: işini bitirdi, götünü döndü, yattı!
iyi yemek yapan erkek: hiç dışarıda yemiyoruz.
erkek için kadın:
sarışın: sarışın
esmer: esmer
kumral: kumral
kızıl: kızıl
kadınla erkek arasındaki gen ve psikoloji farkından meydana gelir. örneğin kadınlar bir bakışta karşısındaki insanın ne mal olduğunu anlaya bilir (yetenekli insanlar bundan başarı ile çıkabilirler. ) ama erkekler bunu yapamazlar, yani bu erkeklerde doğuştan yoktur sonradan kazanılabilir. bunun nedeni kadının doğuran taraf olmasıdır.
erkekler kadınları saksı çiçeği zannettiklerindendir, sadece suyunu verir yaşamalarını isterler . halbu ki; onlar kır çiçekleridir, doğadaki güneşe, rüzgara, yağmura, tozlaşmaya ihtiyaçları var.
erilin dışarı çıkarken ,dişile '' ne var bu kadar saat hazırlancak sanki'' diye söylenip,mekana gidildiğinde kuaförden çıkıp gelmiş hatunları kesme durumudur.
kadınların her şeyi erkeğin düz mantığının çabuk kavrayacağı şekilde açık açık söylemektense, üstü kapalı bir şekilde ima edip erkeğin kendi kendine anlamasını beklemesinden kaynaklanır.
normal olan durumdur zira yaratılış bakımından farklıdırlar, farklı düşünürler.
anlamaya çalışmayın, sevmeye de çalışmayın.
zaten anlamak ve sevmek için çalışmaya gerek yoktur hiç enerji harcamadan oturduğunuz yerden sevebilir anlayabilirsiniz.
akışına bırakın.