kısmen doğru olan yaklaşımdır.
Akıllı olup olmadıkları duruma göre değişir ama en azından bizim ülkemiz de dahil olmak üzere şark dünyasında erkeklerin kadınlardan daha zeki oldukları büyük bir gerçektir.
Ancak bunun sebebi erkeklerin kadınlardan daha zeki yaratılmış olmaları değildir.
Bilindiği üzere çevresel etkenler zeka üzerinde 20 puan gibi önemli bir etkiye sahiptir.
Bu durum kadınların yetiştirilme biçimleriyle ilgilidir.
*Bir kısım kadın vardır ki, tamamen bağımlılık kültürü üzerine yetiştirilmiştir. onların bir fikri yoktur, dünyaya erkeğin yapamayacağı işleri yapmak için gönderilmişlerdir, dolayısıyla söz konusu işleri yapmak dışında bir şey
yapmalarına gerek yoktur. diğer yandan isteseler de yapamazlar, müsaade edilmez. dolayısıyla hayatın her alanında erkeklerine(babalarına, abilerine, kocalarına) bağımlıdırlar, sosyal hayatları çok kısıtlıdır, en yakın arkadaşları müge anlı ve yalçın abidir. yeni insanlar tanıyamazlar, tanısalar da yakınlık kuramazalar bu yüzden zihin yapıları ve düşünce tarzları çocukluklarındaki haliyle kalır, ev ve evlilik tecrübelerinin dışında pek birşey eklenmez zihinlerine, değişmezler. çünkü yaşadıkları çevre bu kadınların "kendi kendine güncelleme" özelliklerini kapatmıştır.
*Bir kısım kadın vardır ki, çocukluklarını ve gençliklerini yaşadıkları ortam itibariyle "dünyanın kendi etraflarında döndüğüne" inanarak büyümüşlerdir. Bu yüzden hayatı yaptıklarından ve yapmadıklarından ibaret zannederler, kendi koydukları sınırların dışında yaşayan insanları inkar ederler. okumazlar, herşeyi bildiklerini düşünürler, pop insanıdır onlar. işte bu yüzden bir tarafları eksik kalır. dolayısıyla, zekanın çevre etkisiyle oluşan kısmının "bir yarısını" dolduramazlar.
*Bir kısım kadın vardır ki onlar doğduklarından itibaren aileleri tarafından "sade bir insan" olarak görülürler, birey olduklarının bilincindedirler, "sadece" erkeklerin yapabileceği birkaç işi erkeklere bırakmakla beraber yapabilecekleri her işi en iyi şekilde yaparlar, yılmazlar, güçlüdürler, akılları başlarındadır her daim. "evrensel doğrular dışında Herhangi bir 'çerçeve' içerisinde yetiştirilmedikleri için" hayatın her alanında varlık gösterirler, okurlar, öğrenirler, denerler, sosyal hayatın bizzat içinde bulunurlar, böylece zekanın çevreden etkilenen kısmını en iyi şekilde doldurmuş olurlar. kimisi bir ev hanımı olur, kimisi bir öğretmen, kimisi doktor, kimisi başka bir şey olur ama her ne olurlarsa olsunlar başkadırlar. Çok azdır onlardan dünyada. her zaman göremezsiniz. halley kuyruklu yıldızı gibidirler. görenler, bulanlar, hayatını birleştirenler şanslıdırlar.
yok öyle bir şey.
--spoiler--
Agir bir hasta hastanede.
Tüm ailesi bekleme odasinda doktorlardan haber bekliyor.
Yorgun ve umutsuz bakisli bir doktor çikiyor "Tek yasam sansi var o da beyin nakli.
Böyle bir ameliyati ilk olarak deneyecegiz, tabi masraflar hastanin ailesine ait."
Aile, saskin, yorgun, çaresiz...
Aralarindan biri "Peki ama fiat nedir?" diyor.
"5000 Euroerkek beyni kullanirsak,200 euro kadin beyni kullanirsak.
Uzun bir sessizlik olur.
Beyler gülmemeye çalisirlar. Hanimlarla gözgöze gelmekten kaçınıyorlar. Ama aralarindan biri merakini yenemez, "Peki doktor bu fiat farkinin nedeni nedir?" diye sorar.
Cerrah gülümser :
"Eh tabi, ayni arabalar gibi, kadin beyinleri ucuz oluyor akillarini çok kullandiklari için.
Kullanilmis akil, kullanilmis beyin.
Erkek beyni hiç kullanilmamis sifir km araba gibi pahali oluyor.
--spoiler--
erkeğin dış hayata daha dönük olması ve hertürlü ortama rahatça girebilmesi, bilip öğrenmek istediği şeyleri rahatça sorup öğrenebilmesi ve kadına nazaran daha tecrubeli, daha kolay öğrenebilen bir birey olduğu için hayata ve olası sorunlara karşı çözümü daha kısa bulabilmektedir.
bu da erkeği pratik zeka seviyesine çıkarır. bilmediği birşey karşısında da olabilecek şeyleri düşünüp önlem alması ya da değerlendirmesi yine tecrubesine ya da başka birilerinin yaşanmış olaylarından aldığı ibretlere dayanmaktadır.
erkek onun için dışarıya dönük işleri daha iyi yapan, yuvasına bakıp, onu koruyan konumundadır.
yillardir feministlerin "kadinlarin erkeklerden daha akilli" olduguna dair ortaya atmis olduklari iddialarin üzerine, 2005 yilinda arastirma yapan oxford üniversitesi´nin bilim adamlarinin ulastigi sonuc cok sasirticiydi.
evet genel olarak erkekler, kadinlara göre daha pratik düsünüyor ve düsündüklerini de zorlanmadan tasarlayip, uygulayabiliyorlardi. kadinlar da ise bu erkeklere oranla daha az durumdaydi.
iki sene süren calismalarinin ardindan profösörlerin tespiti söyle oldu:
erkekler kadinlara oranla daha zeki ve akillilardir. sebebi ise; tas devrinden ve hatta karanlik cagdan beridir erkegin sürekli ava gitmesi ve canini av hayvanindan kurtarmasi icin, zekice planlar yapmasi gerekliydi. kadinlar ise sadece magaralarinda cocuklarinin basini beklerlerdi.
günümüzde bir cok bulusun erkekler tarafindan gerceklestirilmesi ve bunun da yine karanlik devirdeki avlanmaya baglanmasinin yani sira bilim adamlarinin tespitine göre kuzey ülkelerde yasayan insanlarin, güney ülkelerde yasayan insanlara oranla da zeki olduklarini kanitlanmislardir. sebebi ise; karanlik devirde sicak iklimlerde yasayan insanlar, sebze ve meyve ile kendilerini doyurabiliyorlardi, kuzey ülkelerinde yasayanlar ise avlanmak zorundaydilar.
günümüzdeki avcilara sormak lazim.
hatirladigim kadariyla bu yaziya 2007 yilinda cikan galileo dergisi´nde raslamistim.
genel fikrime gelirse, bir cok aptal kadinin bulundugu gibi bir cok da aptal erkegin de olmasi.
her kadina kanan bir erkek aptal degildir de nedir?
bir erkegin cok gururlu oldugunu bilip, yine o erkegin gururuyla oynamaya kalkan bir kadina ne demeli?
insanlari genel olarak ele alirsak. Insanlarin cogunlugunu kadinlarin olusturdugunu hepimiz bilmekteyiz. Dünya üzerindeki 1/4 erkek nüfusunun azinligi da buna etki olmus olabilir.
Daha akıllı olup olmadıklarını bilemem de kulandıkları zaman erkeklerdenn çok daha randımanlı kullanıyorlar, zaten şeyinin dikine gitmeye meyilli bir kesimden daha akıllı oldukları kesindir di mi Güntekin?
erkek beyinin kadınlara oranla 120-150 gr daha ağır olduğu bir gerçektir. ancak burada sorgulanması gereken, kullanma yüzdeleridir.
bir diğer faktör de, erkekler her ne kadar analitik olarak kadınlardan daha zeki olsalar da kadınlar duygusal zeka açısından erkeklere her türlü basarlar.
kişiden kişiye olaydan olaya değişklik gösterecek bir önermedir. akıllık ve pratiklik, aptallık ve zekilik, kibarlık ve ayılık. hepsi gün içinde karşı cinslerle karşılaşılan olaylar kim baskın çıkar kim ezik duruma düşer o anki belirti.
açık ara farkla söylebilirim ki erkekler araba park etme konusunda kat kat kadınlardan akıllı. gerisi tartışmaya açık.
bir erkek olarak, kadinlardan akilli miyim bilmem de.. onlardan epeyce killiyim arkadasim bu konuyu tartismam bile.. herkes yerini bilecek! iste o kadar.
doganin kanunu, bir gercek. kesinlikle bir hakaret unsuru degildir. tarafsiz bir bakis acisidir. mesela bir savasi bir kadinin yürüttügünü ele alalim, imkansiz bir seydir bu. bu gibi durumlarda, erkekler gibi sogukkanli olamaz kadinlar. bunun gibi bir cok örnek verilebilir.
kadınların saçma sapan şeylere kafa yormasından farklı olarak erkeklerin beyinlerini kullanması anlatılmak isteniyor olabilir. ama zeki olmak farklı bir kavramdır.
durumun aslı erkeklerin kadınlardan daha şanslı olmalarıdır. (zira kadınlar her toplumda erkeklerden daha geride görüldüğü ve dinen daha arka seviyede kaldığından şuan ki yerini büyük savaşlar sonrasında alabilmişlerdir.) Bu şans farkını zeka farkı zanneden de yine çok zeki erkek arkadaşlardır.
ancak şu da su götürmez bir gerçektir ki; kadınlar erkeklerden daha duygusaldırlar ve (en çok) bu sebeple dinen şahitlikleri bile tek olarak kabul edilmez.
Kadınların arabaları geri geri park edemedikleri ve 3 boyutlu geometriyi çözemedikleri ve de hiç bir ünlü kadın fizikçi olmadığına göre mantıksal zekada erkek kat be kat üstündür.
Hiç bir erkeğin * sevgilisinin abuk sabuk problemlerini dinlemeye, karşısındaki insana bir kadın kadar acıyabilme yetenekleri olmadığı için de kadınlar duygusal * zekada kat be kat üstndürler. *
merak edenlere: evet erkeğim
Zeka tanım olarak pratik çözümler bulunmasıdır. Erkekler mekanik ve politik yöntemler karşısında pratik çözümler bulurken kadınlar da insan ilişkilerinde daha pratiktir.
erkeklerin sıkça kendilerine ya da birbirlerine sordukları ancak çözüm bulamayıp acı çekmelerine sebep olan bir soru varken önem arzetmeyen durumdur. *
(bkz: kadınlar ne ister)