Güzel kızların farkında olduğu durum, o yüzden her ricalarının kabul olacağına dair sarsılmaz bir inançları var.
Yıllar önce bir otobüs yolculuğunda böyle bir kız kendi yanındaki kadın baya kilolu olduğu için gelip benim yanıma oturmak istedi. Rica etti, ben de “olur” dedim. Yorgunluktan da uyumak üzereyim.
10 dakika geçti geçmedi tartışma seslerine uyandım. Muavin gariban bir çocuk, yanımdaki kızdan yerine oturmasını istiyor. Kız da buna çıkışıyor, “sana mı sorucam, sen kimsin falan” diye atarlanıyor.
ilk başta muavinin bu çabasını çok anlamamıştım ama otobüs full dolu olduğu için çocuğun oturacak yeri yokmuş. Kız buna yerinden kalktığı kadının yanını gösterip “git oraya otur” diyor. Çocuk da garibim “abla ben nasıl oturayım bayan yanına, çok yorgunum abinin yanında biraz uyuycam, siz yerinize geçin” diyor. Çocuk haklı, oraya geçse yarın öbür gün kadın şikayet etse işinden olur. Daha 11 saat yolculuk var.
Ben çok müdahil olmak istemedim ama olay baya büyüdü, bütün otobüs mevzuya odaklandı. Kız çok çirkin davranıyor, çocuk da gariban üsteleyemiyor ama başka çaresi de yok, 11 saat yol ayakta çekilmez.
En son olay döndü dolaştı bana geldi. Kız muavine “madem beyfendiye soralım, kim isterse o otursun” dedi.
Sonra hemen bana dönüp “beyfendi ben mi oturayım, muavin mi otursun?” diye sordu. Ben de hiç tereddüt etmeden “muavin otursun” dedim. Kısa bir southpark sessizliğinden sonra otobüste bir dalgalanma oldu. baya gülenler oldu, meğer herkes gıcık almış muhabbetten.
Kız söylene söylene gitti kadının yanına oturdu.
Çocuk da benim yanıma geçti. Gece boyu her serviste Bir sürü topkek verdi bana. Bin tane güzel kızın cilvesi bir topkek etmez nazarımda. meyveli topkek için ruhumu satarım.
Kız kardeşlerim çirkin bir erkek olarak söylüyorum bu söz kendime. Lütfen alınmayın. Uğur böceği ile hamam böceği duygusuna benziyor bizim iş. Biz hamam böceği kategorisinin yılmaz neferleri olarak görüldüpümüz yerde kafamıza terliği yiyoruz. Yapacak bişey yok. Kaporta böyle.
tüm erkekler böyle davranmasa bile istisnalar kaideyi bozmuyor.
yaşanmıştır...
ışık olmayan yaya geçidinden karşıya geçeceğiz. o zamanlar henüz yayalara üstünlük vs diye kallavi cezalar falan yok, benim önümde bağyan biri adımını yola atınca araba firene bastı zınk diye durdu.
sürücü çok gentleman çıktı, araç sürücüsü eliyle de bağyanı şuradan buraya geçeceksin diye aracın için göstererek adeta bağyanı yolun karşısına teşrif etmesi için buyur etti. olur ya belki bağyan sanki karşıya geçerken yolu kaybederdi de eliyle buradan buraya geçeceksin diye yolun karşısını gösterdi.
bağyanın arkasından yola adım atıldı. bağyan için frene basan sürücü biz yola adım atınca gaza bastı. ayak ucumdan geçerken de açık olan camdan "öküz, arabaya dikkat etsene" demez mi?
tabi ki arkasından "öküz sensin, kadın için frene basıp erkek olunca gaza basan amsalak" diye bağırmak farz oldu.
Hem iyi davranıp, hemde o güzel kızın mimiklerini tekrar ediyolar. Dalga geçer gibi yani, kızım sen güzelsin ama güç bende hıhahoha der gibi. Hayvansınız erkolar.
Şaka maka dalga geçiyosunuz ama cidden böyle. Sesleri değişiyo, küfrediyosa etmemeye başlıyo, kendine bakım yapıyor vs. Daha düzgün bi hitabet falan. Noluyo yani, güzel kızla konuşunca o kızın sahibi mi oldun dağ ayısı?
Yanlış bir genelleme. Her insan, başkasına saygısızlık yapmadığı sürece, saygıyı hak ediyor. insanı sevmeyi kategorilendirmenin gereği yok. Ayrıca güzel bir kızdan hoşlanıp onunla yakınlaşmaya çalışmakta da bir yanlış göremiyorum.