O bende vardı. 12 yıldır falan ankara' da yaşıyorum ve halen yaşamaktayım. Ankara' ya geldiğimden beri aynı berberde tıraş oluyordum. sonra bu 2-2,5 yıldır berberi değiştim.
bende de bu durum var. taa el kadar bebeyken ilk traşını yapan berbere on beş sene gittim, sonra saçları uzattım eski berber kırık mırık anlamadığı için başka berber buldum ona gidiyorum son dört yıldır, adam işinde iyi, bana indirim de yapıyor daha ne olsun.
Yurtdışında yaşadığım dönem dışında 1992 yılından beri değiştirmediğim mekanım. Hayatımda değişmeyen tek şey kendisi. Askerliğimi yaparken bile traş olmak için geldiğim olurdu.
sadece tıraş olmak için şehirler arası yolculuk yaptırabilen sadakattir. berber bunu duyunca abi mal mısın amk diye tepki verebiliyor ama olsun. o puştların da hoşuna gidiyor biliyorum. evet. teşekkürler.
Tengir abinin politika yanlış, berber dediğin bi tane olur hep o değdirir yoksa vücut yabancılık çeker
Bi de berber kısa boylu olcak dirseğe kola en fazla omuza değdirecek uzun boylu olursa kulağa falan dayıyolar hoş olmuyo yani, hele "çevir kafanı" diyor elalemin şeyiyle yüz yüze geliyoruz.
evet, ne sedat peker videoları, ne ülkede olan biten şeyler, ne tüik'in açıkladığı işsizlik rakamları falan.
benim şu an bugünkü tek gündemim bu.
daha evvel de yazmıştım bu berber sadakati yüzünden düştüğüm durumları.
şimdi resmen 3 berber arasında kaldım.
1. berber; tam 23 senedir traş olduğum, dostum, arkadaşım.
2. berber; bu arkadaşım olan berberin eski kalfası, elimizde büyüdü yetişti, babası benim arkadaşımdı, evladım gibi, bu yukarıdaki berberin yanından ayrıldı kendine yeni bir salon açtı ve ben son 2 senedir bunda traş oluyorum.
3. berber; işyerinde ofisimin bulunduğu sokakta olan berber.
arkadaşlar malum pandemi dönemindeyiz, berbere o kadar sık gidemiyoruz, 15 günlük kısıtlamalarda da kapalıydı zaten berberler.
sakal traşını evde oluyordum bu dönem, ama saçlar acayip uzamıştı, eh bir de yüz bakımı, sir ağda, maske zamanı gelmiş, epey geçmişti.
dün akşamüstü berbere gidip traşımı oldum, yüz bakımı, sir ağda, maske falan kendime geldim resmen. kaymak gibi oldum, görseniz dibiniz düşer.
neyse, bu sabah işyerine gelmek için evden çıktım, ama birden içime bir huzursuzluk çöktü.
şimdi ben 2 numaralı berbere traş olmuştum ama işyerine gidiyordum ve burada 3 numaralı berber beni görecekti.
tekrar eve döndüm, bir şapka istedim hanımdan. başıma şapka takar, yüzüme de maske örter bir hırsız gibi kamufle olup işyerime girebilirdim 3 berbere görünmeden.
başardım da, işyerime geldim, şu an bu entryi giriyorum misal.
ama karnım acıktı ve dışarı çıkmam gerek. pencereden baktım, 3. berber dükkanının önüne tavla tezgahını kurmuş, arkadaşları ile tavla oynuyor. ben işyerimden çıktığım an beni görecek ve kalbi kırılacak.
diğer yandan sosyal medya hesabımdan az evvel bir fotoğraf paylaştım ve "hasiktirrr" diyeren anında sildim. zira 1 numaralı berber arkadaşım o fotoğrafı görebilir ve kırılabilirdi.
çok zor bir durumdayım, şu an karnım aç işyerimden çıkamıyorum, püskevit aldırdım kahveciye o getirdi sağolsun püskevit ile besleniyorum.
3 numaralı berber en azından 2-3 gün beni görmemeli böylece sakallarım uzar farketmez diye düşünüyorum.
berber sadakati çok kötü bir şey arkadaşlar.
birkaç berber dostunuz olup birini tercih ettiğinizde benim gibi bir duruma düşebiliyorsunuz.
bak şu çeşmenin taşına su içecek tası yok,
kırma kimsenin kalbini yapacak ustası yok...
evet, biliyorsunuz ki berberlere ve kuaförlere dükkan açma yasağı geldi.
lakin hayat devam ediyor.
süleyman soylu kendisi "kel" olabilir, ama elhamdülillah biz gayet saçlı sakallı insanlarız. allah vermiş yapacak bir şey yok.
hal böyle olunca süleyman soylu'da çıkmayan saç bizde çıkıyor. dolayısıyla da belli periyodlarda berbere gitmemiz gerekiyor.
geçen hafta işler yoğundu baya, birkaç gündür de berberler kapalıydı, saç sakal birbirine karıştı tabi.
aradım bizim mehmet'i, "aç dükkanı geliyorum" dedim. "abi çocukla ilgileniyorum, yarım saat sonra gel" dedi. gittim, bir güzel traşımı oldum saçı sakalı olan her bakımlı erkek gibi. (süleyman soylu bilmez)
işte böyle arkadaşlar.
berber sadakatiniz olursa böyle bir telefonla dükkan açtırır, traşınızı olur çıkarsınız.
ulan o değil de, hiç aklıma gelmezdi yasa dışı bir şekilde, kaçak göçek gizli gizli traş olacağım.
ne günler yaşıyoruz be...
not: merak etmeyin, hijyene önem verdik. mehmet traş yaparken eldivenlerini taktı, maskesini taktı. ayrıca hijyenden dolayı hiç berber dayaması da yapmadı. hijyen önemli evet.
Ne sadakati ya? Bir berbere istediğimiz saç modelini yaptırmak anlatmak o kadar zor ki, eğer farklı berbere gidersen saçını leş yapıp gönderiyor. Günümüzde de insanın yüzüne saçına sakalına bakılıyor. Eeee ne edeceğiz ki? Olmayan sadakattir. Olsa olsa mecburiyet olur.
erkekler için en önemli alışkanlıklardan biridir berber. kadınların aksine çoğumuz aynada zırt pırt değişen bir görüntü görmek istemeyiz. kendimizce tutturduğumuz ayarda gitmek isteriz. buna bir diğer örnek de kasaptır. ben mesela kıymayı %30 kuzu %70 dana karışımı severim. “bir kilo kıyma hazırla geliyorum abi” dediğimde soru sormaz kasabım. yağ oranına kadar bilir.
özetle biz erkekler bir konuyu bir kere düşünürüz.