toplumda ''gey'' damgası yemesine sebebiyet verecek durumdur. modern toplumuz diye övünüyoruz bir de. kıl sevmeyen bir adam bunu yapıyorsa kim karışır buna? kıl sevilir mi lan?
Aktif bir sporcu değilse gereksiz olan eylem. Geçende karşılaştım öyle biriyle, ''hayırdır birader almışsın bacak tüylerini?'' dedim, ''ya şimdi kıl tüy falan kasları emiyor o yüzden aldım'' gibi saçma sapan bir sebep öne sundu, sanırsın bana olimpik sporcu pezevenk. Adam gibi ''canım istiyor, böyle kendimi daha iyi hissediyorum'' dese eyvallah diyeceğim, kimsenin hayatını sorgulamam banane. Ama bu erkekte kıl tüy alma olayına gıcık kapıyorum. Etekaltı ve koltukaltı elbette alınmalı, birde bazı arkadaşların el ve ayak üstü, sırtlarda ve omuzlarda rahatsız edecek derecede kılları oluyor onlarında almasında bir sakınca yok, ama aktif bir sporcu değilse bir erkek bacaklara, göğüse falan dokunmamalı bence, yolunmuş horoz gibi o ne lan.
Diyarbakirda bir türbe ziyaretinde bir degisigine sahit oldugum durum. killar köklerindeki az sayida ki erkekleri aldiriyormis. ha bir de kizlar vermiyomus.
Azıcık tüyü olan pıtırcıkların, bunu yapanlara ibne muamelesi yaptığı eylemdir. Hayır olum yani bacağında toplasan üç tane tüy var, sen ne ormancılara sataşıyosun?
Azıcık tüyü olur, buna rağmen habire parlak gezmeye, göstermeye çalışır falan bunla dalga geçilir de, diğerlerine laf etmek haksızlıktır. Adamın denizden çıkınca tayt giymiş gibi görünmek istememesi gayet doğaldır.
şimdi üniversitedeyiz hacı. bir arkadaş var, sakallarını kesinlikle kesmiyor. adam askerden kaçmak için daha doğrusu traş olmamak için üniversiteye gelmiş. o derece. benim de yakın arkadaşım. devamlı birlikteyiz, tavla filan oynuyoruz hep. küçük iddalara da bindiriyoruz işi arasıra. neyse birgün yine başladık tavlada iddaya, ben böyleyim sen böylesin, derken, idda büyüdü sakallara geldi. tabi ben keserim sorun değil, ama bu ibne kesmeyecek biliyorum. neyse biraz gaza getirdik girdik iddaya. o sakalları kesecek kaybederse, ben bacak kıllarını..
aldık tavlaya başladık oynamaya, 1-0 yaptı durumu, derken ben aldım art arda iki el o aldı bir el derken bir baktık durum 2-4 ben öndeyim. son el. ortam kızıştı, başladı bu zerzevat kızarmaya. derken bir mars bir düz ne olduysa oldu bir baktım almış bu puşt oyunu. baktım yüzü gülüyor ben anlam veremiyorum.
kaybettik iddayı. ee nolacak dedi bu. ben ilk önce kaytarmanın yolunu aradım, alttan girdim üstten çıktım, ı ııh olmadı. vazcaymadı kelek. aradan iki gün geçti, gece almış gelmiş traş bıçağını, getirmiş köpüğü, zorla kesti puşt. o da önemli değil, mevsim kış günü, kapri giysek olmaz. maksat millete gösterecek. diyor ki ben traş olsaydım herkes görecekti, seninkini de herkes görecek. e bi yandan da haklı g*t veren. tamam ulan dedim. ertesi gün gittik sınıfa, sıvadım paçaları yukarı, girdim içeri. millet bir kahkaha, bir alkış, bir an sevindim bile, kendimi rock yıldızı gibi hissettim. neyse gün sonu gelip paçaları indirdiğimde sdü'nün neredeyse 3te 1i beni konuşuyordu. bu da böyle bir anımdır.
bu arada ne kadar terbiyeli bir çocuğum. g*t veren yazmışım, oto sansür yapmışım. aferin bana...
Eğer bacaktaki kıllar orman misaliyse makinenin 5 numara başlığıyla yapılabilecek eylem. Kaymak gibi yapıp milletten laf yemeye gerek yok, ideali budur.
normal eylem, şöyleki bacaktaki basit yaralar bile bacak temizlenince kendini yenileme imkanı buluyor. kıl kökleri fazla enerji harcadığından sporcuların yaptığı bir eylemdir genelde. özellikle büyük bir yara oluşmuşsa, bölge ne kadar temiz olursa o kadar yaralar hızlı iyileşir.