çünkü türk kızları sekssiz aşk istiyor ki bu imkansızdır. düzenli seks hayatına sahip bir ilişkide erkeği daha iyi tanıyabilirsin. ama sen türksün lanetlisin amk türkleri sikeyim bak sinirlendim yine.
ha ben de tam bundan bahsediyordum ama tek başına seks yavan kalır biraz duygu da gerekir.
oralarda bi yerlerde bizimle aynı fikirde bayanların olduğunu biliyorum.
biz kimseyi değiştirmeye çalışmıyoruz ki ( en azından ben böyle düşünüyorum ) Benim kurallarım bu sana da uyarsa gel, bize ne elalemden arkadaş. aşk da sevişmek de iki kişilik. *
"erkek bana aşık olsun ama gitsin başkasını siksin, sesimi çıkarmam" diyen kişiyle aynı düşünceye sahip kişi söylemi. * aşık olmadan sik, olmaz şerefsizsin derler. aşık olursun aşkla sikersin yine şerefsiz derler. ulan hep mi şerefsiziz neyiz anlamadım ki.
Tam olarak doğru olmayan durumdur. Aşk ve seks aslında birbirinden bağımsız kavramlar değidir.
Sexs, karşı cinsten beğenilenlerle yapılmak istenir. Aşk ise karşı cinsten herhangi bireyden hoşlanılanmada son noktadır. Bu nedenle aşk seks yapma isteğini de çeker.
aşkın seks nedeniyle intihar edişi gerçeği kadınlar tarafından kabul edildiği bilinir bilimesine ama yine de bunlara rağmen verdikçe verir kadın aldıkça alır erkek. nihayetinde seks kazanır aşk kaybeder gibi görülsede anlık zevklerden alınan mutluluklar baki kalır gerçeğinden kurtulamaz.
ben ki zamanında hoşlandığım kızın belden aşağısını 6 ay sonra farketmiş adamım ("salak lan bu ahahahaha" diyenler için özel beyzbol sopası yaptırdım). indir o genellemeyi.
malum erkeklerle takılıp tekmeyi yiyenlerin ve otobüste yanındaki adama nuri alço muamelesi yapanların gerçeğidir.
en saçma tespitlerden biridir. erkek severse daha içten sever, daha çok bağlanır, daha zor unutur. bu yüzden tarih çöle düşen, dağı delen bir kadını yazmaz. ha diyeceksiniz ki mecnun da ferhat da bunları seks için yapmış *, o zaman da size mecnun'un çöllere düştükten sonra leyla ile karşılaşınca, "ben leyla tanımadın mı" diyen leyla'ya "Leyla benim içimdedir, sen kimsin?" sözünü hatırlatırım. sonra kezban diyince kızıyorsunuz.
her ikisi de aynı şey olmuyor mu lan. bayan açısından sadece bir erkeğin dizinde yatarak ömür mü geçer. el ele yağmur altında yürümek koşmak baymaz mı bir müddet sonra. hem bir kadının amacı baskın erkeği seçer ve ondan güçlü bir çocuk dünyaya getirmek değil miydi. bize yanlış mı öğrettiler arkadaş. bunların hepsini yeniden öğrenemem ben. seks ve sevgi bir arada olursa aşk oluyor zaten. yoksa kim ne yapsın hatunu. sonun iyi bağlayamadım ya la.
şimdi bazı durumlar olur ki bu her erkeğin başına gelmiştir. bir kız görürsünüz ona aşık olduğunuzu zannedersiniz ilk başta fakat bu hoşlantıdır özünde. ilerleyen zamanlar aynı kızı göre göre aşk değil sıradan bir hal alır. ama yine de onu çekici bulursunuz ya; ha işte diyeceğim o dur o işin altında aslında cinsellik yatmaktadır. tabi ki bu her durum için geçerli değildir. muhakkak ki her erkek bir döneminde sürekli gördüğü veya görmek istediği bir kızı hayal edip mutlu olmuştur. çünkü bu erkeğin fıtratında olan bir şey yani istesenizde engel olamazsınız.
aşk üreme içgüdüsünün aldatmacasıdır, der arthur schopenhauer. erkek, evrimsel sürecin gerisindedir kadına oranla. daha doğru ifade ile, erkeğin insanlaşması süreci, kadının öncülüğünde gerçekleşmiştir. erkek sadece öldürüp toplarken, kadın, onun bölüşümünü, muhafazasını vs yapmıştır. öldürmek ilkel bir eylemken, bölüşüm ve muhafaza ileri düzey bir eylem, modern bir davranıştır. haliyle, erkeğin, içgüdüleriyle hareket etmesi daha sık rastlanan bir durumdur. hele ki cinsellik gibi en ilkel, en gerekli ve en eski eylemse sözkonusu olan, bu ilkellik çok daha fazla önplanda olacaktır.
yani kısaca, eleştirmenin çok da ehemmiyeti yok. erkek genlerini baz alır(farkında olarak, olmayarak) kadın ise beynin duyguları idare eden kısmını. kadın için cinsellik picassonun guernicasıdır, erkek içinse ilkokulun en popüler figürü olan cin ali.
"her aşkın sonunda gözyaşı vardır" şarkısının sözlerinde, aşkın sonunda vuku bulan göz yaşının nedeninin analitik ve tarafsız bir şekilde tahlil edildiğinde makul karşılanabilecek durumdur.
aşk, çiftleşmenin ön adımlarıdır. türünü devam ettirmek gayesinde olan erkek, spermlerini saçacak mecra ararken, bir eşe harcanabilecek optimum zamanı ayarlamak sorunuyla baş eder. bu süreçte, zihninin kilitlendiği tek hedef olan çiftleşme eylemi zamansal olarak geciktiği sürece saldırganlaşacaktır.
bu bakımdan, hayvani dürtülerimizi kontrol eden alt bilincimiz ile daha sosyal ve nazik fren mekanizmalarımızı yöneten süppper egomuz arasındaki buzdağına benzer hacim farkı göz önünde bulundurulursa, kadın ve erkek birbirini daha iyi anlayacaktır kanaatindeyim.
en azından birbirinden gereksiz incelikler bekleyerek vakit kaybedeceklerine bir an önce yavrularlar.
şu yaşıma kadar gerek gözlemlerime gerekse deneyimlerime dayanarak ulaştığım ultra gerçek bu. erkek kişisi aşkı adı altında seks peşinde koşuyor. aşk meşk hikaye bunlarda. bunalrdan kim derse ben sadece masum bir aşk istiyorum; kesinlikle inanmayın bebeğim. he ama biz yemeyiz o numaraları.. neyse ki kızlar artık daha bilinçli. etraf dolmuş efendi görünümlü piç erkek. tanrı korusun bizi bu sekso manyaklardan. amen..