ayrılık sonrası hatun kişinin, kız arkadaşlarını toplayıp sabaha kadar dert anlatması, ağlaması, sızlanması gibi etkinlikleri er kişinin yapamamasındandır.
Erkekler aşk acısını daha zor atlatıyor ise bunun sebebi eski sevgiliyi yüreğin yana yana tam olarak unutmaya çalışmak yerine ayrıldığı haftanın ardından başka bir kızla çıkıp devayı onda aramasıdır ki;
Bu olay hem kıza yazık eder hemde eski sevgilinin özleminin duymasını daha da arttırır. sonuçta yeni kız eski sevgilinin bıraktığı yarayı hiç bir zaman dolduramıcaktır o yara başka kızlar tarafından doldurulamaz sen o yarayı her gün kederlenerek, ağlayarak kapatırsın senin kapattığın yara çok zor açılır ama başka bir kızın kapattığı yara gelir en olmadık yerde öyle bir açılır ki sen artık sen değilsindir.
Bir erkek bir kadını çok sevebilir. Sevmesi zordur ama çok sevebilir. Ayrıldıklarında kadın hemen atlatabilir. Erkek daha zor atlatabilir fakat ikisi de atlattım dedikten sonra kadın başka erkeklerden onun gibi sevilmeyi beklerken, erkek başka kadınları en az onun kadar çok sevebilir. Bu bakımdan kadınlar aslında gerçekten unutmazlar. Fakat erkekler öyle bir unutur ki bazen adı neydi amiuaake der. Nitekim bu yuzden bir erkek ile mi yoksa kadinla mi yasamak istersim deseler bir erkeğin aşkını tercih ederim. Daha çıkarsız. Daha kuvvetli. Daha tolerans tanımayı bilen daha olgun bir sevgi. Ve tamamen bittikten sonra hortlamayacak, mutluluklar dileyebilecek kadar da asil bir sevgi. Işte bu yüzden erkekleri tercih ediyorum. Kadinlara gore daha hassas daha naif daha ictenler. Sevildikleri kadar sevebiliyorlar. Sevildikleri kadar bunu hakkediyorlar. Hatta daha fazlasini.
lanet olsun durumunun 6 kelime ile anlatılmasıdır. ne olurda unutamazsın, hale hele bazen olurda aklına yarılmayı sen tercih ettiğin halde neden unutamazsın anlamadım gitti. tam bitti derken eskiler gelir aklına, ilk yaptığın saçmalık, son yaptığın güzellikler, garip yersiz kavgalar. ne olduda ayrıldık diye sorar sorar durursun her seferinde kendini bile avutamayacak cevaplar verir kendi kendine saçmalarsın. derler ya ilk aşk unutulmaz diye bazen de o gelir aklıma belkide ilk ve sondu ya o yüzden unutulmuyor ha, ya da gene kendi kendimi kandırıyorumdur. istemeden de olsa görürsün facebook da sadece profil resimini ve çok zaman girersina acaba değiştirmiş mi diye yada arkadaşlarına bakarsın acaba ayrılmadan önce adının geçtiği erkeklerden birmi var diye. ortak arkadaşlarla konuşmaya bile cesaret edemezsin. onlar x çok mutlu artık tek suçlu sensin bakışlarını atar sana, sen, doğru suçlu benim ya da olmasam ne farkeder artık yok diye düşünmekten kendini yersin. neden bu kadar zor olur bilmem ama erkekler daha zor atlatır belki de kolay kolay atlatamaz
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur.
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
Sık sık boynunu büker "sarıkız".
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz
Değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir
Koridor kimsesiz.
Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında;
Bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider...
Bir dost...
Bir arkadaş...
Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde...
Hep böyle olur; bir kadın gittiğinde; övgüler, uyarılar, yakınmalar, dualar yetim kalır.
Kapı eşiğindeki "Dikkat et..." duyulmaz,
Annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
Kadınlar,arkalarında büyük boşluklar bırakarak
giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında
Ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
--spoiler--