belki de doğru olan genellemedir. ama bu genelleme doğru bile olsa; şu an bu genellemenin bir istisnası olmam sıfatıyla; bana hiçbir şey ifade etmiyor. herkes çektiğini bilir sonuçta.
ilişkilerine dğer vermeyen erkeğim düşüncesidir.
hiç kimse değer verdiği birşeyler paylaştığı sevdiği birini bir çırpıda unutamaz o işler söyledndiği gibi iki içerim yeni karı kız bulurum arkadaşlarla takılırım denilmesi kadar kolay değildir. evet bu sayılanların hepsi yapılabilir beyin o nu düşünmemeye itilebilir ama yalnız kalınan ilk anda gerçekler yüzüne çarpar.
aslında bu konuda nev çok güzel şeyler söylemiştir.
büyük bir yanlış anlamadır. bir erkek gerçekten severse yıllar geçse de unutmaz. keza filmlere bakın. kötü adamlara. ya da olmadı seri katillere, kötü adamlara, ya da kahramanlara. hepsinin ardında bir buruk kalp vardır.
iki tarafı da denemeden yorum yapılmaması gerekir ancak bir erkek olarak şunu söyleyebilirim ki türkiye'de erkek olarak aşık olmak bile yeterince zorken bi de acısının küÇümsenmesini kaldıramam. (bkz: adamın götünden kan alırlar kamil kan) sen yıllarca öyle delikanlıyımdır, böyle gururluyumdur diye gez sonra git aşık ol bütün gururunu ayaklar altına al, kızı tavla, nazını Çek, tribini ye sonra yolu yiyince de oturup ağlamadın diye gelsinler burda erkek öyle erkek böyle. (bkz: amlarına koyayım onların Çok ayıp ediyorlar)
erkekler kendilerini kızların yerine, kızlarda kendilerini erkeklerin yerine koyamayacağı için kimin ne derecede acı çektiği hiçbir zaman tespit edilemeyecektir.
insanı erkekliğini sorgulatmaya itiyorsunuz lan o ne biçim önerme. yok arkadaş öyle bişey yalan, saçlarımı bile kestirdim, bi boyatmadığım kaldı amına koyayım. ama yok, tık yok yani. ilk günki gibi götten kannes hala.
tam tersidir. erkek gerçekten sevipte o yada bu sebepten sevdiğini kaybetmesi erkeği çok üzer fakat ona biçilmiş bir görev ve hayatın ta kendisi vardır karşısında. susar, saklar, göz yaşlarını gizli gizli akıtır, içi içini yer.
hayat zorlar onu sanki hemen unutmuş gibi yapmaya.
kişisine göre değişir. seven taraf çeker acıyı. severek ayrılanlar için böyle bi yarıştırma mantıksızdır mesela. ama çevremde olup bitene bakacak olursam; erkekler ilk bi iki hafta oh be modunda gezerken , kızlar ağlar zırlar. ama sonrasında kız toparlarken erkek acı çekmeye eksikliği hissetmeye başlar. ağlamaması yada gulmesi yada neşeli görünmesi onun acı çekmediğini göstermez. kız ağladığında yürek burkulan memleketimde erkek ağlarsa taşak malzemesi olur gerçeği de etkendir kimisi için. erkek içine atar , içinde yaşar belki bir yada iki kişiye açar. açamayan erkek genellikle şiirleriyle hislerini okuyucuya anlatıp rahatlarken, diğer insanlar o şiirlerde kendini bulur.
erkekler aşk acısını içlerinde yaşarlar ama kızlar herkese anlattıkları için onlara daha Zor geliyormuş izlenimi verir sonuç olarak bu önerme yanlıştır.
