* uzak mesafe ilişkisi.
- manita uzakta aga napalım!
* papaz her zaman pilav yemez.
- öhh amuğa goyum, istersen beyaz atleti giyip uzanayım bide koltuğa, tam bir koca olayım.
gencecik adamlarız tadalım biraz. zamanı gelince bırakıcaz. *
* sevgiliye blowjob vb. yaptırmak istememek.
- yapamam arkadaş. veremem sevdiğim kızın ağzına. düşer gözümden. o yüzden aldatıyoruz.
* alkolün bana verdiği yetkiye dayanarak sana yazılıyorum!
- mervecim gerçekten çok güzelsin, hazır ikimizde yalnızken * bizde mi devam etsek içmeye?
* arkadaş ortamında karma yükseltmek. *
- buse: tamamdır! nuran: yeaaa! dilek: oooff! ayşe: yarın! *
+ olum nasıl yakalanmıyosun ya?
- işi bilicen işe gitmicen olum!
+ yani?
- yalanı türkçe gibi konuşacaksın amk! *
* olaylar sadece cinsel olduğu için aldatma sayılmaz ama sebepler bunlar.
cinsel olmayan aldatmaya karşıyız. şerefsizliğin lüzumu yok. *
edit: haa bide merak var! "lan bu karı nasıl sevişir acebaaa" diye aldatırız biz. :)
şimdi birincinin altını doldurmaya gerek yok. hepimizin ilişkileri vardır, olmuştur. 3 aşağı 5 yukarı biliriz. amma ve lakin!...
ikinci başlık tamamiyle erkek mallığını özetler.
esas oğlan, zaten erkek olmasıyla biraz mallık yükü doğuştan almıştır üstüne, özellikle türk toplumunda.
ev geçindirmesi gerekir, futbol oynaması gerekir, askere gitmesi gerekir, her daim traşlı gezmesi gerekir, saçını uzatmaması gerekir, küpe ve dövmeyi aklından bile geçirmemesi gerekir, kavga etmesi gerekir, sikişmesi gerekir, karısını dövmesi gerekir, evden işe işten eve gidip haftasonları çay bahçelerine, akşamları komşu ziyaretlerine, ahlaklı olması gerekir, cumalara gitmesi gerekir... gerekir oğlu gerekir.
toplum böyle ister.
ama toplum erkek çocuğuna okumayı, kültürü, eğitimi empoze etmediğinden erkek beyni yeterince gelişmez.
öyle olunca da erkek bunların hiçbirini sormaz kendi kendine ''ulan ben bunu neden yapmak zorundayım?'' diye...
''aslan oğlum! canım oğlum! oğlumun pipisine bakın be torik gibi maşşallah!''
böylece erkek doğumuyla yedi dağın zirvesinde ateş yakabilme potansiyeline sahip neo zeus olduğuna inandırılır.
ataerkil toplum böylece erkeğin beynini bir siker.
sonra ilkokul, lise, ergenlik falan derken karşı cinsle iletişim başlar.
yer yer yıkılır o egolar ve bir gün yerle bir olurlar.
bir gün bir kız çıkar, güzel çıtı pıtı bir şey.
aşık olur malımız. sever, sevilir falan.
gel zaman, git zaman o aşkı gören erkekte bir göt kalkış süreci peyda olur ve o dağılmış ego parçaları sanki bir mucize sonucu gibi eskisinden de güçlü olurlar.
akabinde şöyle sesler de cilâsını atar egomuzun:
-yapacaksın tabi erkek değil misin!
-boşver ya geç git, koyduğuna bak!
-bu devirde şaşmaz aga, boş buldun mu verecen ayarı.
masum aşk, inançlar, hayaller, tek eşlilik...
cilâ yanıcı, çamur gibi bulaşmış bir kere. yiyecek bu boku.
ve yanacak o değerlerin hepsi. orospu olacak gönlü.
aksi gibi de önüne gelen bütün karıyı kızı orospulukla suçlayacak aynı zamanda...
neydi de ne olacak.
sonuç: boş içki şişeleri, telefonu değişen bir sevgili, ağlamaktan gözleri şişen bir adam, çok kadın, hiç kadın, yalnızlık.
Yaygın nedenlerinden biri sekstir. Zira erkeklerin büyük kısmı severken de bedenlerini paylaşabilirler başkasıyla. Mastürbasyondan öte değeri olmayan bu girişim kadını incitmek için yeter. (bkz: pipili insan)
Seks:
Erkeklerin çoğu eşlerini seks için aldatır. Çünkü erkekler rahatlıkla, bir kadına karşı duygusal bir şey hissetmeden seks yaşayabilir. Genellikle uzun süre aynı kadınla birlikte olmaktan sıkılan erkek, başka kadınlarla da cinsellik yaşamak ister. Çoğu zaman, başkasıyla seks yaparak eşini aldatan erkek, hâlâ eşini seviyordur. Ancak fantezilerini sevgilisiyle gerçekleştirmek ona heyecan verir.
Ego:
Erkekler kimi zaman da kendi egolarını tatmin etmek için eşlerini aldatırlar. Başka bir kadınla yaşanan seks, erkeğin egosunu tatmin eder. Erkeklerin çoğu ne kadar çok kadınla birlikte olursa, kendine o kadar çok güven duyar.
Heyecan:
Uzun süreli ilişkilerden çabuk sıkılan erkek başka kadınlara yanaşarak heyecan duyar. Bazen bir ilişki ne kadar iyi olursa olsun, heyecan bittiği için erkek yeni bir oyuncak bulmuşçasına başka kadınlara yönelir.
Çünkü yapabilirler:
Erkekler aldatır, çünkü bu işi kadınlara oranla çok daha kolay yaparlar. Kadınlar daha duygusaldır ve aldatmak yerine terk etmeyi tercih ederler.
Avlanma içgüdüsü:
Erkeklerin çoğu sosyal normlar yerine içgüdülerine göre davranırlar. Özellikle genç erkekler kızları avlanmayı bekleyen canlılar olarak nitelendirirler ve kızları elde etmeyi kendilerine hedef olarak belirlerler.
Yaşlanma korkusu:
Erkekler özellikle orta yaş bunalımına girdikleri zaman eşlerini aldatmaya başlarlar, bu sayede kendilerine olan güvenlerini tazelerler.
Kadınların da en az erkekler kadar eşlerini aldattığını, ancak bunu ellerine yüzlerine bulaştırmadan yapacak kadar zeki yaratıklar olduğunu, aynı egonun, aynı heycan isteğinin, aynı yaşlanma korkusunun kadınların da barındırdığı olgular olduğunu, kadınların yaptıkları bu eylemi hem cinslerine böbürlene böbürlene, skorlaya skorlaya anlatmadıklarını, bu nedenle genellikle gizli kaldığını, kadınların erkekleri aldatırken uzunca bir süre duygusal olarak, buna doyduktan sonra cinsel olarak aldattıklarını bilmeyenlerin suratına "bir tokat gibi çarpsın"dır bu entry. Ancak bilinmelidir ki, aldatma eylemi kendi başına iğrenç, şerefsizce, haysiyetsizce bir davranıştır. Kim yaparsa yapsın. onaylamıyorum, kadınları övmüyorum, yarıştırmıyorum. Ancak bana güvenip anlatan hem cinslerime de "tüüüü allah belanı versin, bir daha da beni arama kızım" gibisinden aptal muameleler yapmıyorum. herkesin kendi hayatıdır, kendi seçimidir.
