jöleyi bırakın.
ayaklarınızı sürekli yıkayın.
çoraplarıda günlük değiştirin.
ha birde banyo yapın teke gibi kokmayın
temizlik imandan gelir.
bakımlı erkek her zaman +1
birde güzel kız görünce yavşamayın amk.
kadın köylü olmayın adamı delirtmeyin. Bir sevgili yapınca anında muhabbetlere ara vermeler. Ya işim var sonra konuşuruz demeler. Sevgilin arkadaşlarıyla buluşur ses çıkarmazsın. Sana gelince auvv. Azıcık insaflı olun. Biz de sizin yollarınızdan geçtik. Ama balansı iyi ayarladık. Ayarı tutturamıyorsan gevşek gevşek arayıp naber ya buluşalım konuşalım görüşelim demeyin. O tren çoktan kalkmış oluyor, bilginiz olsun.
pişman olacağınız döngülerden kendinizi uzak tutun. bundan "5" sene sonra arkaya dönüp baktığınız zaman, "ben ne kaypak bir mahlukatmışım" dememeniz için şimdiden belli başlı kriterleriniz, belli başlı doktrinleriniz olsun. velhasıl; ağır başlı olun. lakin, bu öyle semt delikanlısı ağırlığı değil. bilakis onlar gibi olmayın. "ağır başlılık"dan kastım umarım anlaşılmıştır. kadınları protein sentezlenmesi sonucu bir kütle haline dönüşmüş et parçası olarak görmeyin. ziyadesiyle onlarda insan. bunu kafanıza zamplayın. kendinize her daim katkıda bulunun. bu spor olur, genel kültür olur veyahut çeşitli yerleri gezmek gibi insana ruhen huzur veren faaliyetler olur. karamsar olmayın. kadınlar bu konuda bizden daha başarılı. karamsarlık ve depresyon gibi iki kavramın pençesine çok rahat düşebiliyorlar. ama bir şekilde üstesinden gelmeyi başarabiliyorlar. bizler öyle değiliz beyler. kayboluyoruz, yutuluyoruz adeta. onların bunun üstesinden nasıl gelebildiğini çözebilmiş olsam zaten buraya eklerdim. zor, çok zor. kafanıza sıkma eşiğine gelirsiniz benden söylemesi. entry'im biraz beton vari oldu ama idare edin. paragraf ayırmaya üşendim ama yazmaya üşenmedim. bu da benim kendi içimde yaşadığım çelişkilere bir örnek olsun. neyse, siktir edin beni şimdi. ilişki esnasında sınırları erkek belirlemiyor ne yazık ki. tabii ki belirlediğimiz belli başlı sınırlarımız var lakin, dikilen totemlerin çoğu kadın tarafına ait. bunu unutmayın. tabiatları böyle yapacak bir şey yok. bizler daha tekdüze.. erkek, hayatı boyunca birçok yükümlülüğün ve zorluğun üstesinden gelebilir. buna verebileceğim en büyük örnek ise (bkz: maddiyat) bunda kesinlikle iyiyiz beyler ama bizi inanın perişan edecek bir husustan bahsedeceğim.
öyle bir unutur ki, neye uğradığınızı şaşırırsınız. şam çeliğinden yapılmış bıçak gibi pürüssüz keser damarınızı. göte evrilirsiniz yani. erkeği kadın yıkar beyler, kadın. hiçbir zaman unutulmam, vazgeçilmem demeyim. vazgeçiyorlar ve evet, unutuyorlarda.. buraya daha ekleyebileceğim çok şey var elbet ama şimdilik ilk etapta bunlar aklıma geldi. ben mi? siz bana bakmayın ben fasafiso.. hava civa dediklerindenim yani. anca yazarım, anca anlatırım ve anca akıl veririm. cam kırığıylan götünü kestirenlerdenim. ahh bu gönül işleri ahh ahh..
he bir de unutmadan;
ön sevişmeyi ihmal etmeyin. aks lalesini greslemeden tam randımanlı çalışmasını bekleyemeyiz elbet. sonra kesersin lalenin başını yiğidim. karadeniz'de bir tabir vardır. derenin küçüğüne "obuz" derler. obuzun içinde mi serinlersin, niagara'nın mı? alelade iş yapmayın.
not: bakın yine çelişmişim. işin için paragraflar girmiş. beni şurada bir tüküründe rahatlayayım.
kadınlara mart ayı ve kedi kelimeleri içeren espriler yapmayın. ya ihihhii diye gülüyorlar ta da tersliyorlar. ikisi de kötü, ilkinin salak olduğunu gülüşünden anlarsınız ikincisi ise sizin salak olduğunuzu anlamış olur.
ve kadınlar çiçeklerden hoşlanır, çiçek gönderin. ancak çiçek göndermek için 14 şubat vb. klişe günleri değil, hiç beklemediği rastgele günleri tercih edin, cok daha etkileyici olacaktır.
Peşin peşin söyleyeyim, ironi yoktur. Ayrıca Bunları yazmam böyle bir adam olduğum anlamına gelmez. Fakat gerçekler bunlar.
kadınları yalnızca am-göt-bacak-meme dörtlüsünden ibaret görün ve öyle tutum sergileyin. Emin olun, sizinle aynı fikirde olan kadınların ne kadar çok olduğunu görünce hayret edeceksiniz.
Her dakika, her saniye daha ne kadar cahil, hıyar, saygısız olabilirim diye düşünün ve bulduğunuz fikirleri direkt uygulamaya sokun. Klişelikten uzaklaşmayın. Sonucun kadınların üzerindeki etkileri sizi çok şaşırtacak ve memnun bırakacak.
Kimyadan, bilimden örnek edinin. Barutun bileşenleri kendi başlarına işe yaramaz nesnelerdir fakat doğru oranda karışımları barutu oluşturur. Yalancılığın, saygısızlığın, sadistliğin ve kendini bir bok zannetmenin doğru oranda ki karışımını 'alfa erkeği' sanan kadınların sayısının fazlalığını görünce çok şaşıracaksınız.
kadınları sadece seks objesi olarak görün. kadınların hayattaki bulunma amacının cinsellikten ibaret olduğunu beyninize iyice kazıyın. Fakat burada dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, bunu asla ortalık yerde dile getirmeyin fakat davranışlarınızın tümünü buna göre biçimlendirin. sizinle aynı fikir ve davranış içinde olan kadınların inanılmaz derecede çok olduğunu, dahası sonradan 'değerli ve dürüst erkek' olarak anıldığınızı görünce şaşırıp kalacaksınız.
kadınları içine boşalıp attığınız peçeteler olarak düşünün ve imkan bukdukça kullanıp atın. Buna rağmen sizi diğer erkeklerden daha kıymetli ve haysiyetli gören kadınların sayısının ne kadar çok olduğu sizi çok şaşırtacak.
duygusal ve zihinsel sağlık durumunuzu sıfıra, hatta ve hatta başarabilirseniz eksiye indirmek için çabalayın. Ve elinizden tutan her kadını kendinizle beraber aşağı doğru aynı yönde sürükleyin. Bu durumun özgürlük ve bağımsızlık olduğuna inanan kadınların sayısının fazlalığı sizi şaşırtacak, sonuçlarından aynı oranda fazlasıyla memnun kalacaksınız.
Özetle, çirkin düşüncelerin kadınlar üzerindeki etkisi akıl almaz seviyededir.
yaklaştığınız kız sizi reddedince "zaten çirkinmiş ya yakından gördüm" gibi salak salak konuşmayın, ağzınızın ortasına çakasım geliyor. adam gibi kabullenin reddedilişinizi. egonuz midemi bulandırıyor.