ötükeni kendilerine merkez edinmiş ve ötüken çevresinde kurulmuşlardır. avcılık ve toplayıcılıkla yaşamlarını sürdürürler. vahşidirler. doğal yaşam koşullarına uyum sağlamış, daha iyi avlar bulabilmek amacıyla kendilerine yollar inşa etmişlerdir. avlarını daha kolay yakalayabilmek için sanata da önem vermişlerdir. duvar resimleri, taşlardan yapılmış çeşitli müzik aletleri önemlidir. tarımı geliştirememişler ve çinden aldıkları tahıllarla da ek besin kaynağı oluşturmuşlardır. tahılları saklamak için yaptıkları tahıl ambarlarını kötü emeller doğrultusunda kullanarak tarihte nam salmışlardır.
avcılığa paralel okçuluk da son derece gelişmiştir; zira avını gözünden vurur.
bazı çeşitleri vardır, kadına dayanamaz kapı dışarı edilince psikolojileri bozulur, sanki bir daha başka kadınla beraber olamayacakmış gibi. bir güç gösterisine girerler bu tipler, kimi okuduğu bir iki kitapla zekasını konuşturmaya çalışır, kimi de spor yaparak atletik bedenini göstermeye çalışır v.s... isim vermek istemezdim ama yılmaz morgül gülben ergen den ret cevabı alınca, nihat doğan seda sayan dan ayrılınca bu psikolojiye girdi.
bu milletin her ferdi için ne kadar " bu sefer farklı " derseniz o kadar başlanan noktaya geri dönersiniz.dönme dolap gibi bir şey işte.uzaktan baktığında ışıl ışıldır,sizi cezbeder hemen atlarsınız ama işin suyu çıkıp biçilen ömür dolunca başladığınız yere geri döner kustuğunuzla kalırsınız.
