bi kere peşin peşin söyleyelim biz erkeklerin ihtiyacı olan bi şeyi almaları çok uzun sürmez. hani mesele çorap ihtiyacı varsa, en fazla rengine takılırız, fiyatına takılırız. o yüzden satıcıların da aşırı bir efor sarfedip, telefonda kredi kartınızı iptal ettirmemek için direnen banka çalışanı tandansı yakalamasına gerek kalmaz.
hep böyle düşünüyordum, taa ki denizlideki o tekstil mağazasındaki adamı görene kadar..
bi erkeğe bi baksırı nasıl över aga yine bi erkek? "birader bunu al bak sırf pamuk" falan dersin di mi? e"n olmadı kampanya var aga bu fırsatı kaçırma" dersin.
adam aldı yürüdü, önünü alamadık.
- bu dikşsiz baksır usta. bunda dikiş mikiş yok. asla terletmez, affedersin oranı buranı sıkıştırmaz. üstünde yokmuş gibi hissediyosun. bak ben 6 aydır bunlardan giyiyorum, nası hafifledim nası rahat anlatamam. bi kere varlığıyla yokluğu belli değil. ben kaçırma diyorum sonra gene gelir bulursun bak o kadar söyliyim.
hani ben bi noktadan sonra, "karşim sen gel benle kabine bendek donu çıkarayım sen giy iki tur at gel beğenmezsen bi şey demiyorum" diyecek falan sandım. gerçi o kabine girdikten sonra baksırı giyecek göt de kalmazdı.