günde ortalama 20 saat kadar uyuyan yırtıcıların en güçlüsüdür. yaratılış açısından kaslı vücudu ve güçlü çenesiyle heybetli yeleleri korkutucudur. lakin avları tarafından kolayca farkedilmesini bahane edip tembelliğinden ötürü avlanmayı dişilere bırakır. başkasından çocuğu olan dişileri sürüsüne kabul etmez. onlarla çiftleşmez. eğer çiftleşecekse o yavruları tek tek bulup öldürdükten sonra çiftleşir. yılın belli zamanlarında bölgesinin en uç noktalarını idrar püskürterek işaretleyip , bir yandan da kükreyerek meydan okumalara karşılık vereceğini ilan eder. o sırada gelen meydan okumaları karşılayıp gönderdiği sürece liderlik ondadır. ataerkil bir yapıya sahiptir. sürüdeki görevi tek başına yemek yemek , kadınlarını idare etmek , gelen saldırılara karşı koymak , yemek ve su ortamlarını bulmak gibi işlerdir. avlanılacak yeri seçtikten sonrası dişi aslanlar ve yavrularına kalmıştır. kendinden olan yavruları ergenlik çağına girmeden hemen evvelki evrelerinde , annelerinden avlanmayı öğrendikten hemen sonra,kendine rakip olarak gördüğünden sürüden kovar. otoritesini tehdit eden herşeye düşmandır. bazı sürülerde yemek kıtlığı görülmediği için oğulların ve kızların kovulmadığına rastlanılmıştır. ama bu çok nadir görülen bir durumdur. ki öylede olsa babanın kadınlarını kıskanması da çok sürmeyecektir.
Karadeniz erkekleriyle aynı hayatı yaşar.
Dişi avlanır bebe büyütür çalışır didinir. Erkek yer içer ziker yatar.
Erkek aslanın atası kesin karadenizli.
yan gelip yatan aslanlardır. Yavrulara ve dişilere koruma sağladıkları için dişiler onlara katlanır. Ayrıca yeleleri avlanma esnasında gizlenmelerine mani olur. Yalnız Zürafa, fil, su aygırı gibi ekstrem avlarda dişilere yardım ederler.
