+yaa baba cok kotuyum.
-gene ne olldu?
+erkek arkadasımı bir kızla yakaladım!
-olur oglum dogaldır boyle seyler aferin ona.
+ama baba nasıl olur?
-hanım koş bizim oğlan ibne olmus. *
ütopik bir diyaloğun başlangıcı gibi görünse de bu cümleyi ya da biraz benzerini kullanmak, sonrasında babayla olan ilişkiye farklı bir boyut kazandırabilir.
şöyle ki;
bir gece yarısı telefon çalar ve hattın diğer ucundaki kız sevgilinle bir yıldır ilişkisi olduğunu, aradan çekilmezsen seni tenhada kıstırıp * 'çok fena hırpalayacağını' söyler ve sen uyku sersemliğiyle ne olup bittiğini dahi anlayamadan telefon yüzüne kapanır. tabi taşlar yavaş yavaş yerine oturmaya başlayınca ağlama ve küfür krizinin yarattığı gürültü kirliliği babaya kadar ulaşır ve devamında şu şapşal diyalog gerçekleşir.
-*hayırdır gecenin bu saatinde noluyo?
- yok -ühühüü- bişeeeyy!
- nasıl yok? kızım anlatsana neyin var, allah allaaah!
- bi.. bi kız aradı. bizim ahmetin'ın sevgilisiymiş güyaa** çekil aramızdan, görüşme bi daha onunla dedi! ühühüü...
- e be kızım, sen de diyemedin mi "ahmet benim sevgilim, asıl sen kim oluyorsun da bana bunları söylüyorsun" diye?
- böhühühüühhüeheh
sonrasında baba, kızını bir güzel dizinde uyutur ve ertesi gün ahmet'in defterini kendi yöntemleriyle(!) bir güzel dürer.