babası dedemle, kendisi babamla arkadaşlık yapmıştır. en kötü iki ayda bir, büyüdüğü yer olan meskene uğrar. eski adı adalı, yeni adı karataş biraevi olan meyhane görünümlü birahanede denk geliriz bazen, sağlam içer kendisi. ayrıca kendisine ikizi kadar benzeyen bir abisi vardır.
bir oyuncu olarak "erkan baba sen bizim herşeyimizsin" sloganını atmama sebep olan, yetenek ötesi adam. sadece "gemide" filmindeki performansıyla bile sinema tarihinde hatırı sayılır bir yer edinecektir.
iyi bir oyuncu olmanın birinci şartı, insanların seni izlemekten keyif almalarıdır. bu durumu ben de yaratan üç oyuncu var. erkan can, haluk bilginer ve genco erkal
değeri geç farkedilmiş yetenekli oyuncu. hatta bu yönüyle şener şene benzetilmekte. verilen her rolu bileğinin hakkıyla iyi bir şekilde omuzlamış, ama üzerine yapışan bazı roller yüzünden değeri anlaşılamamıştır. televizyon dizilerinde oynamasını ise belki de türkiyedeki diğer oyuncuların da çektiği mali sıkıntılara dayandırmıştı bir röpartajında.
pamuk prenses 2 adındaki harikulade kısa filmde "kafam göt gibi oldu" deyiminin nerden geldiğini kolombiyalı kadınlardan girip, kuryelerden çıkarak anlatan yıllanmış şarap.
büyük olasılıkla öldükten sonra filmleri tvlerde boy gösterecek olan anısına slayt gösterileri düzenlenip cenazesine 10000ler katılıp ardışık anma törenlerine aile fertleri dahil 15 kişiden fazla katılmayacak olan muhteşem oyuncu.
türk filmlerinin son donemdeki buyuk isimlerinden. doksanlarda cocuk olmus herkes onu temel roluyle hatırlar keske hatırlamasak o karakterle cunku kendisi o kadar basarılı filmlerde oynamıstır ki en son takvada devleşmiştir kaderde kucuk de olsa guzel bir rolu vardır zaten cok buyuk rollerde oynamaz pek az ama öz gösterir kendini.
sanatçıdır. sanatçı kelimesini cümle içerisinde kullanmak istediğinizde gerçek anlamıyla kullanabileceğiniz bir kişidir kendileri. mahallenin muhtarları'nda da sanırım parasızlık yüzünden oynamıştır.
oyunculuğun ne olduğunu, en son bıçak sırtı'nda da, nejat işler ile karşılıklı döktürdüğü sahnede de belli etmiş, türlü türlü rollere bürünerek, e$siz benzersiz bir oyuncu olduğunu belgeleyen, kendisini ilk tanıyanların mahallenin muhtarları adlı dizideki karakterinden pek hoşnut olmasa da, oyunculuk babında, her gönlün bir yerlerine kendisini zamklamış, mükemmel oyuncu...
gemide , yazı tura , kader gibi travmatik filmlerin arıza rollerine cuk diye oturan erkan can' , mahalle' nin muhtarları ' nda yıllarca yeteneğini heba etmesinden sonra, umarım bıçak sırtı' nda aynı boku yemez.
bıçak sırtı' nda bir kamyoncuyu canlandıracak aktör; bu role nasıl uyum sağlayacağı sorulduğunda, hayretle dinlediğimiz ama sokakların gerçek adamlarını nasıl böyle içtenlikle canlandırabildiğini de izah eden şu yanıtı veriyor;
- uyum sağlamama gerek yok ki, ben zaten 15 yıldır kamyon kullanıyorum.
giderek karizmatik bir hal alan yüzüyle duruşuyla ve her seferinde kendini resmen katlayarak büyüyen oyunculuğuyla kendine her seferinde hayran bırakan oyuncu.