özel lisede para ile değil bursla okuyan, türkiyedeki siyasi partiler yasasına göre zorunlu genel başkanlık yapan, türkiye komünist partisine göre de merkez komite üyesi olan siyaset adamı. friedrich engels in de fabrikatör bir babanın oğlu olduğunu düşünürsek özel okulda okumasının sosyalist mücadelede yer almasının önünde bir engel olmadığını anlamamız gerekir. zira aynı şekilde adidas, nike değilde semt mağazasından bilinmeyen markalı 20 liralık ayakkabılardan alınca da kapitalizme daha az hizmet etmiş olmayacağız. o ayakkabının asgari ücretin altında bir ücretle, sigortasız, sendikasız, köle gibi çalışan işçilerin emeğinin ürünü olduğunu görürsek sosyalistlerin sosyalistliklerini de giydikleri ayakkabı ve kıyafetlere göre tartmanın anlamsızlığını görmüş olacağız.
ben bu komunist takımını anlamıyorum. lan sorsan ırkcılık hebele hubele diye kotulerler ama kürt ırkcısı bi partiden vekil secilirler. hem de silahlı bir örgütün arka bahcesi olan bir partiden. kafalar fena karısık demek ki.
aynı zamanda istanbul teknik üniversitesi'nde bilim tarihi dersi veren türkiye komünist partisi genel başkanı. ancak bir not düşmekte fayda var, kendisinin genel başkanlık yürüttüğü partide genel başkanlık mertebesi siyasi partiler yasası zorunluluğundan ötürü seçilmiş bir sözcülük görevidir. aslen parti, 7 kişilik bir kollektif önderlikle siyasi büro tarafından yöneltilmektedir. buna karşılık ülkenin en genç genel başkanlarından biri olmakla beraber, komünist hareketteki ölene kadar başkanlık ya da hizip başkanlığı sıfatını yırtıp atan, tüm örgütün isteğiyle başkanlığa getirilmiş işçi sınıfının evladı.
bütün düz mantıkların, yurtseverliği faşistlik sananların, milliyetçilik sananların, lenin'i tersten okuyanların altına gelip seviyesizce, gülünç yorumlar atması gösteriyor ki birilerini baya kızdırmış erkan baş, helal olsun diyelim en genç genel başkanımıza, ki genel başkanlık TKP'de bulunmayan bir kıdemdir, yapıdır.Erkan Baş'ta merkez komite üyesidir, yoldaştır.
