zamanında refah partisinin kapatılmasını savunup bugün akp'nin kapatılmasına şiddetle karşı çıkmış ve 2007 anayasa taslağını hazırlayıp hükümete sunmuş büyük aydındır.. yalçın küçük'ün dünürüdür ahmet taner kışlalı'nın kankasıdır(kankasıydı).. liberal bir cumhurüyetçidir.. uluslararası anlamda herkesin büyüklüğünü kabul ettiği bilkent hukuk fakültesi profesörüdür.. tüm bu özellikleri sebebiyle akp anayasası hakkında hükümsüzlüğüme neden olan adamdır.. son günlerde büyük bir değişime girdiği şeklinde eleştirilere maruz kalmıştır lakin değişen belki de dünya düzenidir bu adamda yanlış olmaz dedirten aydındır.. tevekkeli bu günlerde gündemde olan 2010 anayasa taslağına cumhurbaşkanı yetkileri mevzusunda tepki gösterek tarafını daha doğrusu tarafsızlığını ispat etmiştir..
bilkent üniversitesinde bir zamanlar siyaset bölümü öğrencilerinin anayasa dersine giren ve kendisinden ders alarak anayasanın günlük hayatımızı aslında ne kadar etkilediğini farketmemizi sağlayan değerli akademisyendir.
son zamanlarda akp'ye yanaştı diye söyentiler olsa da kendisi her dönem siyasetin içinde bulunmuştur. onun için a veya b partisi olması aslında çok önemli değildir. kendisinden istenenin memeleketi için fayda getirip getirmeyeceği mühimdir. türkiye'de parmakla gösterilecek ve anayasa konusundaki bir çok kitabı yabancı dilleri çevrilmiş türkiye'yi uluslararası arenada kaliteli bir şekilde temsil etmiş bir kişiliktir.
2007'de Başkanlığında hazırlanan anayasa taslağını inceledim. diyeceğim odur ki Eğer Anayasa Profesörü ünvanlı birinin başkanlığında 4 profesör 1 doçent böyle bir anayasa yazılıyorsa yazıklar olsun. Zaten akademik ünvanların kafaya göre dağıtıldığını biliyordum. Bu taslağı okumamla anlamış oldum. işin ilginç yanı bu ucube taslaktaki bazı maddeleri AKP hayata sokabiliyor. Mesela bu referandumda eşitlik maddesini düzenleyen tasarı bu taslakta var. Okuyorum okuyorum hala saçma sapan geliyor. Şöyle ki:
--spoiler--
Çocuklar, yaşlılar ve engelliler gibi özel surette korunması gerekenler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı
sayılamaz.
--spoiler--
-bu cümleyi kuran bir beyin nasıl çalışıyor gerçekten anlamıyorum. birincisi "özel surette korunması gerekenler" nasıl bir tanımdır ve neden ucu engellilere kadar uzanacak şekilde bu kadar geniştir? her engellinin korunmaya ihtiyacı mı vardır? Zaten engelliler de bu bölümü protesto ettiler.
-ikincisi sen bunu demekle zaten bu grubu, bu grubun dışındakilerden farklı görmüyor musun? Bu ne biçim eşitliktir?
-Ayrıca Çocukları yaşlıların ve engelliler için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesiyle ne alakası var da sen buraya koyuyorsun?
Son olarak çocukları, yaşlıları korumak için zaten yasalarımız var. Anayasanın şu hali bile insanların maddî ve manevî varlığını koruması için güvence veriyor. Böyle gereksiz yere hiç sorulmayacak bir şeyi uzun uzadıya anlatmak niye?
Süheyl Batum, bu, Teziç üçlüsü siyasi görüşleri ne olursa olsun Türkiye nin üstün nitelikli Anayasa Hukukcularındandırlar. Aralarında bir rekabet olabilir.
Kendisinin Türk Anayasa Hukuku adlı kitabını okuyanlar bu kişinin anayasa mahkemesini demokratik açıdan meşru görmediğini fark edeceklerdir.Hatta bunu daha ileri vardırıp yargıyı bir erkten bile saymamaktadır.Kendisi tam anlamıyla bir liberal değildir. Yürütmecidir.Takım tutar gibi yürütme tutar.Bu kadar önemli bir anayasa profesörünün demokrasiyi sadece sandığa ve çoğunluk iradesine dayandırmasını açıklamak başka türlü mümkün olmamaktadır.
Bu kadar sağlam bir kariyere, bilgiye, kültüre sahip bit kimsenin çoğunluk diktatörlüğüne yol açabilecek unsurları bir gerçek demokrasi anlayışıymışçasına sunması ve çoğulcu demokrasiden hiçbir şekilde nasibini almamış olması anlaşılır şey değildir ve gerçekten üzücüdür de.bugün çoğunluk demokrasisinin geriye kalanlara neler yaptığını görebilmek için at gözlüklerinden arınmış olmak yeterlidir oysa.
1 Kasım 2023. Vefatının duyduk. Kendisi üst düzey Anayasa profesörü.
Lisans ve doktorasını Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde tamamlamıştır. 1988-2012 yılları arasında Bilkent Üniversitesi'nde öğretim üyesi olmuştur. Anayasa Hukuku derslerine girmektedir. 2011-2012 eğitim öğretim yılında istanbul Şehir Üniversitesi'nde yarı-zamanlı olarak dersler verdi ve aynı yılın sonunda tam zamanlı olarak istanbul Şehir Üniversitesi'nde göreve başladı. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin sivil anayasa ismini verdiği anayasa taslağını hazırlayan akademisyen heyetinin başkanlığını üstlenmiştir. Yazmış olduğu kitaplar halen hukuk fakültelerinde ders olarak okutulmaktadır.