ergin günçe

entry16 galeri0
    1.
  1. gençölmek, günlerden eylül aylardan ergin günçe, türkiye kadar bir çiçek, mandolin, bir dostu ölü götürmek, olmak ya da vurmak öldürmek gibi kendiliğinden kanayan ve kendiliğinden kanatan $iirlerin sahibi; 1982 kı$ında esenboğa'ya dü$en uçakta ya$amını yitiren; ülkü tamer'in açtığı izleğe yakın seyretmi$ kayıp değer..

    ergin günçe... genç öleceğini sezenlerden..
    3 ...
  2. 2.
  3. cemal süreya'nın en beğendiği şair belki de.çünkü,cemal süreya da benim en sevdiğim şair belki de.bilmem anlatabildim mi?.hüzünü bir yana koyarak.bildiğim,
    bildiğim ama anlatamadığım.
    5 ...
  4. 3.
  5. "dersimiz aşk, konular haydutluk ve sarışınlık
    şimdi şurdan koşsam akdeniz'e çıkarım
    yörükler ve develer arasından geçerim
    üzüm, inci ve tütün. üzüm, incir ve tütün
    dersimiz aşk çünkü, söylemiştim
    oturur bir güneşle sigaramı yakarım"
    3 ...
  6. 4.
  7. 1938'de Giresun'da doğdu, 16 Ocak 1983'te Ankara'da bir uçak kazasında öldü. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. Üç kez yurt dışında ekonomi ve planlama konularında eğitim gördü. Bir süre Başbakanlık danışmanlığı yaptı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Değişim, Dost, Papirüs, Yeni A gibi dergilerde yayımlanan şiirleri "Genç Ölmek" (1966) ve "Türkiye Kadar Bir Çiçek" (1988) kitaplarında toplandı. Ölümünden sonra bütün şiirleri topluca yayınlandı. ikinci Yeni'den izler taşıyan şiirlerinde kendine özgü bir renk ve imge dünyası yarattı.
    3 ...
  8. 5.
  9. 6.
  10. haydar ergülen birgün'deki bir yazısında anmış, ben çok sonra internet marifetiyle okudum yazıyı, okudum okuyalı da bu dizeler:

    "Biz eskiden yeni çocuklardık
    Şimdi eski çocuklarız"
    2 ...
  11. 7.
  12. "Aklımla ben birbirimizi oynatıyoruz
    Tarlam yağmura, esintiye, deliliğe açıktır"
    2008 yılında adına düzenlenmeye başlanan ödül törenini görebilseydi, mezarından hortlayacağına inandığım şair.
    1 ...
  13. 8.
  14. "dönersen ıslık çalarsın
    yol uzun, su karanlık
    otur bir çardak altına
    bırak biraz yağmur yağsın"
    2 ...
  15. 9.
  16. "bir dostu ölü götürmek

    boş bulunup gülersen
    bir ölünü görünce
    ocağa tütsü atarsın
    pencerene sürme çek

    ölünün babasıyla
    uzunca bir rakı iç
    anmadan eski günleri
    bırak biraz ay doğsun

    dört arkadaş bir olup
    tahta kutu içinde
    ölünüzü götürün
    incirlerin altına

    dönersen ıslık çalarsın
    yol uzun, su karanlık
    otur bir çardak altına
    bırak biraz yağmur yağsın"
    1 ...
  17. 10.
  18. Bir uçak kazasında, çok genç yaşta ölen şair... Hakında elbet yazılacak çok şey var ama paris bildirisi şiirinden sonra gelmeli...

    paris bildirisi

    ayrıldık. kahve kuş ırmak ağaç yağmur ayrılık
    azgın bilmecesi paris'in
    göğsümün çanı durmuştur
    bunu yazıyla bildiririm işte sana

    alnımın tavanında göğüs bayırında
    bulutlar çirkin örgütlenmiştir
    savaşçı olacağım günün birinde
    anılarım olacak, defterim olacak, ben olacağım

    olmuyor bunlar olmadı şimdilik
    dadal'ın yaş gününde ihtiyar, uzaktayım
    bakıyor bir akvaryum bana balıklarıyla
    durup suratımı seyrediyorum

    yüzleri şiirle biriktiririm
    çıkıp paris'in bulvarlarına
    zenci yüzlerini kendim seçerim
    sarışın çocukları depolara koyarım

    olmadık bir sokak ırmağa akar
    pat diye biter yaz geri dönerim
    göğsümün çanı duyulmaz olur
    bunu artık kimseye bildiremedim
    0 ...
  19. 11.
  20. “Ölürken görünmesin diye
    Yumar sımsıkı gözlerini
    Öper kendi dudaklarından.”

    —Ergin Günçe
    0 ...
  21. 12.
  22. türkiye'de açmış en güzel çiçek.
    1 ...
  23. 13.
  24. stammheim dörtlüğünü kaleme alan şair ama insan...

    Adam öldürmek devletin tekelinde mi? Yoksa ben de öldürebilir miyim istediğimi
    Devleti öldürebilir miyim örneğin
    Ve öldürmek istediğim öteki zulümleri
    0 ...
  25. 14.
  26. papirüs'ün ilk dört sayısını cemal süreya ile birlikte çıkarmış, genç yaşta aramızdan ayrılan, verdiği eserlerde matematiksel zekasını belli eden şairlerimizdendir. ayrıca her zaman sömürüye karşı emekten ve emekçiden bir yana olmuştur.
    0 ...
  27. 15.
  28. şöyle harika bir şiire sahip, genç yaşında ankara'da bir uçak kazasında yitip giden güzel şair:

    saçmasapan bir şiir

    "kedi pepik." evet, kendisi bir çeşit bilgelik taşır
    "çuv köpek" ise öldü. ömrümün yorgun kısımlarıdır
    aklımla ben birbirimizi oynatıyoruz
    tarlam yağmura esintiye deliliğe açıktır

    kaç gündür boş duran bir tabanca gibiyim
    insan şapkasız da delirebilir kumral ve sarışınsa

    aklımdan geçenler bugünlük bunlar
    ve tabii birtakım hovardalıklar
    vergi ödemeden yaşıyor olmalıyım

    yüzüm de bir kedidir boş zamanlarımda
    kalbimde kuş kadar bir köpek havlar
    kafkas haritasından çerkes köylere indik biz
    atlarını vurdu ve-gömdü, kente-yerleşti
    gümüş eğerlerini karartıp sakladı
    ne diye homurdanır sanki dedem

    iğdiş geyik gibidir çerkes tabanca olmayınca
    çaresi arada kovboy sinemaları

    kamu düzeni ile aramda fark var

    şakayla öfkeyle geçti şu son beş on yılın delilikleri
    bir köpektir çerkes aklı, ağzından bulutlar akar
    ben maymundan falan türemek istemedim
    kediden, köpekten ve attan gelirim

    evde herkesten daha iyi yazarım
    arada bir pencereden bakarım ve daha eğlencelisi
    yokuştan ilk çıkanı öldürmektir işim

    tuhaf bir adamım arada tabancam tutukluk yapar

    aklımdan geçenler bugünlük bunlar
    ben asılırken bile gülen adamım

    sevr ve lozan bana vız gelir

    çerkesler bile eskir zamanla fakat
    şimdi anladım ki bende ölüm kokan bir dalgınlık
    yaşar
    kaç kere söyledim evdekilere
    "n'olur bir kedi alalım, n'olur bir köpek alalım
    "insan boş bir tabancadır ama bakarsın birgün
    patlar!
    komşulardan çekinmesen hüngür müngür ağlarsın
    o zaman da hergele gazeteler yazar

    aklımdan geçenler bugünlük bunlar
    oğlum ergin sen galiba üzüntülü adamsın

    tanrı bile baksana senle oyalanıyor

    çerkesce konuşmayı bilmezsin, lazca bilmezsin
    unuttun bıçak atmayı ve saplamayı
    adam olsan bir köpek ve bir tay edinirdin
    ellerini yalar keçilerin sabah esintisinde
    bana kalırsa kendinden boşan
    bir celsede boşanırsın
    yeter artık bu kadar yabancılaşman!
    2 ...
  29. 16.
  30. "kişi kendi ölüm törenine bizzat katılmalıdır!"
    diye bir mısra mırıldanıyorsun gene!

    oğul, arka balkondasın belli ki ve tüfeğin var
    sen bu saçmalardan dışarlardasın!
    incir ağaçlarını müjdeliyor serçeler
    bir arkadaş seni bekliyor görüş kulübesinde
    sırtına bir kazak, al cemreler düşüyor
    ateşi birlik yaktık halkımız ısınsın diye
    yüzünde bir gülüş bulunmalı
    canın istemese bile"
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük