Bir erkek olarak,ergenlik adı verilen bu "garip" sürecin içine geç dahil olan kişiyle aynı sıralarda geçirilen vakitlerdir.
Tuhaf olanı ise çoğunluğa nazaran o kişinin ergenlikten etkilenmeyip,bir ergenle nasıl konuşacağını pek bilememesidir. Çünkü arkadaş ortamı ergendir ve ergen bir ortamın ana konuşma konusu ise genelde şudur: ayıplı şeyler.
E çocuk konuyu bilmiyor ne olacak? Olacağı şu;
ismi genellikle Doğukan,batuhan,umutcan vs... olan bu şahıslar sınıfın tatlı çocuğu olacak.Kızlar kopyayı hep ondan isteyecek,hep onunla oyun oynayacaktır.Genellikle kızlarla, Erkeklerden daha samimi olarak, kendince artısını koyacaktır.ama "bu arkadaşın eksi bir yanı yok mu?" derseniz,olma mı,tabi ki var,hem de iğrenç eksikleri.
Öncelikle ergenliğe hafiften girerken ses telleri kalınlaşacak,ama bu sesine iğrenç bir tizlik katacak.Sonra ilerleyen aylarda ağzının üstünde,burnunun altında, küçük küçük tüyler fark edecek.(bilirsiniz bıyığın en iğrenç görünen hali.) Sonra o tabiri caiz ise "baby face" yüzünde sivilceler çıkacak (ve af buyurun o yüzün anuna goyacah..) bitti mi? Bitmedi. Ergenliğe geç girdiği için boyu kısa kalacak ve boy takıntısı başlayacak. Kızların bile boyu ondan uzun olacak.
hem sakal hem diğer belirtiler bende çok sonra olmaya başladı. boyum da kısa falan değildi ha. arkadaşlarım ergenliğe girsin girmesin çoğundan da uzundum hani.
bakalım ömrümüz de mi bu kadar uzun olacak? ne demeiş schopenhauer: "Bir şey ne derece soylu ve mükemmel ise, onun olgunluğa erişmesi de o derece geç ve yavaş olur." * beyle de mikemmelim