Hormonların fokur fokur kaynadığı, insanın uçlarda yaşadığı dönemdir hiç şüphesiz.. Ya aşırı utangaç, sessiz biri olup kabuğunuza çekildiğiniz bir evredir ya da aşırı derecede dışadönük, isyankar olduğunuz bir safha.
Kişiliğin oturmaya başladığı bir dönem olabilir. Ergenlikte belki de bundan dolayı sorunlarım oluyordu. Gerçi dini kişilik her yaşta oturabilir belki. Ergenliğe girince dinden mesul olunuyor diye biliyorum.
erkeklerin çirkinleştiği, kızların güzelleştiği, çirkinleşmiş erkeklerin güzelleşen kızların peşine dadandığı, güzelleşmeye başlayan kızlarınsa bu çirkinlere aşık olmaya başladığı bir acayip dönem.
Çocukluğumuzun en zor dönemidir. Bence iyi bir ergenlik yaşarsa insan, özgüvenli ve mutlu oluyor. O yüzden ergenleri öyle çok üzmemek gerekir. Zaten zor bir dönem sonuçta. Hem kendini keşfetmek, hem başkalarından kabul görme duygusu, hem hayatı öğrenmeye çalışmak vs. Kim ne derse desin zor bir dönem.
insan beyninin olgunluk aşamasının ilk yapılanma, kişinin kimliğini kurduğu evredir. insan hariç hiçbir hayvanda bu evre yoktur. dıştan bakıldığında bazı belirgin durumlar görülüyor. ses değişikliği, tavır ve hareketlerde ritimsel dengesizlik, ön planda olmak, güç gösterisi gibi gibi eskiye nazaran şekil öngörüsü bunun bir işaretidir. en güzel anısı “evet sen ergen oldun artık.” söyler gibi, yüz kısmının yağlanmadan ötürü sivilcelenmesidir.
Dünyanın devamlı üzerine yıkilacakmış gibi eğik gezdiğini varsayan libido kazanı vücutlar.
Ilk hataların zevkle yapıldığı dönem. Şu gün, şu saate toplanan her dersin, her tecrubenin ilk basamakları. Iyi ki hatalar yapmışız, iyi ki canımiz yanmış. Insanın can yanmasından gayri pişeceği ocak yok.
Hem ergen hem de ailesi için çalkantılı olabilecek bir dönemdir. Bu dönemde, fiziksel ve ruhsal bir dönüşüm içerisinde olan ergen onu kabullenen ve kapsayan bir aileye ihtiyaç duyar.
şüphesiz başıboş insanların başından geçen en aşağılık dönemdir.
kontrol altında tutulmayan ergenler kolaylıkla birtakım sanrılara kapılabilirler.
mesela, birtakım ergenler counter strike oynadığı için kendini donanımlı bir askerden daha üstün görebilir veya sesi güzel olduğu için kendini bir orkestra şefinden daha üstün sanabilir.
hal böyle olunca kendisini çok ilginç durumlara düşürür ergenimiz.
o yüzden anne adaylarına sesleniyorum; siz siz olun, fırtlatıp sokağa salmayın şu veletlerinizi...
Duyguların karmakarışık olduğu, herkesin kendine psikolojik bir rahatsızlık yapıştırma (en çok da şizofreni) çabasında olduğu, hiçkimseye hiçbirşeye karşı sorumluluğun bulunmadığı, üniversite zamanı bazı günler 20 saat yataktan çıkılmayan, duman parçaları dinlemem ile iyisiyle kötüsüyle aklıma gelen ve özlediğim günlerdi.
yaşlandıkça ölümün nefesinin git gide enseye daha çok yaklaşmasıyla değeri anlaşılan günlerdir.
ne demiş kaan tangöze;
Sevemedim ben bugünü sevemedim başından
Göremedim geçtiğini yanıbaşımdan her yanımdan...
büyüdüğünü ispat çabasıyla değişik hareketler yapan şapşiklerin yaşadığı süreç.
ergenlik şahanedir.
mesela ben ergenliğin hakkını sonuna kadar verenlerdendim. annem çalışan bir kadındı. gündüz evin boşluğundan yararlanıp 12546 kez kıyafet değişip mahallenin oğlanlarına hava yapıyor, okuldan kaçıyordum...
kadıncağız eve gelip dağınıklığı görünce saçını başını yoluyordu. ama işte ufak tefek yaramazlıklar dışında kimseye zararımız yoktu.
şimdi bakıyorum ergenyusların ellerinde bi telefon büyük şairlere, sanatçılara, kadınlara ota boka saydırıyorlar. masumiyetten çok uzaklar.
Erik Erikson'a göre bakarsak çok önemli noktalardan biri. Her ne kadar gelişimsel süreçleri spektrumlar üzerinde incelese de bir insanın ergenlik dönemi rol karmaşası ve kimlik kazanımı hayatı boyunca soracağı varoluşsal soruların cevabı için bir yanıt oluşturacak temeldir.
Ergenlikte hayali bir sahne ve izlenme durumu vardır.
Ergenlerin çoğu kendi davranışlarını, zayıflıklarını ya da güçlü yönlerini birileri tarafından ( hayali birileri ) izlendiğine ve incelendiğine dair bir his içinde bulunurlar.
Yapacakları hareketleri sanki sahnedeymişçesine seçerler, sivilcelerini ya da yüzlerindeki/vücutlarındaki kusurlarını birileri onların bu kusurunu inceliyormuşçasına kapatmaya çalışırlar.
Ergenlikteki tiplerde ailenin davranımı ve bağlanma çok önemlidir.
Otoriter ailelerin çocukları hayatları boyunca uğraşacakları kaygılı ve takıntılı kişilik yapılanmasını taşıyacaktır. Organize olmakta zorlanacak, sosyal ilişkilerinde ailelerinde özdeşimlerini kullanacaklardır.
izin verici/hoş görülü ailelerin davranımları, dürtüsel olmaya yatkın çocuklara yol açacak bazıları suça ve madde kullanımına eğilimli olacaktır.
Yine annesine güvenli bağlanamayan bireyler fazlasıyla içe dönük, sosyalleşme konusunda korkaktır.
Rezil olmaktan korkmayan tiplemeler ise güvenli bağlanma ile bakımverenine bağlıdır ve bu durum hayatı boyunca onu 1 adım ileri atacaktır.
Valla benim bir kuzenim var hala bana justin Bieber savunuyor. Tamam bende bir zamanlar öyleyim de ama fanı olduğum ünlüyüde akrabama karşı savunmadım.
Ergenliğin yaşı yoktur.Her defasında yanar her defasında acımadı ki deriz.Yani liseli kardeşlerim size vurulan damga sadece muhabbet.Koca adam olmak diye bişi yok.insan hep aynı insan,insan nisyan ile maluldur.
Gelelim asıl kelime anlamına,Bence tadını çıkarın,bir daha bulamayacaginiz an'lar bunlar.
çocukluktan yetişkinliğe geçmeye çalışılan ara evre. bazılarında uzun sürüyor o kesin ama hormonların etkisi ile yapılan bir çok gereksiz eylemin ardından gelen hormonları dizginlemeyi öğrenme evresine de "yetişkinlik" deniyor.
