bir ayrışma destanı. yıllarca kendilerini demokrat, devrimci diye pazarlayanların gerçek yüzlerinin ortaya çıkmasına sebep olmuş süreç. oltaya son takılan selda bağcan oldu. bakalım daha kimler oltaya takılacak.
Tayyip Erdoğan ilk kez kamuoyu önünde ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ ifadesini kullandı.
Erdoğan, izmir'de Baykal'ın 'belgeden' bile medet umduğunu, ona artık söyleyecek bir sözü kalmadığını ifade etti. Başbakan ilk kez 'Ergenekon terör örgütü' tanımını kullandı, 'Hukuk işliyor' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, izmir'de katıldığı AKP il kongresinde irticayla Mücadele Eylem Planı'nda imzası olanların adalet önünde hesap vereceklerini söyledi. Kongrenin yapıldığı Karşıyaka Spor Salonu'nda 'Milletin tam demokrasi planı AK Parti' yazılı pankartlar dikkat çekti. Erdoğan şöyle konuştu:
iZMiR'E KÜSMEDiK: Belli şehirleri hiçbir zaman kalemiz olarak görmedik. Türkiye'yi kendimize bir kale olarak benimsedik. izmir'in tercihi ne olursa olsun biz izmir'e kazandırmaya canla başla devam edeceğiz. Bizde milletimizle aramıza aşılmaz engeller koymak yok. Küsmek darılmak yok.
ÇETELER SiYASETi YÖNETEMEZ: Kirli senaryoların nasıl deşifre edildiğine hepimiz şahit oluyoruz. Gerilim ortamı oluşturarak kirli arzularını millete dayatmaya çalışanların maskelerinin nasıl düştüğünü görüyorsunuz. Bu ülkede artık hiç kimse arkasına çeteleri alarak siyaset üretemez, siyaseti yönetemez.
AĞIR TRAVMALAR YAŞADIK: Hiç kimsenin bizim kazanımlarımızı sorgulama ve kazanımlardan vazgeçirme hakkı olamaz. Demokrasi dışı olaylar nedeniyle çok ağır bedeller ödedik. Bizim neslimiz ağır travmalar yaşadı. Bizden sonraki nesillere bu ağır bedelleri ödetmek istemiyoruz.
BAŞIMIZI ÖNE EĞMEDiK: Geçen hafta bir gazetede bir belge yayımlandı. Türkiye, bu belgenin yayımlanmasından sonra bir gerilim yaşamamıştır. Bir hukuk mücadelesi başlattık. ilgili kurumlarla diyalog içinde olduk, diyolog sürüyor, hukuk işliyor. Hukuk dışı kurumlar arasında da diyalog mekanizması işliyor. Sessiz kalmadık, başımızı öne eğmedik, Siyaset kurumu, devlet, medya; sevindirici şekilde konuyu sahiplendi. Konu, demokrasinin gösterdiği gelişim açısından son derece sevindirici. Bu belgenin sahte veya gerçek olmasının vahim olacağı konusunda tam bir mutabakatın olduğunu görüyoruz. Sorumluların adaletin önüne çıkmasını bekliyoruz.
BAYKAL'A SÖYLEYECEK ŞEYiM YOK: Bu belge üzerinden siyasi çıkar sağlamak aynı derecede vahimdir. CHP ve onun değerli liderinin bu belge üzerinden siyasi çıkar sağlamaya çalıştığını görüyoruz. Sayın Baykal, belgenin sahte çıkması durumunda avukatlığını üstlendiği o örgütün lehine kullanacağını söylüyor. Kalkar bir anamuhalefet lideri 'Ben Ergenekon terör örgütünün avukatıyım' derse, benim artık söyleyecek bir başka sözüm kalmıyor. AK Parti bu belge karşısında mağdur ya da mazlum rolü oynamayacak. Dik duruşunu koruyacaktır.*
bir trafik kazasında bir arada olmaları problem edilen susurluk davası sanıkları için ışık açıp kapatanların; birlikte bombalı eylemler yapanlara bile traş muamelesi çektiği örgütün, örgüt elemanlarınca kandilerine verdikleri isimdir.
bu memleketin insanlarının ne kadar kör ve şapşal olabileceğini yırtarcasına haykıran meseledir.
hiçbir şeyden haberiniz yoksa gladyodan da mı haberiniz yok?
bu işi hükümet yapıyor da bu hükümet yargı üstünde bu kadar mı güç sahibi?
bu ne biçim hükümetmiş arkadaşım? hem askeri lojmana girip komutan kaldırıyor, yeni mahkeme salonu kurduruyor vs vs. ne için: tamamen kendine karşı olanları toplayıp etkisiz hale getirebilmek için! vay anasını sayın seyirciler! buna inananlar zorlarsa daha nelere inanır!
ama size işin en acı noktasını söyleyeyim: bu ülkede demokratlar, aydınlar, enteller darbe peşinde koştu. sevmedikleri bir siyasi yapılanmayı ortadan kaldırabilmek için her türlü demokrasi dışı ve ilkel yönteme başvurdular. ve o insanlar kendilerini hala aydın, entelektüel, çağdaş vs olarak adlandırıyor. işte kokuşmuşluğun tavan yaptığı nokta burada saklı.
Dünya'daki iki gücün oynadığı oyundur. Türk hükümeti veya Türk yargısından tamamen bağımsızdır. Bir tarafın kazanması Türkiye'nin işine gelecektir. Dileriz küreselciler kazansın. Ayrıca bu konuda devletin tüm birimleri aynı kanaatleri taşımaktadır.
Şu iddanameye bir göz atmanızı tavsiye ediyorum. Birazda üzerinde araştırma yaparsanız yalanmı olduğunu yoksa bu ülkenin senelerden beri yerinde saymasının sebebimi olduğunu görürsünüz.
Açık ve nettirki ergenekon gladionun türk versiyonudur bunun tersini söyleme abestir saçmadır. 2+2 nin 5 yaptığını iddaa etmek kadar gerçek dışıdır.
Ergenekon vatan sever olduklarını düşünen insanların ülkeyi siyaset dışı yollarla yönetme hevesinde oldukları amerikanın yol verdiği ve bu durumdada belki farkında olarak belkide olmayarak amerika tarfından kullanılan örgüttür.
Adı ve içinde bulunan kişiler senelerden beri değişmiştir belki ama mantıkları hiç değişmemiştir hep hükümet devirmişlerdir askeri darbe yapmak zorunda bırakmışlardır. Yani anlayacağınız güzelim ülkenin....
Ayrıca avrupanın birçok ülkesinde şu anda bizde yapılan ergenekon operasyonu benzeri operasyonlar yapılarak kısmen veya tamamen temizlenmiştir fakat Türkiye'de hükümelerin kısmen örgütün belli kişileriyle dirsek temasları olduğundan ortaya çıkarılmamıştır. Çünkü hükümetler bu işin ucu bizede dokunur diyerek savcılara yol vermemişlerdir. Veya bu işin üzerine gitmek isteyen savcılar veya gazeteciler öldürülmüştür. Örn:Doğan Öz(savcı) Örn: Uğur Mumcu(gazeteci)
Bilmem farkındamısınız bu işin temizlendiği tüm ülkeler bugün bize tepeden bakıyor ama biz laik dinci sağcı solcu türbanlı türbansız gibi sahte gündemlerle uğraşmaktan bir adım ileri gidemiyoruz.
Ve hala bu örgütün üzerine gitmek isteyen hükümete sırf muhalif olmak için ergenekon yok yalan diyoruz.
Hem kendimize hem doğacak çocuklarımızın geleceğine yazık ediyoruz.
(bkz: ya akpci olacaksın ya ergenekoncu ikisi bir arada olmaz ters mıknatıslanma yapar)
göktürklerin ergenekon diye bir ovada saklanip çoğalmalarini anlatan türk destanidir, günümüzdeki terör örgütününde bu kıyas üzerinden kurulduğunu var sayarsak, ergenekoncularin saklandiklari yerden laikliği ve kemalizmi yayma içerisinde olduğunu mıçabiliriz..
çok ilginç bir hale büründü ülke... bu güne kadar çağdaşlığı ve ilericiliği savunduğunu iddia edenler, pislikler ortaya dökülsün, demokrasi kazansın diyenler ilginçtir şimdi darbecileri savunuyor ve hatta alenen ve bizzat darbe talebinde bulunuyor. darbeci zihniyet ve planları tek tek ortaya dökülürken onlar darbecileri kollamaya soyunuyor. oysa ki çağdaşlık ve gelişmişlik iddiasında bulununanlardan asıl beklenecek şey halkı sindirmek ve inanışlarından dolayı saf dışı bırakacak yolları zorlamak yerine ülke vatandaşlarını olabildiğince daha da bilinçlendirme ve sosyal ve kültürel yönden belli vasıflara avuşturma çabasına girmeleridir ancak her zamanki gibi gerçek aydın aydınlık taşırken sahte aydınlar karanlık taşımakta.
bu soruşturmaların sonucu olarak görülen ülkeyi kaos ortamından korumak ve ikidarın
demokratik yöntemlerle ülkeyi yönetmesine devam etmesini sağlamak amacıyla yapılan
bu soruşturmalar bağlamında bulunan silah, askeri techizat, vb. bulguların belgelenmesi,
iş bu soruşturmanın kamuoyundaki etkisi ülkeyi kaosa sokmaya yeterli oluyor gibi,
değil gibi!.. ama tek bir gerçek var insanların güveninin kırılması için yeterli
nedenlerde gün yüzüne çıkmış durumda.. ayrıca emeklisinden askerine, öğrencisinden
hakimine herkesin diline dolanan bu durum çeşitli şehir efsanelerini de doğurmuştur. Bu durumun
karikatürcülere malzeme olurken iktidarın ise muhalefetin diline düşürmüştür.
bu soruşturma esnasında gözaltına alınanların türkiye'nin bir profilini oluşturabilecek
çeşitte insanların oluşturmasıda ayrı bi durumdur.. açıkçası bu yazıyı yazmama neden
olan malzemeler o kadar çok ki yaz yaz bitmez hani.. aa şimdi bu yazıyı yazarken bile
tereddüt etmedim değil hani, paranoyakmıyım neyim! herneyse yahu sanırım bende bu konu
hakkında bir şeyler düşünmüşüm. eyvah!..
bak hala tam olarak ne olduğunu bilmediğimiz bi kurmaca. o değilde, bir sürü insanı örgüt ayağına içeri aldılar durup dururken, yani şimdi hepsi birarada. ya hakketen örgütlenirse içerde bunlar?
istek vakfı operasyonu ile bana ankara'da yapılan kazı çalışmalarını anımsatan operasyon silsileleri..
bak operasyon diyorum ha! başka bir şey yapıldığı yok çünkü.. olmayacakta..
operasyon üzerine operasyon yapılacak, susturulmak istenenler susturulacak falan filan..
ne zamana kadar? diktatör rejimine geçene kadar!
açık ve net konuşuyorum. diktatörlük rejimine geçene kadar!
(bkz: ergenekon/#5049139)
inanmıyorum, inanmadığımı söyledim , bundan sonra da söyleyeceğim..
inanmadığımı haklı çıkaracak göstergelerim var..
cumhuriyet mitingleri yapanlar, çydd'ler, atatürkçüler, laikliği savunan yazar ve gazeteciler, askerler, öğretim görevlileri...
uganda'da göz altına alınmadılar değil mi?
benim göstergelerim var peki ya sizin?
sizin operasyonlarınız var!
kazı çalışmalarınla başlamıştık.. unutmadan söyleyelim.. bundan 2-3 ay öncede ankara'da yapılan kazı çalışmalarında bir sürü alet, edevat, silah, bomba vs bulundu..
uzmanların hepsi bu silahların çok yeni koyulduğu konusunda hemfikir.. şimdi istek vakfında yapılan kazılarda bulunan silahlarda aynı şekilde..
peki bu 2 örnek üzerinden gidelim..
bu silahları sindirme operasyonu, susturma operasyonu yapan, diktatörlük rejimi getirmek isteyen atatürkçülük karşıtlarının koymadığını ispat edecek bir delikanlı arıyorum!
"ilk iddianamenin 1114üncü sayfasında, yazar Ümit Oğuztan ın ev ve işyerinde yapılan aramalarda el konulan evrak ve dökümanlar sıralanırken, italyan fizikçinin adı da iddianamede, Nikola Tesla isimli şahıs olarak geçiyor.
1114üncü sayfada şunlar yazıyor: Nikola Tesla-HAARP- NBC.doc isimli MsWorld dosyası tespit edilmiştir. Belge incelendiğinde, Nikola Tesla isimli şahıs ve ABD nin HAARP olarak bilinen Yüksek Frekans Aktif Aurora Araştırma programı ile ilgili NBC (Nükleer Kimyasal ve Biyolojik) silahları hakkında teknik detay bilgiler içerdiği görülmüştür"
arkadaş nasıl bir tutuklama azmidir, nasıl bir iktidar aşkıdır, nasıl bir laiklik karşıtlığıdır bu ben anlamadım gitti!
tuncay özkan'lar, mustafa balbay'lar, türkan saylan'lar, emekli generaller, generaller, askerler, gazeteciler, akademisyenler... ve ismi şu an aklıma gelmeyen ülkenin bir sürü önde geleni..
bu kadar kalem araştırıldı değil mi? taraflı veya tarafsız, bu operasyonun haklılığı için herkesin sorgulaması gereken tek soru değil midir "devlete karşı örgütlenme denilen ergenekon'dan ne var elimizde" sorusu..
nedir yani? türkiye'nin 4 bir yanından devlete karşı örgütlenme!
yapma arkadaş.. bu saydığın adamlar atatürkçü adamlar, kemalist adamlar, akademisyen, asker adamlar.. türkçesi şu.. ülke için zamanında birşeyler üretmiş, halen üretiyor ve üretmeye devam edecek adamlar..
bu ülkenin ekmeğini yemiş, yiyen, yiyecek olan adamlar!
vergisini vermiş, verecek, veren olan adamlar!
yazıktır ya etmeyin, tutmayın.. ben eminim ki en az benim kadar ülkesine bağlı adamlar..
varsın olmasın arkadaş.. olmadığını gösterecek bişeyler bekliyoruz artık, bir açıklama, bir delil, bir ispat..
