dikkatle incenilmesi gereken durumdur. son açıklamalara göre, durum; 2 emekli paşanın liderliğinde ülkeyi kaosa sürükleyip, darbe yapma girişimidir.
ancak; ey uyuyan yurdum insanı, lütfen şu soruları kendine sor;
- koskoca general, emrinde 100.000 asker varken darbe yapmıyor da, emekli olunca mı yapacak ?
- ele geçirilen el bombaları, şu ana kadar ki tek somut delilken, neden imha ediliyor, ayrıca böyle durumda kanun der ki, ele geçirilen silahlar-patlayıcılar türk silahlı kuvvetlerine teslim edilir.
- sen daha iddianameyi hazırlamadan insanları içeri alıyorsun, 1 sene boyunca suçunu bilmeden yatırıyorsun, ne hakla ?
- eğer 2 emekli paşa, 1-2 üniversite hocası ve 1-2 iş adamıyla bu ülkede darbe yapılabilinecekse, vay halimize.
- bundan 10 sene önce birtakım insanlar, televizyonlarda yayınlanan videolarda ülkenin makamlarını ele geçirmekten bahsetmiştir, bu da darbe değil midir ? bu insan neden abd'den talep edilememektedir ?
- şu an ki başbakanımız değil midir ki, bu ülkenin makamlarını nasıl ele geçirilmesini müritlerine anlatan adamın ayaklarının dibinde fotoğraf çektiren? bu ülkenin savcıları nerededir ?
- eski meclis başkanı, cumhuriyet başsavcısını kastederek, bu dünyada ölüm de var deyip, açık hedef göstermiştir, peki bu ülkenin en büyük değerlerine darbe değil midir ?
artık bizden sadece görmemiz istenenleri değil, bu tarz insanların nelerin peşinde olduğunu görmemizin zamanıdır.
edit: bugün itibariyle, savcı iddianamenin bir bölümünü açıklamıştır; ancak ne gariptir ki, savcının öne sürdüğü suclamaların hepsi, malum gazetelerde defalarca çıkmıştı. uyu Türkiye !
diğer entrylerden de anlaşılacağı üzere, yukarıda gözden kaçan durumlar bulunmaktadır. bugün savcının açıkladığı, adı üzerinde iddianamedir. kanıtlanmış bir durum yoktur, savcı bunları kanıtlamaya çalışacaktır. hükümet görüşündeki bazı arkadaşların yazılarında, gözaltına alınanlar için, darbeci, tu kaka insanlar gibi benzetmeler bulunmaktadır ve şu an suçu sabit görülmemiş insanların üzerinden bu şekilde yorum yapıp, suçlu gibi göstermek, ayrıca bir suçtur.
ayrıca yine hükümet görüşündeki bazı arkadaşlar, bu iddianame ile bu insanların gerçek yüzlerinin ortaya çıktığını söylemektedirler. peki hükümet hakkında açılan davaların iddianamelerini merak edip hiç incelemişler midir acaba ? iddianame ile insanların iyi yada kötü olduğuna karar veremeyiz. öyle olsa sanırım akp hükümeti kurma lüksüne sahip olamazdı. bu tip karalama politikalarıyla, çamur at izi kalsın stratejileriyle bir yere varılamaz.
dünya tarihinde ilk defa bir iddianame mahkemeden önce açıklanmıştır. mahkeme heyeti iddianameyi duymadan dünya duydu.
iddianamenin tüm saçmalığı bir yana neredeyse tüm iddialar adı açıklanmayan çok gizli tanıklara dayandırılmaktadır.kimse o tanıklar artık! bana kıçlarından tanık atıyolar gibi geldi.
ancak en ama en ilginçi bu işi ortaya çıkaran belge olarak gösterilen darbe günlüklerinin iddianamede yer almaması. ntv habere göre iddianemede darbe günlüklerinin adı bile geçmiyor.
hala bu iddianemin altında örgüt arayan saf arkadaşlarım ve hükümetin sesi basın unsurları örgüt mörgüt yok kusura bakmayın artık. ya adamlar cumhuriyet mitinglerini hükümeti devirmek için başlatılmış isyan olarak görüyor.mitinglere katılan milyonlarca insanla da bi defa daha gurur duydum yani bu kadar isyancıyla sırtımız yere gelmez.
küçük bir not daha iddianame de cumhuriyet gazetesine ve danıştaya saldırıyı yine bu örgütün yani içlerinde ilhan selçuk, mustafa balbay gibi cumhuriyet gazetesi yazarlarının da bulunduğu insanların yaptırdığından bağsediliyor. içime çok büyük şüphe doğdu valla. uğur mumcu da ölümüne neden olan bombayı arabasına kendi koydurmuş olmasın?
daha doğrusu kimi şaşkınlar neye hizmet ettiği belli yayın organlarının gazlamalarıyla farenin dağ doğuracağını sandılar. ha babam, şimdi hala kuyruğu dik tutmaya çalışmaya devam edin. bir kova dolusu su kafanızın üstüne boşaldı haberiniz yok.
ama biz ulusalcılar, sizin deyimizle "faşist kemalistler" bunun böyle olacağınızı söylemiştik. ne olurdu bir kerede abilerinizin sözünü dinlesiniz.
hiç bir halt olmayan, kağıt parçasından farksız iddianamedir.
eğer terör ve halkı kine mine davet hede hödö gibi saçmalıklar varsa, ufuk uras girsin, ahmet türk girsin o iddianameye. ne alakası var lan o listenin; kimi düşmanlığa tahrik ediyor? insanları uyandırmak tahrik midir gütelenkler diye sorarlar adama.
bir de polisten, yargıdan şimdiye kadar şikayet edip, polis devleti istemiyoruz diye sokaklarda kıçını yırtan güruhun suçlamalar yazması haktan hukuktan bahsetmesi durumu var ki; insanda zırnık kadar haysiyet şeref olur dedirtiyor insana.
apoyu yakaladık atatürk milliyetçisi çıktı, vatan sever çıktı. bu apo destekçileride bi gün öyle, işlerine gelince böyle çıktı.
düşmanın kaypağı kadar iğrenç bir şey yok arkadaş dünyada. dik olursun, sert olursun, duruşun belli olur; insan düşmanından gurur duyar anasını satayım. biz 3-5 kahpeyle uğraşıyoruz, onların kıvırtmasını, haysiyetsizliklerini seyrediyoruz sürekli.
'yeaa ne war kiii ülkeyi ne güzel kaosa sürüklüyorlardıııı' şeklinde konuşup da ulusalcı! olduğunu iddia eden garip insan tiplemelerinin algıda güçlük çektikleri olaylar silsilesinin, mahkeme huzurana sunulan iddianamedir.
Dünyanın en pahalı akaryakıtını,internetini,elektiriğini,suyunu ve bilumum ıvır zıvır'ını kullanan,Her gün kepazelik dolu içler acısı medyanın renkli kutusunun karşısında büyülenmiş edası ile dizileri, yarışmaları ,sömürüyü "apışmış" ve "ağzı açık" konumda izleyen,insanların sokaklarda dövülmesine,çocukların açlıktan ölmesine,soğuktan donmasına,hırsızların stadyumlarda alkışla karşılanmasına,buruşuk ve kokuşmuş ünlülerin tatildeki poposuna ve bunlar gibi binlerce garip ve sağlıksız oluşumu günlük hayat rutinleri içine hiç karşı koymadan düşünmeden alan bir insan toluluğuna;
Ortaya çıktığında sanki yıllardır "ben geliyorum" dememişcesine tepki verdiren,aslı astarı birbirlerine göz dağı vermek isteyen iki gruba açlığı,sefaleti,işsizliği,insan haklarını unutturup birbirine düşüren,hangi tarafın suçlu yada suçsuz olduğunun önemi olmadığı sonunda milletçe kaybedeceğimiz,hazırlayan veya hazırlatan kişilerin ne yaptıklarını bilmeden,tüm insan haklarını ve kişisel özgürlükleri hiçe sayarak,ahlak ve saygı kurallarındn yoksun,bayağılık içinde,garip ve anlamsız delilli,amacı iedalleri gerçekleştirmek için karşılarında kalan son engelide kaldırmak olan,soruşturma dosyası ve iddianamesidir.
60 yaşının üstünde emekli paşaların, 80 yaşındaki 70 bin tirajlı bir gazetenin yazarıyla birleşerek 20 adet el bombasıyla darbe yapacaklarını savunan iddianame.
teknik bilgiler veren ve '' bu öyle bölücü veya ideolojik bir terör örgütü değildir'' diyen savcının bir görevi de ergenekon hayaletini yaratan, sivil darbeciler ve medya hakkında iddianame hazırlamasıdır.
komik olan iddianamedir. iki emekli paşa, birkaç gazeteci ve işadamı bir araya gelecekmiş 20 kadar el bombası ile hükümete karşı cebir ve şiddet kullanarak darbe yapacakmış. ilginç olan devlete karşı darbe değil, hükümete karşı darbe yapacaklarmış. yahu hükümetler seçimle gelir, seçimle gider. darbe yapsan yaptığına değmez yani. oysa ki devlet baki kalır. devletin temel niteliklerine karşı bir eylem içerisinde bulunur ve bunu icrai hareketlerle alenen yaparsan suçtur. birileri bu yüzden yargılanacaksa geçmişte darbe yapanlar bugün marmaris'te bodrum'da güneşleniyorlar. git onları sorgula bari bizde anlayalım.
ortada bir iddianame yokken tutuklayıp f tipi cezaevine yada mezara konan bu adamlar suçsuzsa o zaman ne olacak? bu davayı gören hakim, savcı yada yetkililer ne cevap verecekler? pardon yanlışlık oldu mu diyecekler? komik değil mi bütün bunlar?
milletine ve devletine hizmetle ömrünün yarısından çoğunu tüketen bu kıymetli adamlar kıytırık bir iddianame ile tutuklanırken, daha pkk terör örgütüne "terör örgütü" diyemeyenler milletin meclisine sokulmuyor mu?
bu saçma iddianame ile görev başında bulunan paşalara da gözdağı verilmek istenmiştir. çünkü onların da görev süreleri bittiğinde aynı tutum ve davranışlara maruz kalmayacaklarını kim bilebilir? mevcut hükümetin siyasi görüşünü benimsemeyen ve desteklemeyen halk korkuya düşürülmek istenmektedir.
ayrıca yıllardır türk halkının en güvendiği kurum olan türk silahlı kuvvetleri haddinden fazla yıpratılmıştır ve halkın nazarında küçük düşürülmeye çalışılmaktadır.
bütün bunlar hem komik hem de korkunçtur.
mevcut hükümetin can simidi gerektiğinde inilecek demokrasi treni, ılımlı islam'ın * yeni trendi türban, halkın iradesi ve maarifin çökmüşlüğüdür.
mevcut ekonomik kriz aşılamamaktadır. buna çözüm toprakların ve kamu mülklerinin yabancıya satışı gösterilmektedir. mahkeme kararları ile kamu yararına olmadığı tespit edilen satışlarda dahi kural tanımaz davranışlar sergilenmektedir. bütün bunlar ve benzeri olaylar yaşanmış ve hala yaşanmaktadır.
kısacası darbeyi yapan bu paşalar değildir. artık kimin darbe yaptığını varın siz düşünün..
okumadım ama eğer dayanağı "ülkede kaos ortamı yaratıp hükümet bu işi beceremiyor dedirterek erken seçimi zorlamak" ise baştan yatmış iddianamedir. hükümet bu işi beceremiyor dedirtmek için kaos ortamı yaratmaya gerek yok, bizatihi hükümetin kendisi bunu dedirtmeye muktedir.
hükümet muhalefeti olmanın darbe yapmayı planmakla eşdeğer olduğunu öğrendiğimiz iddianame. dünya bu faşizmi bir tek nazi almanyası'nda yaşamıştı, şimdi de biz yaşıyoruz.
teröre şabalakça yeni tanımlamalar getiren iddianame. tamam eblehsiniz, tamam safsınız ama sabahtan beri "bu iddianamede çetenin terör örgütü olarak beyan edilmesinde ciddi sıkıntılar doğabilir, yasa örgütün iddianamede bu şekilde tanımlanmasına tam olarak imkan vermiyor" diyen bilumum hukukçunun beyanlarını da mı duymazsınız ah ahmutlarım benim.
tabi ya kurtlar vadisi tatile girdi. artık gündemi takip etmekte de zorlanıyorsunuz. dayanın yiğitlerim ne de olsa yeni sezonun başlamasına iki ay kaldı, ha gayret.
hayatımda gördüğüm en asdasdasd iddianamelerden biri. kendisini adam gibi tedavi ettiremeyenleri bile örgüte finans sağlamak sebebiyle tutukladılar.
ayrıca üzerinde tartışılmamasını istediğim illet. medyanın üstüne örtülmüş kara bir örtü oluyor. zira uğrunda kan dökülen kıbrıs'ın devlet politikasına kurban gitmesini örtmek amacıyla kullanılmasına, diğer devletlerinde kritik durumlarda görüşmeye bu zamanda başlamasına bakarsak durum vahim. hem ergenekon tarafından hem de diğer taraftan...