1907 yılında romanya'nın yaş kentinde dünyaya geldi. lise çağında özel resim dersleri aldı. yaş güzel sanatlar akademisi'nde resim öğretmenliği yaptı. 1929 yılında paris'e gitti. dört yıl andre lhote'un atölyesinde resim çalıştı. 1930'da paris'te bedri rahmi ile tanıştı.1936 yılında iki sanatçı istanbul'da evlendi.
o günden sonra türkiye'de yaşayan eren eyüböğlu bütün anadolu'yu dolaştı. anadolu coğrafyası, kültür zenginlikleri ve anadolu insanı, resimlerinin esin kaynağı oldu. resim desen ve seramik çalışmaları bulunan eren eyüboğlu, 30 ağustos 1988 yılında, son 30 yılını geçirdiği kalamış'taki atölye evinde yaşama veda etti. *
karadut' um, çatalkaram, çingenem dizesiyle başlayan şiirin şairiyle evli sarışın kadın. bir ermeni esmeri olan mari gerekmezyan uğruna kocası tarafından terk edildi, bir kadının yaşayacağı en acı duyguyu, ihaneti yaşadı. nitekim bedri rahmi' nin cenazesinden sonra oğluna tüm bu sürece sırf onun hayatı kararmasın diye katlandığını söyleyecektir bu kadın. katlanmak ki ne katlanmak, aşık olduğunuz adam, çocuğunuzun babası size ihanet ediyor ve siz vatanınız bile olmadan bir yerde yaşamaya, onun adını kullanmaya devam ediyor ve üstelik o adamın "diğer" kadına duyduğu aşka maruz kalıyorsunuz. belki her karadut gördüğünüzde o geliyor aklınıza ve buna rağmen katlanıyorsunuz. neyse, uzatmayalım bedri rahmi' nin de son nefesinde pişmanlığını "ağlatır mısın rumen kızını, al işte" diyerek dile getirdiği söylenir ki durum daha iyi özetlenemezdi herhalde.
