Neden herkesi gammazladığımı değil de kendisi ve diğer herkesin formatta hata yapmakta ısrar ettiğini sorguladığı zaman daha iyi hissedeceğini düşündüğüm yazar.
Ama formata uymamaktaki ısrarına ve son zamanlarda beni üzmesine rağmen kendisi için “ mutlu ama uzak olsun “ yazıp vazgeçmeyeceğim. Çünkü güçlü bir bağ bunu gerektirir.
Saygılar…
Senden sonra 23 şehir gezdim.
3 kilo aldım.
Saçlarımı 6 kez boyadım.
Dünya bilmem kaç 365 günde
bilmem kaç dönümünü tamamladı.
Darbe oldu.
ihtilâl oldu.
Barış gelmedi.
Savaş bitmedi.
Seni özledim.
iltica edecek tek yer bulamadım.
Gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım.
Belki yürürsün aynı sokakta.
Ayak izime denk düşer ayak izin.
Belki saçına değer nefes.
Belki sen de bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım.
Seni uğurladım.
Sana kavuştum.
Seni terk ettim.
Bilmem kaç kilometre yol gittim.
Evren kaydı.
Sen göğüs kafesimden milim kaymadın.
manyakçıgım sende yoktun ama kısa sürdü,bu erekto kesin buralardadır bizi izliyordur ,çaktırmadan,sözlüğün çakalı olmuş ( olumlu olarak çakal benzetmesi) ,geçen 8. nesil nikle ortaya çıktı.
gömmüştür bir yerlere bir nik bekliyordur.
ben eski nicklerimi bir türlü alamazken eski nicklerine nasıl dönüp dolaşıp geri döndüğü cidden merak edilen yazar. ben alamıyorum o nasıl alıyor ?
eskisi kadar sempati duymasam da sözlüğe renk kattığını reddetmeyeceğim yazar.
1-) çok geniş bir bilgi dağarcığına sahip,
2-) çok geniş bir hayal gücüne sahip,
3-) açılan başlığın ilk entrysinin tanım içermesi gerektiğini bazen unutuyor,
4-) sanki bir yazar başlık açmaya başladığında ona da başlık açma ilhamı geliyor.
gözlemlerimin sonucunda hakkında oluşan fikirlerimdir. kendisine saygılarımı sunarım.
edit: 5-) tanımlarının yeteri kadar bilgilendirici olmadığı başlıklar açıyor zaman zaman.