Erdoğan yapısi geregi asabi, kendisine canlı yayınlarda daha önceden cevaplandirilmis sorular soruldugu için Rahat cevap veriyor ancak diyelim kilicdaroglu ona çalismadigi yerden spontane bir soru sorarsa yanit veremez. Kamuoyunda puan kaybeder bu yuzden bu riske girmez.
her zaman söylüyorum; erdoğan hiçbir şekilde ne bir muhalefet liderinin karşısına ne de bağımsız bir tv programına çıkamaz. çünkü kendisi ile yapılan ropörtajdan tutun da sorulan sorulara kadar hepsi önceden hazırlanır. asla anlık ve doğaçlama konuştuğunu düşünmüyorum o nedenle yıllardır muhalefetin bu taleplerine "kendimi size malzeme yaptırmam" şeklinde cevap veriyor.
hele ki 2009 yılındaki melih gökçek ve dengir mir mehmet fırat kılıçdaroğlu programlarından sonra yandaş olmayan gazetecilere bile soru hakkı verilmiyor.
mavi marmara olayına tepkisiz kalan...
Irak'ta askerlerimizin kafasına geçirilen çuval için nota vermeyecek misiniz ? Sorusuna "ne notası, müzik notası mı" dlyebilen bir adamın hangi götle tartışmasını, kılıçdaroğlu'nun karşısına çıkmasını bekliyoruz ?
kılıçdaroğlu'nu da zerre sevmem.
Ama amerika ve israil'in bize her ayar verişinde susan adamdan nefret ediyorum. Bu kadar mı korkak olduk...
sözünü geçiremediği insanların karşısına çıkamayacağı gerçeğidir. çünkü eğer sözünün geçiremezse onu susturamaz. ali kırca yı yerin dibine sokuşu başlı başına bir örnektir.
rte'nin korunması gerektiğinden yayına çıkmadığı durumdur. sadece yanlı medyanın programlarına cıkıp bir eleştiri bile almadan hiç sıkıştırılmadan bitirebileceği programlara çıktığındandır çıkmaması, çıktığı porgramlarda da nelerin konusulacağı nelerin sorulacağı program katılanlarına önceden dağıtılan kanallara ve programlara çıkmak daha çok işe gelir.
sayın başbakanımız sallamıyordur. tamamdır. öyledir diyelim. güçlüdür, ezer kılıçdaroğlu'nu diyelim. çünkü çaylaktır bu adam değil mi! yahu başbakan, çık o zaman adamın karşısına, ez geç, ez ki oyların daha da artsın! ne güzel fırsat işte, çaylak var karşında! ama yoookkkk, tayyip erdoğan fırsatlardan yararlanmayı sevmez değil mi, delikanlı değil mi.
tayyibin bütün konuşmalarını danışmanlarının hazırladığının kanıtı.. hazırlıksız yakalandığı sorulara hakaretle cevap vermesi buna örnektir. (bkz: al ananı da git burdan) gibi..
erdoğan ın stres yönetiminde başarılı olamayacağını bilmesinden kaynaklıdır.
eğer hazır bir metin varsa, önündeki şeffaf ekrandan başbakan çok da güzel okur; eller kollar pekiştirir, iyidir. ya da karşısında kendisini sadece "dinleyen" bir kalabalık varsa, çalışılmış bir metni güzelce okuyabilir. ancak karşılıklı tartışmalarda ağzından "ananı al git", " bak bakalım şu sahtekara" gibi lafların çıkabildiğini herkes gördü ve en iyi kendisi biliyor. kılıçdaroğlu nun sakinliği ve oluşacak tartışma ortamında "ananskiii.." diye kalkıp moderatöre de sallayabilir yayını terkedebilir ki bu da karizmanın yerle yeksan olması demektir.
bence sebep şudur; tayyip erdoğan ne kadar rezil olursa olsun ona oy verenler gene vermeye devam edecekler. tayyip erdoğan ise bunun bildiğinden dolayı çıkmamaktadır programa. yani boşuna der, beni rezil etsen ne olcak der. haklıdır da. tayyip erdoğan müritleri ona kayıtsız şartsız boyun eğmektedirler.
arkadaş kasımpaşalıya, delikanlıya, kendisine meydan okuyan kim olursa olsun karşısına çıkması lazım değil mi? şimdi rte şakşakçılarına buradan birisi meydan okusa onlarca delikanlı çıkar(!). yoksa çıkmaz mı?
eğer öyle bir hata yaparsa göt olacağını bildiğinden köşe bucak kaçmaktadır. kısaca götü yemez. dengir mir'ler gibi melih gökçekler gibi 70 milyonun önünde rezil olmaktan kortuğu için karşısına çıkamamaktadır.
sebebi ise kılıçdaroğlu'nun daha çok ekmek yemesi lazım. adama sorarlar ki " sen kimsin lan?" derler..senin ayarında olanı verelim mesala melih gökçek.
ti ye almamaktır. zaten geçenlerde açıklamada yaptı. deniz baykal olsa konuşurum görüşürüm de kemal kılıçdaroğlu kim? diyerek gandinin ezikliğini belirtmiştir.
kemal kılıçdaroğlu' nun sorduğu sorunun cevabını dinlemeden, karşısındakinin sözünü keserek başka soru sormasından kaynaklanan durumdur. sonra da "bakın hiç bi soruya cevap veremedi" diye övünür kendisiyle.