Kim ne derse desin son derece varos bir harekettir. Dunyanin hicbir yerinde ne kadar cok fanatigi olursa olsun bi basbakan ulke icinde bir yerden bir yere gidip donuste boyle bir miting yapmayi kendine yakistirmaz. Ha! Kraldan cok kralcilik da bu guruhun ayri bir saplantisi tabi.
Önce nasıl saydınız? Sonrasında ise bize ne?
Türk milletini bu kadar koyun haline getirdilerse yolsuzluğa kafayı taksan ne yazar?
Bütün bu olaylar, istifalar hep batının oyunu, dış güçler falan. Hiç bir şey kendi hatalarından olmadı nedense bu 12 yıl içinde.
Yahu türk milleti akıllı mı bilmem ama çoğunluğun artık paranoyak olduğu kesin.
Herkes bizim altımızı oymaya çalışıyor nedense.
ABD ile israil ile bir oldu mesela değil mi... Ha ha ha haaay. Ben buna gülerim hem de ağzımla değil.
Türk siyasi tarihinde ABD'ye bu kadar çok gezi yapmış bir başka başbakan olmuş mu acaba?
Ya israil'e ne demeli. Yahu Mavi Marmara olayı arkasından o kadar yağıp gürledikten sonra bile öğrendik ki israil ile silah alım anlaşmaları tam gaz devam etmiş. E hani hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı. israil Genelkurmay Başkanı açıklama yaptı da niye tek bir hükümet yetkilisi yalanlamadı. Çok basit, çünkü doğru.
Yahu israil bize komplo düzenliyor da musevi derneğinin verdiği o üstün hizmet madalyası neyin nesi? israil'in ya da musevi toplumuna ne hizmet etti ki başbakanımız o madalyaya layık görüldü.
E hadi onu da geçtim de israil'i iran'dan vuracak olan füzelerden korumak için Patriot'ları kim yerleştirdi Malatya'ya?
Ya da Suriye sınırımızı mayınlardan temizlemek için israilli şirketten başkası yok muydu? Aselsan yapamaz mıydı mesela? Ya da Türk Silahlı Kuvvetlerinin bizzat kendisi yapamaz mıydı? Ama yok illa ki israil'e verdiler o mayın temizleme işini. Peki bunu da geçtim. Bilin bakalım israilliler en çok hangi iktidar zamanında Türkiye'den toprak aldılar. Evet, bildiniz. Neden? Çünkü AKP döneminde yabancıların ülkemiz sınırları içinde arazi, arsa, taşınmaz alma işlemleri kolaylaştırıldı. Ve israil'in o meşhur vaadedilmiş ülke sınırları içinde olması bilinmesine rağmen Güneydoğu Anadolu sınırları içinden taşınmaz almasına izin de verdi bu hükümet. HAtırlayın, başbakan ne demişti "Bir ülke vatandaşları bu ülke sınırları içinde toprak alacak ve sonra orada kendi ülkesini kuracak, sizi tanımayacak. Bu işler bu kadar kolay mı arkadaşlar?" Evet, aşağı yukarı bu sözler döküldü başbakanımızın ağzından.
Uluslararası siyaset ve tarih bilmemek ne kadar kötü değil mi? Bayanlar, baylar: israil bizzat bu şekilde kurulmuş bir ülkedir...
Vah ki vah...
140 bin kişi mi gelmiş... 140 binine de sorun bakalım yeni adalet bakanı kim? Yeni başbakan yardımcısı kim oldu? Bilmemeleri sorun değil. Zaten normal olanı bilmemeleri. Çünkü o toplantılarda söylediler, "Elinizdeki adamlar Gassalın elindeki ölüden bile sessiz olacak" diye. Sorgulama, şüphelenme duygularını yok edip bir mutlakiyet rejimi yerleştirmeye çalışmadılar mı? Başarılarıdır bu, takdir etmek lazım. Halimize sonrasında ağlarız. Ama zamanında ayyaş dedikleri, bıyığını hitlere, nazilere benzettikleri o ismet inönü tek partiden çok partili seçime getirmişti bu ülkeyi. Yani istemese ne parti kurulurdu, ne o kurulan partiler seçime girebilir ne de çok partili sisteme geçilirdi. Bir de bu adama nazi dediler.
Yahu siz ne derseniz deyin. Tüm dünya dalga geçer hale geldi bizle. Erdoğan ailesini zamanında Filipinler soyup soğana çeviren Ferdinand Marcos'a benzetiyorlar artık. Biz hala başbakanın arkasındayız.
Ama heyhat! 1,5 milyona bir simit alınabilen ama asgari ücrete 24 liralık zammı layık gören bir iktidarın hüküm sürdüğü bir memleket burası. Onun içindir ki iyice posası çıkana dek daha da sömürsünler bu millete. 20 yılda 9.300 kişi iş kazalarında ölür ama arkasından tek bir sorumlu bulamazsınız. Sadece söylenen "Bu risk bu işin doğasında var" ve "Çok güzel öldüler" lafları olur.
Geçen gün yayınlandı da içim kan ağladı: Yabancı ülkelerde istifa eden siyasetçiler ve istifa etme sebepleri. Yahu adam park yerine park ödemediği ortaya çıktığı için istifa etmiş. Bir diğeri bir futbol maçına misafiriyle birlikte gidip maç bileti parası ödemediği için. Ne kadar uzağız görüyorsunuz değil mi! Yolsuzluk o kadar aşmış ki ülkemizde son derece normal karşılanabilecek olaylar karşısında adamlar istifa ediyor. Biz de şaşırıyoruz.
Birisi de demiş ki ülkemizi ne kadar kuvvetli ve söz sahibi bir ülke haline getirdiğini herkes görüyor ve arkasında duruyor. Örnek ver hemen kardeşim. Neymiş o bizi dünyada söz sahibi yapan olaylar. Her sene tıpta bir devrime mi imza atıyoruz. Aldığımız patentler sayesinde herkes bize tapıyor mu? Ulan tüm komşu ülkelerle aramız kötü be. Mısır'daki büyükelçimiz istenmeyen adam ilan edilip postalanıyor. Sen hala kendi ülke sınırları içinde CNN'e posta koyuyorsun, BBC'ye çatıyorsun. Yahu sen haber oluyorsan adam ne yapsın. işte görünen ortada: Bunların yanında olup da iyi bir şeylere imza attıklarını düşünenler bile postalandı. Ne Nazlı Ilıcak kaldı, Ne Mehmet Altan ne de Hasan Cemal... Son gelişmelerden sonra Zaman gezetesini artık turkish airlines'ta dağıtmıyorlarmış. Sen hala paranoyanalarınla yaşa, gerçeklerle yüzleşme emi!
Yahu adamı kendi bakanı istifaya davet etti daha ne olsun. Yolsuzluk soruşturması başlatıldı diye kolluk yasası değiştirildi bir gecede. 100'e yakın emniyet müdürünün görevi değiştirildi. Korkulacak bir şey yapmamış biri bu tür önlemler alır mı? Açın soruşturmayı, sonuna kadar gidin, yolsuzluk yapanlar cezalandırılsın demez mi? Bu ülkede demez işte. Gidin araştırın bakalım başka hangi ülkede bir başbakanın oğlu dernek kurup bağış kabul ediyor. Buna kim inanır gerçekten yahu? Bizim başbakanımızın oğlu 6 yıl önce armatör oldu ve bu sene itibarı ile 6. gemiciğini almış durumda. Başka ülkede olmaz...
akp deki ayrışma ve huzursuzluk açığa çıkmış, hükümetin adı yolsuzluğa karışan 4 bakanı görevden alınır, ayrılırken zehir zemberek laflar eder, 5 milletvekili istifa ederken ahmak partizanlar dışında hiç kimsenin bir tarafına sürmeyeceği yalandır.
gezi eylemleri sırasında da aynı tezgahı yapmışlardı. anlaşılan, erdoğan yine ve bu sefer daha çok zor durumda.
akp ayrışmakta ve erdoğan sahte gövde gösterileri ile particiğini bir arada tutmak için aynı taktikleri izlemekte vesselam.
halktan güneş görmüş vampir edasıyla korkan cehapelileri bir kere daha gün yüzüne çıkarmıştır.
halkın başbakanının yanında olduğunu gösterir.
şimdi halka söven eniklerin yaptıkları, 30 mart akşamı yapacaklarının teminatıdır.
enteresandır ki 140 bin kişi tek bir molotof atmamış, tek bir araç yakmamışken, şu anda kendilerine "aydın" diyen cehape kitlesi taksimi yakmaya çalışıyor, pkk bayraklarını göklere çekmeye çalışıyor...lakin yemez. polis var.
daha dün seviyordunuz ya şimdide sevin.
bu millet salak değil kardeşim..
türkiyenin nasıl büyüdüğünü ve dünyada söz sahibi
olduğunu görüyor..
amerika ve israil ile dalaşmak pahasına oyun kurucu
kimliğinden vazgeçmeyen bir dünya liderine sahip olduğunu görüyor..
milletimiz, türkiyenin önünü kesmek için oynanan
oyunları görüyor ve liderine sahip çıkıyor..
ben akp li değildim.. fakat son 10 gündür fanatik
ötesi bir akp liyim.. çünkü oynanan oyunları görecek
kadar akıllıyım..
türkiye hükümeti orta doğuda yaptığı atraksiyonlar ve enerji anlaşmaları ile sürekli israilin aleyhine politikalar üretiyor.. ve israil, bu hükümeti bir an önce
yıkmak istiyor.. halkbankası dünya ticaretinde söz sahibi oluyor ve büyüyor abd dolarını devre dışı bırakıp altınla işlem yapıyor sonra gümm diye bir operasyon.. dünyanın 3. büyük hava limanı ihalesi yapılıyor lufthansa ve almanya yerinden hopluyor..
ve daha neler neler..
140 bin kişinin hırsızlıkla, yolsuzlukla çalkalanan bir partiye destek çıktığı anlamına gelir ki son derece vahim bir durumdur. çünkü hüpletilen para milletin parasıdır.
erdoğan'ın bu sünnet çocuğu gibi gezmelerine gelince... oy kaybına neden olacak her olaydan sonra şöyle bir uçar gider formaliteden, maksat dönüşte havaalanındaki "ak koyunlar" denilen topluluğu selamlamak, şov yapmaktır; yanına o dünyalar güzeli karısını da almayı da ihmal etmez, hakkı da vardır, çünkü emine erdoğan kültürüyle, özenli makyajıyla ve son derece modern giyim tarzıyla türk kadınlarına örnek teşkil edecek bir kişidir.