erdoğan'ın 2000 yılında hapisten çıktıktan sonra avustralya cbs radyosuna verdiği röportajda söylediği sözdür. röportajın bir yerinde sayın öcalan düşüncelerinin değil, aldığı kellelerin hesabını veriyor demiştir.
adalet tarihimizin hukuk abidesi niteliğindeki mahkeme kararlarından biriyle cezalandırılan sucukçu muhasebecisi sözüdür. hatırlatayım:
malum şahıs bu lafları edince şehit aileleri kendisini "üç kuruş" tazminat talebiyle mahkemeye verdi. sucukçu muhasebecisinin avukatları bu sözlerin "sehven" söylendiğini iddia ederek savunma yaptılar. mahkeme bant kayıtlarını dinledi. akabinde bu lafların aynı konuşma içinde birden fazla kere kullanıldığını tespit edince, sucukçu muhasebecisini "üç kuruş" tazminata mahkum etti ve karar yargıtay tarafından da onaylandı.
öyleyse neymiş? dil sürçmesi filan değilmiş...
sucukçu muhasebecisinin şehit ailelerini kini o gün bugün bir türlü bitmedi. bir şehit babasını mahkemeye verecek kadar (bkz: şehit babasını dava eden başbakan) azıttı. yetmedi, cumhurbaşkanlığı döneminde güdümündeki savcılar gıkını çıkaran şehit ailesini dava ettiler.
şu pek aziz ve de pek necip millet ise malum şahsın bu yaptıklarından memnun olduğunu hemen her seçimde gösterdi.
