bir denizcinin sol kolunda bulunan, güzel bir şekilde boyuna yazılmış dövmesidir. aynı zamanda hayat felsefesi olduğunu da söyler bu üç kelimelik cümlenin. aklımdan gitmeyendir. onun sayesinde öğrendiğim şeylerden sadece bir tanesidir. artık hayatımda bulunmamaktadır ancak hala dövmesinin fotoğrafı galerimi süsler. nerede ve ne şekilde görürsem göreyim bana haggard ve galileo galilei' den önce onu hatırlatan söz öbeğidir. bu arada o da sever entrylerde sözü edilen şarkıyı. gece gece de nereden aklıma geldiyse. töbe yareppim ya.
başında, yemyeşil bir çayırda yürüyormuşsun gibi bir hissiyatı veren, ardından o yemyeşil çimlerden lanet bir savaşın içine istemeye istemeye sürüklenmişsin izlenimi yaratan haggard parçası.
yandan çarklı geri vites galile'nin götü kurtarmak için önce bi engizisyon'a atarlandığı sonra da "abi ben yaptım siz yapmayın affedin tamam amına koyim söylediklerim gerçek değildir" dedikten sonra götü kurtardığını görünce son anda bir hamle daha yaparak sarf ettiği sözdür engizisyon siklememiştir bu lafını çünkü asıl önemli olan ortaya attığı teorilerden vazgeçmesiydi onlar için. ve galile'de bunu yapmıştır sonradan ne dese hava cıva olacaktı ve bu söz de hava cıva olarak tarihteki yerini aldı.
ha sezar'ın hakkı sezar'a bir şeyler biliyorsak temeli bu geri vites'in sayesindedir. *
galileo galilei'nin son sözleridir. öyle ki şöyle bir hikayesi olduğu varsayılır:
galileo askerler tarafından yakalanıp engizsiyona çıkarılır ve tanrıya şirk koşmaktan yargılanır.
yaptığı çalışmaların kiliseye karşı olduğu ve bu yüzden bu yanlışlığı kabul etmesi istenir.
dünyanın güneşin etrafında değil, güneşin dünya etrafında döndüğüne inanmasını isterler galileo'nun.
galileo bir süre ısrar eder fakat sonunda kabul eder bu yanlışlığı, ölmemek için.
askerler tam onu bırakmış gidiyorken dilini tutamaz ve bu sözleri söyler. eppur si muove.
yani; ama yine de dönüyor.
ölümü bu sözlerden sonra olmuştur. askerler bu sözlerden sonra galileo gibi bir dahiyi öldürmüştür. evet acı ama gerçek.
türkçesi de şudur:*
oglum, dikkat et
gozlerinin goremediklerine
aklina guven
ve kabiliyetlerini guclendir
hic yildizlara dokundun mu?
binyillarin du$u?
hic guzelligini gordun mu
yeni dogmus bir yuzyilin?
ve simdi yeni bir yola girmenin zamani
gorulecek seyler (var)
insan sadece zayif bir yansima
evrimin tarihinde
ve bu karanlik zamaninda
senin yolunu aydinlaticak:
galilei'nin ulkesinin guzelligi
ve daha karanlik zamanlarimda
isildiyacaklar
isildiyacaklar benim icin
sonsuza dek
titrek mum isiginda dogdu
karanlik bir çagda kaleme alindi
eski bir parsömen
divit le bulustu
kollarinda dogan yapit
kainatin çadirindan kaçar
bu, zamanin baslangicidir
ve dünyasini degistirir
kainatin çadirinin
karanlik zamanlarda, mumun
titreyen isiginda yazilmis
eski bir parcomen ustunde dogdum
divit akti,
ve kollarinda dogdu,
bircok ilahi dizayn.
bu zamanin baslangicidir
ve o dunyayi degistirecek.
oglum, dikkat et..
hacin senden olmani istedigine
gozlerine guven
ve kabiliyetlerini guclendir
hic yildizlara dokundun mu?
binyillarin dusu?
hic guzelligini gordun mu
yeni dogmus bir yuzyilin?
ve kutsal ayet hakkinda
suphelenmenin zamani geldi
o sadece zayif bir yansima
sonsuz evrenimizde
ve bu karanlik zamaninda
guzellik senin yolunu aydinlaticak:
galilei'nin ulkesinin guzelligi
ve daha karanlik zamanlarimda isildiyacaklar isildiyacaklar benim icin
sonsuza dek.
senfoniğin, metalin kelime anlamlarını ziktiredip senfonik metali "içinde klasik müzik öğesi olan metal" diye tanımlarsak, bu albüm türünün bir başyapıtıdır.
belki de herşeyi açıklayan bir söz. "bir olgunun olmuş/oluyor olması* senin inkarınla veya kabulünle değişecek değildir." yobaz veya subjektif kişiliklerin o örümcek beyinlerine kan sıçramasına neden olan muhteşem söylem. her zaman kullanılası.
galileo ya engizisyon mahkemesinde kopernik ogretisinden vazgectigini soylemesi istenmiş, o da bunu kabul ederek ölümden kurtulmuştur. fakat ayağa kalkarken yapacağını yapmış sihirli sözcüğü fısıldamıştır; 'eppur si muove' yani; herşeye rağmen dünya dönüyor.
lamborghini görmek için sakarya'dan ankara'ya gitmiş ve sonunda, nihayet pampero'nun önünde lambo'yu görmeyi başarmıştır ve ilk bana telefon açmıştır;
- laaaaaaaaaaaaaaaan olm laaaaaan şu an ne var önümde?
+ olm iyi misin lan?
- olm sözlüğe entry girecem ve ağlıyorum şu an- aah hayır entry giremem ama ağladığım doğru.
+ olm noluyo laan? nerdesin sen? iyi misin olm kendinde misin niye ağlıyon?
- olm bak, 06 ***(plakayı unuttum bile) ne bu?
+ (yavaştan olay açıklığa kavuşmuştur) lambo?
- evvet evveeeeeeeeeeeeeeet sonunda, sonundaaaa!!!
tanım gibi: lamborghini aşığı yazarımızdır, lakin bugüne kadar benim gibi arabalarla çok muhattap olmayan birisi bile defalarca görmüşken bu zavallı çocuk görememişti, sonunda nasip olmuş. delirmese bari sevinçten.
doğum gününü geç de olsa* kutlamayı başardığım insan. lan iş güçten vakit bulup giremedik ki msn dir sözlüktür. kontörüm de yok artıkın burdan idare et. :)
sırma saçlım, kartal bakışlım , resulum, taşdöğenim, her türlü dalga geçmemize, laflarımıza he diyip geçen, bizi kırmamak için elinden geleni yapan, tespitleriyle gözlemleriyle bizi kahkahalarla yerlere yatıran, genel kültürü kelime haznesiyle bize her daim yeni kelimeler öğreten, yardımsever, mükemmel konuşmacı, mükemmel dinleyici... ha bir de unutumadan son 5 dk için maça giren ve bir gol atan yetenek...
benim kelimelerimle bunlar oluyor 28 im. doğum günün unutulmadı unutulmaz da. 11 fen-a seni hala seviyor..
doğum günü kutlu olsun... nice nice yıllara yine beraber, yine pikniklerde, yine aynı şeylere gülebilerek, yine yine yine inşallah... *