taciz ve tecavüz olayları ile ünlenen, adı pedofili sapkınlık ile anılan ensar vakfı olayı için akp'lilerin verdiği tepkidir.
evet, gözlemliyorum bir süredir.
hepsi sessiz kaldılar bir süre. sanki ensar vakfı yokmuş gibi konuştular.
başkanlık sisteminden bahsettiler, chp ve paralel yapı hakkında yorumlar yaptılar günlerce.
ama sanki birşeyler eksikti.
yani birşeyler demek isteyip de diyemiyorlar gibilerdi.
samimi değillerdi...
bu eksik de işte bu ensar vakfı olayıydı.
ben de etrafımdaki ak partilileri bu konuda bir deşeyim dedim.
öyle ya illa ki onların da söyleyeceği şeyler vardı...
birtakım sorular hazırlayıp sordum kendilerine.
geneli gözüne ışık tutulmuş tavşan gibiydi. ama bazıları cevap verdi.
-ensar vakfı'ndaki taciz ve tecavüzlerle ilgili ne düşünüyorsun, diye sordum.
a kişisi: "bunlar paralel yapının vakıf için uydurduğu ve kurguladığı senaryodur". dedi.
b kişisi: "taciz ve tacavüz haberini yapan da vakfı karalayan da paralel yapıdır" dedi.
c kişisi: "bu olayı fetö yaptı" dedi.
d kişisi: "ensar vakfına kumpas kurdular." dedi.
böyle böyle 8-10 kişi olayı bir şekilde paralel yapıya bağlamaya çalıştı.
ama birşeyler eksikti.
o eksik olanı bulacaktım...
çaktırmadan sormaya devam ettim.
-peki tecavüz yok mu yani?
a kişisi: "orası çocuklara din eğitimi veren bir yer, zaten tecavüz eden adam vakıfın öğretmeni değilmiş." dedi.
b kişisi: "tecavüz yok, mümkün değil" dedi.
c kişisi: "iftira" dedi.
-hükümetin ve cumhurbaşkanının ensar vakfına sahip çıkması doğru mu? bence değil.
a kişisi: "ensar vakfı'nı yedirmeyiz." dedi.
b kişisi: "ensar vakfı'nı yedirmeyiz." dedi.
c kişisi: "ensar vakfı'nın karalanmasına müsade etmeyiz." dedi.
d kişisi: "ensar vakfı'na sahip çıkacağız" dedi.
aradan bir süre geçti.
sanki hepsi ensar vakfını savunuyordu, ama eksik bir şeyler hala vardı.
insanlar bu vakfı savunsa da, içleri, kalpleri başka bir şey söylüyordu.
bir süre daha bekleyip şu soruyu sordum.
-çocuğunu ensar vakfına gönderir misin?
a kişisi: "göndermem" dedi.
b kişisi: "göndermem" dedi.
c kişisi: "göndermem" dedi.
d kişisi: "göndermem" dedi.
e kişisi: "göndermem" dedi.
"neden göndermezsiniz" diye sormadım.
aradığım cevabı bulmuştum.
bir mekanizma otomatikman ensar vakfını savunmalarını sağlıyordu. ama aslında içlerinden geçen şey çok farklıydı.
tıpkı "çocuk istismarları komisyonu" teklifine "hayır" oyu veren akp milletvekilleri gibiydiler.
onlara da "hayır oyu verin" diyen bir mekanizmaydı, ama sonra uyandılar ve "napıyoz lan biz" dediler...
Korkudur.
ensar vakfı gibi kurumlar cumhuriyet ve atatürk ilkelerine düşman militanların yetiştirildiği merkezler.
Ensar ve bunun gibi vakıflar elden giderse, çocukları ailelerinden uzaklaştırıp 7/24 beyin yıkama operasyonlarını gerçekleşirme şansları ortadan kalkar.
Onlar için amaca ulaşmada her yol mübahtır. Gerisi teferruattır.
alemin kuran öğrensin diye gönderdiği çocuğuna tecavüz etmiş koduumun ib*e yobazları
zaten 14 senedir yalan dolan katakulliden başka birşeylerini görmemiştik tecavüzcülükleride
ayyuka çıktı, ne tepkisi verecek, yalandır iftiradır halifemiz efendimize yapılmış bir komplodur.
bu vakıfda enkaz kaldırdık diye açıklama yapmışlardı birde, gördük ne enkazlar kaldırıyorlarmış
bu dincinin şerrinden bizi korusa başka sıkıntımız olmaz.
