korkmak, dışlamak falan değil. incitmekten yada oyun esnasında yanlış birşey söylemekten, yanlış bi hareket yapmaktan çekinmektir. hayatımda ilk kez geçen sene böyle sevimli bi insan yavrusuyla oynadım. ayaklarının üzerinde duramayan 2 3 yaşlarında sevimli bir kız bebekti. kemiklerinde bir problem varmış sanırım. küçük yeğenim ve onun küçük arkadaşları evin içinde coşkuyla koşarken o heyecanlı gözlerle, sanki koşan kendisiymiş gibi etrafa gülücükler saçıyordu. dayanamadım. kollarının altından sıkıca tutup, ayaklarını hafifçe yere değdirip onu oyuna dahil ettim. doğal olarak kendimi de dahil ettim. bir odadan diğer odaya koşup durduk. daha doğrusu ben koştum o miniğin ayakları halıya değip durdu. yorulup soluklanmak için her durduğum da gözlerimin içine bakıp ''hadi yine koşalım!'' demesine karşı koyamadığım için saatlerce koşmuştuk. koşmuştuk işte.