--spoiler--
" Memura-işçiye-Emekliye Enflasyon oranı kadar zam verdik, onları ezdirmedik " diyen Hükümet yetkilisi, tarihin en büyük yalanını söylemiş olur.
Gelin bazı rakamlara beraberce bakalım,
ELEKTRiK,
2011 Ekiminde %9.57 zam yapılmıştı.
1 Nisan 2012 de %8.10 zam yapıldı.
Ekim 2012 de yapılan zam oranı %9.81 idi. AKP Hükümetinin bir yılda elektriğe yaptığı toplam zam: %30 oldu.
DOĞAL GAZ,
2011 Ekimde %14.3 zam yapılmıştı.
1 Nisan 2012 de %18.7 zam, Ekim 2012 de ise %9.8 oranında zam yapıldı.
AKP Hükümetinin bir yılda doğalgaza yaptığı zam: 48.9 oldu.
MAZOT,
2011 Ocak ayında Mazot Fiyatı 3.36 TL idi,
Ekim 2012 de 4.36 TL oldu. Yıllık zam oranı %30 oldu.
GÜBRE,
Çiftçinin en fazla kullanmak zorunda oluğu ÜRE gübresi 2011 yılında 33 TL idi, 2012de 42 TL oldu.
Yıllık artış oranı %27.5 oldu.
MUTFAK ENFLASYONU;
Mutfak enflasyonu dediğimiz, ekmekten-yoğurta, Ayçiçeğinden-Tereyağına, Domatesten-Kuru Fasulyeye kadar 16 üründe Sözcü Gazetesinin yaptırdığı araştırmaya göre , bu ürünlerdeki 1 Yıllık zam oranı % 30a dayandı.
Bu rakamlar ülkenin gerçek rakamlarıdır.
Bunlar vatandaşın cebine doğrudan etki eder.
Bu artışlara karşın AKP Hükümetinin kamu çalışanlarına verdiği zam oranı yıllık %8 dir.
su;
08/2011 - 14 ton - 45 tl
12/2012 - 13 ton - 50 tl
şimdi hesap yapalım;
104 metreküpe 106 tl gelirse 115 metreküpe '122' tl gelir, 13 tona 50 gelirse 14 tona '53' gelir.
122+53=175 tl oysaki bir sene önce aynı miktarlar için ödenmesi gereken rakam; 88+45=133 tl
arada 42 tl fark var ki bu sadece 2 fatura için. ev kirası, mutfak masrafları, elektrik ve ulaşımdaki artışları ekleyin ve çıkan sonucu maaş yapılan zamla kıyaslayın.
yazin soba borusuna,baca filtresine turpa gore kisin bikini mayo sezlonga gore hesaplanan yandaslarin cikip bi hesaba gore hep dusuk ciktigini savunduklari sey.
küçükken evin içerisinde bir avuç dolusu para bulup sevindiğim de annemin ''artık onlar geçmiyo '' sözleriyle şaşa kaldığım, sakızın evin içerisinde bulunan paradan daha değerli olduğu durumlardır.
Şubat'ta TÜFE yüzde 0,3 arttı, yıllık enflasyon yüzde 7.03 oldu şeklinde şubat ve yıllık oranları verilen hede. şimdi bu sikimsonik oranlar belirlenen sepet içerisindeki ürünler üzerinden hesaplanıyor. şimdi bireysel bazda sepetimi oluşturup, orana bakalım;
kira;
2012 => 400 TL
2013 => 400 TL
kışın ödenen doğal gaz bedeli;
2012 => 180 TL
2013 => 250 TL
lig tv;
2012 => 58 TL
2013 => 66 TL
aylık elektrik faturası (ortalama);
2012 => 45 TL
2013 => 55 TL
su faturası (ortalama);
2012 => 20 TL
2013 => 22 TL
öğlen yemeği (ortalama);
2012 => 10 TL
2013 => 13 TL
internet;
2012 => 60 TL
2013 => 60 TL
cep telefonu;
2012 => 35 TL
2013 => 35 TL
aylık bakılacak olursa, eğlence ve yeme - içmeye yönelik diğer harcamalar dışarıda tutulmak kaydıyla, aylık baz tüketim miktarı öğlen yemeğini 22 ile çarpıp hesaplarsak;
2012 => 1.018 TL
2013 => 1.174 TL
benim enflasyon % 15. ki bunda dışarıda bıraktığımız tutarlar var. soktuğum enflasyonunu % 7 olarak algılamak için pinpon topu mu alayım..
ilkokul sıralarında okurken başımızda ya Tansu Çiller ya da Ecevit vardı hatırlamıyorum çok küçük olduğum için. Tek hatırladığım devletin enflasyon canavarını karikatürize ettiği küçük bir dergi dağıttığı. Neler yapmalıyız neler yapmamalıyız onları anlatıyordu. Tabiiki de enflasyon yeşil bir dinazordan başka bir şey değildi.
1. fiyatlar genel düzeyi yükselir.
2. yatırımlar ve tasarruflar azalır.
3. ödemeler dengesi ülke lehine bozulur. (önemli)
4. gelirler reel olarak düşer.
sosyal etkileri:
1. gelir dağılımının bozulması toplumda sosyal dengeyi bozar.
2. kolay yoldan para kazanma arzusu ile spekülasyon eğilimleri de artar.
edit:
gelir ve servet dağılımı bakımından etkileri:
1. enflasyon gelir dağılımını değiştirir.
2. eğer bir ülkede toplumun geliri enflasyon oranına paralel düzeyde artarsa böyle bir enflasyondan hiç kimse etkilenmemektedir.
toplumdaki her kesim satın alma güçlerini koruyabildikleri için enflasyonun gelir dağılımı üzerinde herhangi bir etkisi olmayacaktır. (Türkiye'de fiyat artışlarına yani yeni zamlara karşı, yaygın olarak savunulan)
3. oysa enflasyon düşük gelirliler ile yüksek gelirliler arasındaki farkın büyümesine sebep olurken; gelir dağılımı dengesini de bozmaktadır. çünkü toplumda 'gelirlerinin satın alma gücü'nü enflasyona karşı koruyan kesimler olduğu gibi, memur, işçi, emekli gibi gelirlerinin satın alma gücünü enflasyona karşı koruyamayan sabit gelirli kesimler de bulunmaktadır. bu durum ekonomik ve sosyal problemlerin artmasına yol açmaktadır.
4. enflasyonun olduğu bir ekonomide insanlar sabit faizle uzun vadeli olarak borçlanmışlarsa fiyatlardaki bir yükselme onlara büyük kazanç sağlayacaktır. ancak kişiler borç vermişler ise zarar edeceklerdir.
5. eğer uzun süreli bir enflasyon süreci yaşanıyorsa; enflasyon oranı, piyasa faiz oranlarına yansıtılacak böylece piyasalar enflasyona göre ayarlanacaktır. örneğin fiyatların istikrarsız olduğu dönemlerde faiz oranı %4 ise ve insanlar fiyatların ilerde %10 artacağını düşünüyorlarsa, bono ve tahvillerin faiz oranı %14'e çıkacaktır. bunun içinde %4 reel faiz ve %10 enflasyon etkisi bulunmaktadır. böylece faizlerin enflasyona göre belirlenmesi gelir ve servette önemli bir etkiye neden olmayacaktır.
üretim ve istihdam bakımından ise:
### enflasyon üretim ve istihdam düzeyi üzerinde de etkili olmaktadır. ani olarak enflasyon oranının yükseldiği dönemlerde hem üretim miktarı hem de istihdam düzeyi artmaktadır. ancak üretim artışını sağlayan etken şüphesiz ki fiyatlardaki yükselme olmaktadır. enflasyon sürecinin uzun dönemli yaşandığı ekonomilerde hem üretimde hem de istihdam düzeyinde düşüşler görülmektedir. çünkü enflasyonun başladığı dönemin kısa süreli bir geçiş dönemi olarak değerlendirilmesi sonucu toplam talepte bir artış görülmektedir. talepteki bu artış daha fazla üretime ve daha yüksek fiyatlara (enflasyona) neden olmaktadır. buna karşın faktör sahiplerinin de girdi fiyatlarını yükseltmesi sonucu maliyetler yükselmekte ve üretim hacmi daraltılmaktadır. üretim hacminin daraltılması istihdam düzeyine de etki etmektedir. böylece yaşanan arz şoku fiyatlar genel düzeyini yükseltirken üretimin ve istihdamın düşmesine neden olmaktadır. ###
çok yakın zamana kadar ülkede pinpon topu gibi saçma sapan mallar mal sepetinde gösterilerek düşük gösterilen ekonomik olgu. sistem her geçen gün değişiyor ve her geçen gün daha bir çakallaşıyor malesef. buda son örneklerinden biri olsa gerek http://manset.at/cekirdek...zam-vakasi-cipsten-geldi/
Daha çok iş, iş arayan daha az insan demektir. Bu da bu işleri alacak daha az insan bulunması ve onları ikna edebilmek için de maaşların artması anlamına gelir. büyüme ve enflasyon ekseni bundan ibarettir
talep, arz maliyet, fiyat ithal gibi bir suru cesitleri vardir. Dizginlemek icin genelde en uygun politika para politikasidir diye yaygin bir gorus vardir.