herşeyi yapanın aslında hiçbirşey yapmadığı kabul edilen bir dünyada, elinde bu kadar seçenek varken en iyisini kendi için değerlendirmeyle başarı yakalanacak meslek.
kıskanılan mühendislik. nasıl kıskanılmasın ki, kendini geliştiren her endüstri mühendisi her işi yapabiliyor. ondan daha iyi kalite kontrolcü yok mesela, ondan daha iyi lojistikçi yok, ondan daha iyi istatistikçi yok. yok allah yok. bir şey var sadece, ondan daha çok kıskanan bir sürü bölüm var. bir de bok atarlar ki çok komik oluyor, izleyerek keyif almayı bilenlerdeseniz bu tip insanları bir de gaza getirin. örnek gaza getirme cümleleri;
*abi çok kolay bölüm ya.
* yata yata geçiyoruz valla.
*ben zaten mal gibi üretim hattında dolaşmam abi, yönetici olucam.
* parası da iyiymiş diyorlar.
nam'ı diğer, disket mühendisliği. şöyleki; bütün müfredat derslerini bir diskete kaydediyorsunuz. sonra onları okuyorsunuz. ve karşınızda endüstri mühendisi. traş yani.
endüstri mühendisliği, üretim girdilerini ürün ve hizmete dönüştüren sistemlerin tasarlanması, kurulması, verimli bir şekilde işletilmesi ve sürekli geliştirilmesiyle ilgilenen bilim dalı. büyük bir kitle tarafından halen "işletme" mezunlarıyla aynı işi yaptıkları düşünülerek, "o kadar puan aldın
seçe seçe bu bölümü mü seçtin" söylemlerine ve teselliye maruz bırakılan öğrencileri olan, çoğunlukla kıskanılan, okumaktan gurur duyduğum bölümüm.
devre kurup ampul yakmayi ya da torna tezgahini acip kapamayi ogrenen her muhendislik ogrencisinin ilk is olarak asagiladigi muhendisliktir.
hepsi uzay gemisi yapiyor da bir tek bu muhendislik bir ise yaramiyor sanki.
minik edisonlara ve einstein' lara bilgi olsun; bir endustri muhendisi hizmet ve mal uretimi surecinin kontrolunden, bu surecte gorev alan calisanlarin performans ve verimliliginden, tedarikci iliskilerinden, stok kontrolunden ve musteri iliskilerinden vs.. sorumludur. daha fazlasini da yapabilir insan kaynaklari, simulasyon, tesis planlama, insan faktorleri, urun iyilestirme ve gelistirme, teknik cizim, mikro-makro iktisat gibi konularda da egitilmistir.
hakkaten hic bir ise yaramiyormus yahu.. ha bu arada gelismis ulkelerde cok tercih edilir, zira bu ulkeler makine ve insan gucu gerektiren "imalat" kismini zaten az gelismis ulkelerde yaptirmaktadirlar, onlar icin onemli olan surecin zamaninda ve verimli olarak yonetilmesidir bunu da endustri muhendislerine yaptirmaktadirlar.
guzel meslektir, gelecegi parlaktir... asagilayanlara bakmayiniz; kedidir onlar kedi.. siz cigerinizin tadini cikariniz.
endüstri mühendisliği okumak amacı ile viyanaya gelenlerin wirtschaftsingenuerwesen und maschinenbau olarak karsılastıkları bölümdür. zordur. insanı makina muhendisligi bolumunde hissettirir. ilk donemde farkeder farketmez, sistemin guzelliklerinden faydalanıp bölüm degiştirilmelidir zira ziyan zebil olunması mümkündür.
istatistik, modelleme ve veri madenciliği konusunda bütün diğer mühendislik dallarının eline veren mühendislik dalı. ayrıca danışmanlık sektörüne adam yetiştiren bir bölümdür kendisi.
sanayinin doktorlarıdır. iyileştirirler.
zaten hammadde az, işgücü isteksiz, teknoloji kısıtlı dolayısıyla bunlerdan en fazla fayda nasıl saglanır bunu düşünüyoruz. *
işletmecilerin yerine geçmesi gereken güzel insanlar. zira kalite-kontrol olayını ve işletmecilerin bilmedikleri iş kurallarını ve kanunlarını bunlara çatır çatır öğretiyorlar. ayriyaten elektrik elektronik mühendisleri kadar da ükela değiller...
Herşeyden biraz bilir ama hiçbirşeyi tam bilmez gibi en basit haliyle cahilce bir cümleye maruz kalan meslek. Zira bir bölümün derslerinin bazı başka bölümlerle ortak olması demek onların mezun olunca aynı ya da benzer işi yapacakları demek değildir.
Örneğin adam gider Programlama dilleri ve algoritma dersi alır. Bu onun bilgisayar mühendisi olacağı demek değildir. Yarın bir gün bir fabrikaya gittiğinde sistem SAP ile çalışıyorsa afallamasın diyedir.
Yine bu mahlukatlar Ekonomi dersi alırlar. Lakin benzer şekilde iktisatçı olmazlar.
Esas alanları verimi artırmaktır. Sistemin geneliyle uğraşırlar. Lakin Türkiye'de hemen her patron sistemi bildiğini sanar. Bu yüzden bir endüstri mühendisine ihtiyaç duymaz. Bu sebeple Türkiye'de farklı alanlarda da faaliyet gösteren endüstri Mühendisleri mevcuttur.
ODTU endüstri mühendisliği bölümünde, birinci sınıflara eğitim veren bir öğretim üyesinin, ilk dersinde bu meslek dalı için: " ne iş yapacağınızı bana sormayın, ben de bilmiyorum, ancak işsiz kalmayacağınızı garanti edebilirim. " şeklinde bir yorum getirdiği rivayet edilir.
mezun olduktan sonra asla 'kendi işimi yapmıyorum,farklı sektörde çalışıyorum.. ' vs. denilemeyecek tek bölüm,zira her ortamda, her bölümde çalıştıkları için 'her iş kendi işleri sayılır.
Yalnızca belli bir sektöre veya mühendislik dalına yönelik olmamasıyla büyük avantaj sahibi olan, ülkemiz şartlarında ancak yüksek ölçüde imalat veya hizmet veren sektörel pazarlarda kendisine yer bulabilen bölüm.
Her ne kadar derslere bakarak; işletme ile makina mühendisliğinin karışımı bir bölüm olarak görülse de aslında mühendislik disiplini bağlamında iki bölümle de benzer görülmesi yanlış olan bölüm.
gerçekten de sorunlu insanların mezun olduğu mühendislik. hani derler ya "endüstri mühendisi herkesle irtibat halinde olmalı". evet olmalı, zira bir sistemi bütün olarak ele alacağınız zaman sistemin her parçasını yakından tanımalısınız. ama böyle mi?
1-)öncelikle çok ukalalar. bir entry ile örnek vermek güzel olacaktır.
son cümleye dikkat toplamak gerekmekte. "3 aptal mühendisin yapabileceği işi 1 mühendsin yapabileceğini kanıtlamış bilim dalıdır."
bu tarz bir cümleyi başka hiçbir mühendisten duyamazsınız. bunun en büyük nedeni ise bölüme girmiş, kazanmış kişilerin "ben geleceğin yöneticisiyim. müdür olucam. bu alemde kral ben olucam. herşeyi ben en iyi şekilde yapıcam" tarzında anlamsız ve gereksiz gaza gelmeleridir. elbetteki endüstri mühendisler düşünce tarzları ile yönetici olmaya adaydır. ancak bunun içine ilişkiler katılmasaydı fabrikaların müdürleri insanlar yerine deep blue tarzında bilgisayarlar olurdu.
evet. ne yazık ki kendilerini bir bok zannediyorlar. bu genelde üniversitedeyken oluyor. "onlar yapar ben yönetirim". komik..
2-) bir de 1 aylık stajımdan edindiğim izlenimi aktarayım.
fotokopi makinasının başında sıra bekliyoruz stajyer arkadaşlarla. kalite kontrol departmanındayız;
-pardon yiğit bey bunların fotokopisini bekliyordu. rica etsem de ben önce çektirsem.
+sen kimsin ki?
-ben stajyerim. yiğit beyin yanında çalışıyorum.
+hadi geç bakalım. benim işim uzun zaten.
-ama şifreyi bilmiyorum.
+al benimkinden çektir, bişiy olmaz.
-sağolun.
mühendis bir makina mühendisiydi.
2 hafta sonra üretim planlamadayız. neredeyse herkes endüstri mühendisi. çıktısını alacağımız şeyler, bir kaç tane teknik resim. bilgisayardan resmi yolluyorsunuz isterseniz veya elde fotokopi vs vs..
-pardon. kaliteden yiğit bey bunların fotokopisini istiyordu. çok acelesi varmış. bir rica etsem yardım etseniz.(makina kapalı, açtırıcaz, şifreyi giricez sonra fotokopi çektiricez)
+sen kimsin?
-stajyerim ben.
+bu departmanda ne işin var?
-şey, öteki fotokopi makinası bozuktu da buraya geldik.
+arkadaşların kimler?
-stajyer arkadaşlarım onlar da.
+onlar ne arıyorlar burda? departmanları ne?
-(hay amına koyim senin!) bana yardım ediyorlar. kalitede onlar.
+bölümün ne senin?
-endüstri mühendisliği.
+hangi okul?
-odtü.
+bi fotokopi işini tek başına yapamayacak kadar aciz misin? bir de arkadaşlarını gezdiriyorsun yanında yardım etsinler diye. nasıl odtülüsün sen?
-...(katliam isteği ile yanıp tutuşan bir bünye) makinayı kullanmayı bilmiyorum. şifre falan diyorlar. şifresiz çıktı alınmıyormuş.
+ver kağıtları. dışarıda bekle.
-peki..
30 lu yaşlarda hoş bir bayan. endüstri mühendisi. saygısız bir tip kısacası..
neyse toparlamak gerekirse; seviyorum ben bu bölümü. güzel çünkü. dersler tamamen kafayı kullanmayı gerektiriyor. iş hayatı elbetteki farklı, ama bir kez öğrenip tecrübe kazandınız mı gerçekten durdurulamaz hale geliyorsunuz. ama bu yüksek ün, insanı tepetaklak ediyor. içindeki "bir numarayım" düşüncesini körüklüyor.
bu yüzden de mantıksal problemleri hat safhada olan, eziklik kompleksi yaşayan insanların çok büyük bir kısmı bu bölüm mezunlarından oluşuyor.