arkadaşım bu bölümü kazanıp ertesi gün "ya bunlar ne iş yapıyor tam olarak herkes bana soruyor ne cevap versem bilemiyorum internetten araştırıp bana söylesene" diye mesaj atmıştır.
"mühendislik midir?", "iibf'ye daha yakın", "makina müh'ün yanından geçemez", "çorba mühendislik" gibi pek çok şekilde üzerine çamur atılan, diğer mühendislik bölümlerinde okuyanlar ve mezunlar tarafından pek sevilmeyen bölümdür.
endüstri mühendisleri şu an nerelerde, hangi sektörlerde çalışıyorlar diye bir anket yapsak bir işletme mezunu gibi çeşitlilik gösterebilir. benim gümrükte çalışan arkadaşım da var otomotivde çalışan arkadaşım da var. bunlara lojistik, bilgi işlem, bankacılık, finans gibi hizmet sektörlerini de ekleyebiliriz. bence her şeyden önce bu çeşitlilik çok güzel. okuduğunuz bölüm sizi kısıtlamıyor netice olarak...
şimdi gelelim bu diğer mühendislik bölümlerinden olup çamur atanlara. abicim sen girmişsin kurumsal olmayan bir firmaya x tl + yol + sigortan var; benim aldığım paranın yarısını alıyorsun, sorulunca maaşım az ama artacak falan diyorsun ama iş bölüme gelince makina müh. halen on numara diyebiliyorsun. evet, maalesef bu şekilde düşünen çok kişi var. başka bir mühendislik bölümünde okuyan bir arkadaşım da kriz olduğunda ilk işten çıkarılacak olan endüstri mühendisleridir derdi. ne kadar sığ bir bakış açısı. bir firmada çalışan 2 ayrı endüstri mühendisinin farklı pozisyonlarda çalışabileceğini bile öngörmeden yapılmış bir önyargılı düşünce işte. sadece endüstri mühendisi açısından değil diğer bölüm mezunlarının da netice olarak çalıştığı şirkette bir rolü vardır. o işi illaki o bölüm mezunu yapacaktır diye de bir şey yok. şu an benle aynı işi yapan işletmeci de var, istatistikçi de, matematik mühendisi de... zaten iş ilanlarına bakın demek istediğimi anlayacaksınız.
bunların dışında artık eskisi gibi sadece kaliteli üniversitelerde değil; yeni açılan doğru düzgün öğretim kadrosu olmayan devlet ve vakıf üniversitelerinde de bol bol açılmıştır. tek dezavantaj olarak gördüğüm kıstas ise budur. ama hükümetin üniversitelerle ilgili düzenlemelerinin bu negatif etkisini pek çok bölüm zaten hissetmiş durumda.
okuyan ve okumayı düşünen arkadaşlara naçizane tavsiyem ancak kendilerini geliştirmeleri olacaktır. bunun dışında 4. sınıf oldum halen bir şey öğrenmedim diye düşünmeyin. bugün yeni mezun bir makina mühendisi otomobil üretebiliyor mu? üretemiyor. hani yeni mezun doktora gittiğinizde acaba teşhisi doğru koyacak mı diye küçük bir endişeniz olur ya bunu da ona benzetin. zamanla hepsi geçecektir. siz de kendi işinizin uzmanı olacaksınızdır. işin hakkını verdiğinizde emin olun başarılı da olacaksınız.
bu arada hani 4 yıl boyunca her şeyden biraz biraz gösteriyorlar hiç bir alanda uzman olamıyorlar diye bahsediyorlar ya; sanki o cümleleri kuranlar 4. sınıfta uzmanlıklarını mı ilan ediyorlar. böyle şeylere itimat etmeyin. * zaten işe başladığınızda sektörünüzle ilgili yoğunlaşacaksınız ve o alanda uzmanlaşacaksınız.
bu bölümü okuyup müdür olucam, ceo olucam diyen tipler şu anda kpss yardırmaktadır efendim. net. hiçbir işe yaramayan mühendisliktir. çok soyut ve aradadır.
apple'ın şuanki ceo'su tim cook'un mezun olduğu bölümdür.
ayrıca mühendislik sayılsın sayılmasın; bir işe yarıyor mu, yarıyor arkadaşım. mezunları da sanayisi olan her ülkede iş buluyorlar.
genelde biraz havalı kızların tercih ettiği ve zaten hali hazırda havalı olan kızların götünü iyice kaldırmaktan başka ne işe yaradığını anlamadığım bölümdür, bir an önce endüstri bölümü olarak değiştirilmelidir. *
kral meslek. her ne kadar endüstri mühendisi olan arkadaşlarımda bi ukalalık olsa da geriye dönebilecek olsam okumak istediğim mesleklerden biri. hele bi de bankada işe girdiysen daha da sırtın yere gelmez. mis gibi.
bu bölümü bitirip de halen ne iş yaptıklarını bilmeyen veya amacına ulaşamamış arkadaşlarıma; meslektaşlarıma bir nevi mesaj/çağrı niteliğinde bir şeyler yazmak istediğim güzide mühendislik alanıdır.
konudan konuya atlayabilirim. maruz görün lütfen yoksa dar bir alanda özetleyip kalıplara ve ezberlere sıkıştırmak istemem mesleğimi.
sadece iyi bir okula kapak attık deyip, temel teknikleri ve konuları ezberleyip, doğru düzgün proje yapmadan (sanayide uygulamalı projeler vesaire) mezun olup, endüstri mühendisi diploması almış ama teknisyenlik düzeyini aşamamış arkadaşlar var görüyorum ki. veya ne iş yaptığını bilmeyen. ve hatta 'siz ne iş yaparsınız' diye soranlara cevap veremeyerek genç arkadaşlarımızın tercihlerini yanlış yönlendirecek arkadaşlar olduğunu görmekteyim. her alanda bir endüstri mühendisine ihtiyaç vardır diye başlamak sanırım çok iddialı olmaz. başta bana da çok yuvarlak bir cümle geliyordu ama ben de piştikçe anlıyorum...
yazımın devamı birebir muhabbet formatında okunursa daha anlaşılır olabilir.
yeni iş süreçleri geliştirmede, yönetmede, planlamada ve çalıştığın ortamdaki diğer mühendislerden farklı düşünmeye ihtiyacın olacak. en önemlisi de insan odaklı düşünmeye. çünkü bir işletmenin kalitesi ürettiği ürünün kalitesine yansır. üretilen ürünün kalitesi de çalışanın iş doyumuna (işletmeye bağlılığı, motivasyonu, işini sahiplenmesi vb.) bağlıdır. bu nedenle insan kaynaklarının iyi yönetilmesi dolayısıyla insan ilişkilerinin iyi olmasına bağlıdır. bazen konuşmanla ikna edebilmen, bir amaç etrafında herkesi bir araya getirebilmen gerekir ki endüstri mühendisiysen bu iş senin işindir.
üst yönetime işletmeyle ilgili bir rapor sunacağın zaman amirini ikna edebilmen de direkt bu konuyla alakalıdır. kullandığın dil ve anlatım biçimi, raporlama biçimi önemlidir. sen raporda 'üretim miktarımız verimimiz artacak' dersen bu yönetici için bir anlam ifade etmez. sana sorar: 'ne oranda artacak? bana uzun vadede karı ne olacak?' diye sorar. o yüzden sen raporu: 'yeni geliştirilen bu yöntem ile günlük üretim miktarımız % 14 artacak, israflarımız % 5 azalacak' vs. demen daha etkili olur. yöneticin senin arkanda durur ve destek sağlar.
diğer taraftan bir yeni ürün üretip piyasaya sunacağın zaman pazarın ihtiyaçlarını iyi analiz etmen gerekir. pazarda ne kadar açık var, nerelerde açık var, ne kadar sürede yapılan maliyetleri (iş yeri kurulum maliyeti, işçilerin maliyeti, yönetim muhasebe giderleri, değişken giderler vb.) kara çevirmeye başlarım (bkz: başabaş noktası) diye düşünüp; bunu farklı metotlarla analiz etmen, teknik tahmin yöntemleri kullanarak tahmin etmen gerekir. yatırım değerlendirmesini kastediyorum.
örneğin; otomobil üreten bir firmada, otomobilin motor üretim hattında (ki genelde temel üreticiler vardır, dışarıdan satın alınır) beklemeler oluyor ve yüzden bir otomobilin üretimi iki saat gecikiyorsa (bkz: darboğaz) (öncelikle bu müşteri kaybına ve piyasada prestij kaybına sebep olur) sen motor üretimi yapan makineleri veya motor kalıp döküm sayılarını artırman gerekir. veya çalışan sayısını artırman gerekir. diğer taraftan üretim hattıyla ilgili çalışmalar yapılarak sürede iyileştirmeler sağlanabilir. kolay sökülüp takılabilen kalıplar vs.
optimizasyon! en önemli konudur bu. optimizasyon: bir üretim yaparken en uygun miktarda, en uygun zamanda ve en uygun hammaddeyi kullanarak en fazla kar sağlamaktır. karın en yükseği veya maliyetin en düşüğü demektir yani. örneğin; taşıma maliyet minimizasyonu için farklı hammadde depolarından üretim yapılan fabrikaya tedarik yapılırken en yakın depo ve en ucuz taşıma maliyeti ele alınmalıdır (bkz: vogel). endüstri mühendisi aslında budur: optimizasyoncu. her işin minimum maliyette maksimum kar elde etmesi için yapılması gerekenleri belirlemektir.
bunun gibi temel örnekler vardır. temel problemler vardır karşına çıkacak. temel düzeyde anlatmaya çalıştım. umarım faydalı olmuşumdur. hepsi naçizane fikrimdir. tartışılacak düzeltilecek tarafı çoktur eminim ama gözden geçirilmeli ve tartışılmalıdır.
ne iş olsa yaparım diyen ilkokul terk olan abimizin üniversite bitirmiş versiyonudur. çünkü hangisine "ee ne iş yapacaksın yani ?" sorusunu yöneltsem hiç biri bana tatmin edici net bir cevap verememiştir. genel de ilk cümlede söylediğim gibi "ne iş olsa yaparım" mantığına yakın cümleler ile geri dönüşler aldım.
ayrıca bu arkadaşlar kendilerini tanrı falan mı sanıyor? sanki bunlar olmadan işler yürümezmiş gibi bi haller bi tavırlar falan. hepsinin götünün deliği tavana bakıyor.
ha bir de şu durumla da çok karşılaştım;
+ne okuyorsun?
-endüstri mühendisliği.
+bu endüstri mühendisliği ne oluyor ya, cidden bilmediğim için soruyorum öğreneyim diye.
-ben daha hazırlıktayım.
bu diyaloğu çok yaşadım. ulan atın taşa sıçtığı bölümünü bilmeden gelmişsin, sorunca kemküm edip hazırlıktayım diyorsun, bununla taşak geçince de çubuk kraker gibi kırılıyorsun sonra. bak sinirlendim ha.
sistemin bütününü görmeye çalışan, üretim sistemleri, üretim planlama, optimizasyon, lojistik, kalite kontrol, istatistik gibi konularla ilgilenen, maliyeti ve üretim süresini mümkün olduğunca azaltıp verimi, ürün miktarını ve kârı mümkün olduğunca artırmayı hedefleyen mühendislik dalı.
diğer mühendisliklere nazaran daha az teknik konular içerir.
son zamanların en popüler mühendisliğidır. Popüler olmasının en büyük sebebi geniş iş alanına sahip olmasıdır, mühendislikle alakası olmayan yerlerde bile çalışabilirler.
(bkz: bankacılık)
ne olduğunun mesajla açıklanmasını istediğim bölümdür. 138 tane entry okudum ne olduğuyla alakalı bilgi yok. hep biz düzenleriz, biz iyilestirirz tarzı entryler.
Bu yıl tercih yapacağım ve ilk düşündüğüm meslek her yönden iyi olduğunu duydum fakülte yapısı kızmış ayrıca maaşı da iyi hem üniversitede hayatını yaşıyorsun hemde sonrasında doğru mu düşünüyorum?
