berbat bir sey,
takıntı haline geldigini anlayamayacak kadar sinsice ilerliyor.
acaba ve ya ile baslayan cumleler kurduruyor.
ihtimaller ve olasılıklarla baslayan senaryolar giriyor devreye.
gecmiyor bir turlu.
kotu bir sey olmasın.
aman.
Ankaralı Rock Grubu. My space sayfalarında kendilerini aşağıdaki gibi tanıtıyorlar.
--spoiler--
Grubun temelleri 1997 yilinda Hüseyin Dindar, Hüseyin Isiktekiner ve Isa Yavuz Karakus tarafindan Ankara'da atilmis ve pek çok degisiklikten sonra 2006 yilinda Hüseyin Yalçin'in katilimiyla simdiki hali olusmustur. Grubun kurulusundan bu yana geçirdigi degisiklikler sadece sanatsal boyutta degil, ideolojik ve düsünsel anlamda belirgindir. Bilmenin, ögrenmenin bitmedigi yasamda grup Endise de degisime devam edecektir. Ilk besteleri, 99 yilinda Olmuyor, Sakin, Endise ve Ankara'da Hüzün'dür. Hala hayattaki haksizliklar, savaslar, zulümler yeni bestelerine konu olmaya devam ediyor. Grup Endise, adini seçerken hayata karsi yasadigi endiselerden esinlenmistir. Dünyada yasanan haksizliklar, zulümler, insanlik suçlari grubun felsefesini bu yönde etkilemis ve sanatlarini sekillendirmeye devam etmektedir. Haksizliklara duyduklari öfke müziklerinde duyuluyor. Gençlerin tertemiz dünyalarini kirleten, gerçekleri çarpitan ve vicdanlarini kirleten her türlü düsünceye karsi çikisi temsil etmek istiyorlar. Müzigin eglence ve haz merkezli bakisa indirgendigi günümüzde bunun aksine de müzik yapilabilecegini göstermek grubun en çok önem verdigi konulardan.
--spoiler--
kısa kollu gömleğinin sağ üstünde bir cep olan ve o cebinde genelde uzun bir paket sigara, uzun bir tokai çakmak, katlanmış kağıtlar, kağıt para, anahtar, varsa gözlük ve kimlik taşıyan ve aceleyle yanınızdan koşarken bir eliyle tüm bu saydıklarım düşmesin diye gömlek cebini tutan ve o esnada ağzının (genelde) sol yanına artık bitmek üzere olan sigara iliştirmiş o esmer bıyıklı amcaların sayısı giderek azalıyor.
senaryosunu yılmaz güney'in yazdığı 74 yapımı, politik-dram filmi...
--spoiler--
cevher'in peşinde kanlıları vardır. kendisine bir süre tanınır. bu süre içerisinde parayı bulmalıdır yoksa canından olacaktır
--spoiler--
adana'da filmin çekimleri sürerken yılmaz güney tutuklanarak cezaevine gönderilmiş ve filmi şerif gören tamamlamıştır. bazı belleklerde olaylı film olarak da kalmışlığı vardır yani...
filmde çok etkileyi sahneler vardır. sahnelerin tamamına yakını fotoğrafik özellikler taşıryor. tarlalardaki derme çatma çadırlardaki çocukların yüzlerindeki sinek görüntüleriyle başlar, baştan sarsar seyirciyi.
--spoiler--
cevher'in kan parası biriktirmek için pamuk tarlasında ırgatlık yaparak parayı toplamaya çalışır . cehher kendisinden istenen kan parasını olan 15.ooo tl'yi toplamak için ailesi ile çalışmaya başlar. endişelidir, çünkü pamuk fiyatları hükümet tarafından daha açıklanmamıştır. ağanın yanaşması cevher'in kzını satın almak ister, 15.000 verir. cevher az bulur parayı 30.000 ister.
cevher tipik köylü kurnazıdır. bir taraftan namus nidaları atar, diğer yandan da kızı için pazarlığa devam eder. ağa ırgatlar yok pahasına çalıştırmak ister. işçiler daha fazla bekleyemez ve grev yaparlar. bu durum cevheri daha da çıkmaza sürükler. ya öldürülecek kanlıları tarafından ya da çalışıp parayı toplayacak. ya da kzını ağanın yanaşmasına satacak. cevher kırar grevi ve tarlada tek başına çalışmaya başlar. cevher'in kzı beyaz tarlada başka bir gence aşık olur ve kaçar. cevher bu andan sonra yıkılır. artık ölüm çok yakındır.
--spoiler--
kelime anlamı; tam olarak 'kaygı' sözcüğüne denk gelen osmanlıca sözcüktür. var olan kesin (kuşkuya yer bırakmayacak) belirtilere dayanarak, gelecekte yaşanacaklara yönelik olarak duyulan korkuya; endişe denir ve bu durum insanları tasalandırır.
dolayısı ile endişenin kelime anlamı; korku, kuşku ya da tasa ile ilgili ve fakat aynı değildir.
inside out 1 de basrol nese deydi, kankasi da uzuntu idi.
inside out 2 de bu sefer basrolde endise yi goruyoruz. kankalari bikkinlik, utanma, gipta.
endise kizimizin kafasina butun kotu senaryolari seri halde gonderiyor.. kizimiz sinir patlamasi yasayip iptal oluyor. endise diyor ki sadece onu olasi kotu senaryolardan korumak istedim.
hayatta iyi seyler yasiyoruz, kotu seyler yasiyoruz. ama yuksek ihtimalke gerceklesmeyecek onlarca kotu senaryoyla hayati kendine zehir etmenin anlami var mi? yasanmamis kotu senaryolari yasatiyorsun kendine. ben hayati oyle anlamlandirmiyorum.kitu bi sey basimiza gelince onu o zaman cozeriz.
kizimiza sec diyorlar. kizimizda benle ayni fikirde olacak ki hayatinin yonetmeni olarak "nese" yi seciyor.
