çok kötü bir durum bu. en yakın arkadaşın bir anda tavırlarına, hareketlerine, kabadayılığına, kendini bir şey sanmalarına sinir olduğun adamla yakınlaşmaya başlar. amaan dersin ayrılırlar. sonra onlar 7 sene birlikte olurlar, sonra nişanlarına gidersin ama ömründen de ömür gider. mutluluğuyla mutlu olursun ama en yakın arkadaşın otomatik olarak en çok görüştüğün kişidir. okuldan çıkarsın yanında bu tip, bir yerde buluşursun yanında bu tip. köşe bucak kaçarsınız karşılaşmamak için yoksa tartışırsınız çünkü. bak düğünleri var daha, sonra ömür boyu bu adamı göreceğim sayesinde. çekilecek dert değil.
sevmeniz için de bir neden yoktur. bir gün ayrıldıklarında arkadaşınız hala seviyor ise, sevmemesi için yardımda rahatça bulunabilirsiniz. rahat teselli edersiniz. sizin sadece onlar sevgiliyken arkadaşınız onun hakkında ne derse ''hee evet öyle'' demeniz yeterlidir.
-senin sevgilini sevmiyorum ceren, psikopat gibi bakışları, aynı sınıfta olmak bile kabus
-onu bende sevmiyorum bohem bebek, ama ayrılamıyorum
-ayrıl o zaman, anlamıyorum neden birliktesin
-ayrılamam çünkü ayrılırsam sorun çıkarır
-boşversene ateş olsa cürmü kadar yer yakar
-öyle değil işte
şeklinde gelişen diyaloglarda geçen arkadaşının sevgilisinden hiç hoşlanmamak konusudur.
(bkz: hey gidi üniversite yılları hey)
burda tüm iş arkadaşa düşecektir. ayrı ayrı hem sevgilisine hem de arkadaşına vakit ayıracak, birlikte takılındığında da her iki tarafı önceden uyaracaktır.
hee arkadaş, sizi siklemeyip sevgilinin yörüngesine girer sizi gözü görmezse koyun götüne. böyle bir amsalağın arkadaşı olmak size üzüntüden başka bi şy getirmeyecektir. çok da üzerinde durulmaması gereken konular.