eğer anılan arkadaş aşık oluncak kadar değerliyse ölmeden önce mutlaka yapılması gereken işlerdendir.
karpuz çekirdeğine dair saatlerce konuşabilme ihtimaliniz olur.
o başkasına aşıksa sakın denemeyin.
Uzun zamandır en yakın arkada$ınıza a$ıksanız, doğal olarak en iyi a$kı saklama yöntemlerini geliştirmi$siniz demektir. a$ık olduğunuz ki$iye her türlü özveriyi gösterirsiniz ama her zaman dostluğun veya arkada$lığın gerektirdiklerinden dolayı olduğunu savunursunuz... tabi ki a$kinizi sadece a$ik olduğunuzdan değil tüm çevreden saklamak durumundaymi$ gibi hissedersiniz. zaman gecer içiniz içinizi yer ama hala saklarsiniz.. artik ustala$mi$sinizdir ve bu a$ki saklama oyunu ho$unuza gitmeye ba$lar.. sevdiğiniz nasil olsa yaninizdadir ve bi $ekilde onunla berabersinizdir.. bu sizi bi $ekilde mutlu eder.. kendi kendinizi avutursunuz..
bi gün beraber oturduğunuz mekandan, o i$i dolayisiyla sizden erken kalkarken, kolundan tutup, onu durdurarak, her$eyi, her duygunuzu, onu ne kadar cok sevdiğinizi, onun için neler yapabilceğinizi ve onun için katlanabilceklerinizi anlatmak istersiniz ama bu hiç bir zaman olmayacaktir. çünkü eğer ona duygularinizi söylerseniz onu kaybetmeniz muhtemeldir. ya eğer size " ben seni her zaman arkada$ olarak gördüm" derse? off dü$üncesi bile 2 gün moralinizi bozar. hem zaten yaninizda değil mi ne diye böyle bi riski alayim diye dü$ünürsünüz.. onu kaybetme korkusu her zaman cesaretinizi kıracaktır.. her zaman...
bir gün sizi arar ve hemen görüşmek ister.. sizde büyük sevinçle koşarsınız yanına, tabi herzaman ki gibi saniyesi saniyesi dakikliğinizle oradasınızdır. sizden 5 dk sonra gelir en iyi arkada$ınız. gözünde yüzünde güller açmaktadır. bu neşesi size yansır birden sebebsizce tebessüm etmeye ba$larsınız sizde.
- ya hani bizim sınıfta bi "hedecan" vardı ya hani ho$ çocuk falan diyodum onun icin. diye söze girer ve siz bir$eylerin artık yolunda gitmediğini o an farkedersiniz..
- bu gün gelip benimle konu$tu ve benden cok ho$landığını söyledi inanabiliyomusun, (yüzde güller açmaya devam etmektedir. tabi bu sırada sizin surat ifadenizde sadece yalan bi tebessüm vardır) bana resmen çıkma teklif etti..
artik gerginsinizdir ama onun mutluluğunu paylaşıyormuş gibi gözükmek zorundasinizdir. yine özveri,yine özveri...
- ee peki sen ne cevap verdin. cümlesi cikar ağzınızdan siz farkında olmadan.
- dayanamadım kabul ettim..
i$te o an tam bir yıkımdır. artık ne kendinizi kandırabilir, ne de "zaten yanımda abi hatun" diye pollyannacılık oynayabilirsiniz.. evet artık a$ık olduğunuz en iyi arkada$ınızın bir erkek arkada$ı vardır ve bu sizi bilmemkaç büyük rakı $iddetinde sarsmi$tir ve sarsacaktır. bu saatten sonra siz istemesenizde gönlünüz bir $ekilde onunla olan arkada$liğiniza sekteler vuracaktir. i$te o an kafanizi duvarlara vurursunuz..
kendinize bile fisildamaya korkarsiniz ama her zaman bi kelime ba$inizin icinde döner durur...
aşık olduğunuz arkadaşınızın da size karşı bazı duyguları varsa sizi çok mutlu edebilecek bir ilişkidir. fakat karşınızdaki kişi sizi hep arkadaş olarak görüyor ve sizin ki platonik sevginin ötesine geçmiyorsa bu ortaya çıktığında hem arkadaşınızla artık eskisi gibi olamazsınız hem de sizin sevgiliniz olmaz. can yakıcı bir durumdur.
hiç kimse bilmez. belki de aşık olduğun için en yakın arkadaşındır o senin.. aranızda hep bir şeyler vardır. o da bilir bunu sen de. hissedersin gözüne baktığında. ancak hiç dile getirilmez. konduramaz çünkü insan. kaybetmekten korkar, hata yapmaktan. var olduğunu bile bile bir şeylerin susmayı tercih eder. çünkü ya yoksa sorusu insanın içini kemirir. sessiz kalırsın her baktığında aslında deli gibi bağırırken. ne olursa olsun yanındasındır, hayatından kimler geçerse geçsin onun. herkes gider bir şekilde ancak siz kalırsınız birbirinizin hayatında. çoğu zaman doğru hamleleri yapmak için çok geç kalınır yalnız. cesaret öyle uzaktadır ki size, zaman akıp gider boşa. gün gelir de her şeyi gerçekten gördüğünüzde ise kaybolmuştur elinizdekiler. çok özlersiniz.. aslında hala birbirinizden başka kimse yoktur hayatınızda, ancak siz de yoksunuzdur.
onun size en uygun kişi olduğunu bildiğiniz halde, ona açılmanız durumunda sizden nefret edebileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak, ona duygularınızı belli etmeden geçirdiğiniz zamanların sizi ezdiği, yanlış anlaşılmaktan korkup ona yardım edememenin, yan yana vakit geçirememenin sizi yok ettiği, boktan durum. Hele bu kişinin daha önceden çıktığı bir insan var ise, ve o kişinin etkilerini hayatından atamıyorsa, işte o zaman daha kötü bir durumla karşı karşıyasınızdır. ikinizde birbirinize ait olduğunuzu bilirsiniz, ikinizde birbirinize aitmişsiniz gibi hissedersiniz, ama yolda karşına çıkınca sadece göz göze gelmekle yetinirsiniz. korkarsınız, işler kötüye gidebilir diye, daha önce birlikte olduğu insan görüp, olayları iyice karmaşıklaştırabilir diye.
ama bütün bunlara rağmen, ona olan sevginiz içinizde sürekli olarak sağ kalacaktır. sürekli olarak seveceksiniz, ve bu sevgi o yanınızda olmasa bile gücünü yitirmeyecek, bu noktada kutsallaşacak ve sanki yasak bir dinin inananıymışsınız gibi bütün hayatınızı şekillendirecek, kavuşacağınız günü cennete gidecekmiş gibi bekleyeceksinizdir.
bir telefonla herşeyin söylenmesinin ardından nasıl davranacağınızı bilemediğiniz durumdur. cevap arkadaşın olarak her zaman yanındayım olsa da hiçbir zaman eskisi gibi olunamayacağını her iki tarafta bilir. bu telefon konuşmasının sonu seni kaybetmek olmasın, sen benim sırdaşımsın, dostumsun dense de eskisi gibi olamayacaktır işte. sizin her sözünüze kırılan biri ile karşı karşıya kalacaksınızdır bundan sonra ve bir yerde çıtırdayacaktır bu dostluk siz istemesenizde. *
boka bastın çekil kenara. aşık olmanın tanımı yaptın da bir de utanmadan en yakın arkadaşa aşık olursun ha. gülerim ben buna be. aşkta yasaklar mı vardı da ben kaçırdım, tamam hatırladım, yüz yıl uyuyan güzeli okurken kendimi prenses sanıp üç gün uyumuştum o dönemde aşkın kanunu yeniden yazılmış. en doğal hakkındır oysa ki, zaten işin doğası da bu, fizyolojik olarak sürekli birliktesindir, omzuna kafatasını dayayıp ağladın sen. e bunu da yapınca ruhsal bir birliktelik de oldu. neden suçlarsın ki kendini. taciz edip, sevgisilinden ayırmaya kalkarsan ahlaksız derim bak görüşmem bir daha. o ayrı. edilgenken ne halt hissedersen hisset etken olma. yani istersen ol sen bilirsin de ki suçsuzum sana aşık oldum. dürüst ol en yakın arkadaşın o senin. sen beni o gözle mi görüyorsun derse de, soru değil bu duymamazlıktan gel, şımardı. sakın sakın taciz edip, sevgilisinden ayırma ama, ahlaksız derim görüşmem bir daha.
en yakın arkadaşınızın sevgilisi yokken herşey güllük gülistanlıktır. zaten hep beraber vakit geçirirsiniz. herşeyi paylaşırsınız. birbirinizin içini bilirsiniz. bu noktaya gelmek için çok emek verilmiştir belki. belki bazen aklınızdan geçer, saçını okşayabilseydim, elini tutabilseydim diye. belki rüyalarınıza girer. ama katlanırsınız. onu kaybetme korkusu yüzünden katlanırsınız bu şekilde devam etmeye ve mutlusunuzdur da aslında. sonra biri çıkar ortaya. sizin içinizin titrediği insanı hiç emek vermeden elde eder. işte o zaman yediremezsiniz. o zaman sevgili olmadıgınız size batmaya başlar. işte o zaman onun sadece elini tutmayı hayal etmek bile sizin içinizi titretirken sonradan gelen için sıradanlaşması size koymaya başlar. sonra kim onu hakediyo diye düşünmeye başlarsınız. işin içinden çıkamazsınız.uykular kaçar, kalp ritmi bozulur. çok kötüdür en iyi arkadaşına aşık olmak.
kazanılacak olan sevgilinin yanı sıra kaybedilecek dostluğun göz önünde bulundurulması ve olay mahalini terketme ile sounçlanması gereken eylem. sonuçta mutlaka o işin kokusu** çıkacak, o cicim günleri geçecek geriye sadece pişmanlık kalacaktır.
ayrıca bir (bkz: kavak yelleri) klasiğidir.
büyük ihtimalle aradaki arkadaşlığın da son bulmasıyla sonuçlanan, güzel bir aşka dönüştürülmesi genelde pek başarılamayan durum. çünkü sevgiliyken herşey çok daha farklı olmaktadır...
