hoşlanmayı aşk, aşkı sevgi sanan zihniyet acaba gerçek sevgiyi ne sanıyor? çok değil bir hafta sonra yeni çiftlerin birbirlerine sevdiklerini söylemelerini duymak ne iğrenç. biraz daha emek, biraz daha saygı. kimse sevgisiz kalmasın, böyle durumlara düşmesin.
yıllardır biriktirdiği şarkıları, şiirleri, kitap alıntıları çoğalan ve bunları artık paylaşacak birinin olmayacağının korkusuna kapılan ama bir umuttur, geleceğini uman kişinin yaptığı eylemdir. duyguları körelmesi, kalbi taş tutmasın ister.
tanıştığı her yeni insana sevgili olma gözüyle bakan insandır. bir konuşmayı bir fotograf begenmeyi benle ilgileniyor diye değerlendirip her an tetikte teklif bekler. her ilişkisini gerçek aşkımı buldum diye yaşar.
kasiyer kızın erkek müşterisine kibar bir gülümsemeyle "teşekkürler, iyi akşamlar" demesini "aha, karı pas veriyorlar lan bana" diye düşünen zihniyetle aynı olan vaka.
içimde yanıp duran şeyin artık acı verdiğini fark ettim.
bir zamanlra unutamam dediğimi unuttum.
yaşamam artık dediğim duyguya yakalandım.
sesini duymadan, haber almadan günler geçmediğini fark ettim.
onsuz eksik kalıyorum artık.
tadım tuzum olmuyor işte.
bir de acı vermese şu ateş, her şey daha güzel olacak.
insan sevdiğine sahip olmak ister ya hani ben istemiyorum.
yanımda olsun ama benim olmasın razıyım.
....
devamını yazmaya yürek el vermiyor.
yarısı onda.
erkeklerin ilk okuldan itibaren gelen,çoğu zaman içindeki boşluktan kaynaklanan veya aklıyla zikinin yer değiştirmesi durumundan kaynaklanan olaydır. (bkz: Ayşe Öğretmen derste sürekli bana baktı)