karaköy'de el arabasında kuruyemiş satan amcanın kullandığı cümle de bunlara örnektir. ne diye bağırdığını çözmek için epey uğraşmıştık ve sonunda çözdük;
kadıköy rıhtımda roman teyzeler gül satarlar.
- dimidi(demeti) bi milyon, dimidi bi milyon
- ben bi demet alayım
- 5 milyon
- e hani demedi bi milyondu
- dimidi o dimidi, çiçeğin adı
- hahaha
- ya bu beyazlar çok güzel.
-- çok güzel oldu melek.
- siyahda iyi esasında. bunun 39u varmı?
-- siyahlar güzel değil ki canım yaaaa.
+ buyrun burada.
- bu nasıl oldu?
-- ıı ıhh..
- ama benim gönlüm diğerinde kaldı ya necla.
-- beyazlar daha çık ama ayvalıkta tatile gidecez anca akşamdan akşama giyersin kızım. *
- doğru söylüyorsun esasında.
+ aaa ayvalığamı gideceksiniz. dün ayvalığa gidecek 4 müşterime daha bir önceki beyazlardan sattım. pişti olmayın sakın.
-- gerçekten mi?
+ evet. gerçi çok moda bunlar kaliteli ayakkabı zaten.
- bu siyahları alıyorum o halde. pişti olmayayım.
-- doğru bu siyahlar daha güzel melek.
bu modelin adı eli belinde.
bunu yapan usta kör oldu, göz nuru.
hadi başka kapıya burada sana satılık mal yok. ( ters psikoloji)
senin paran buna yetmez, daha ucuzu var.