bir şiir tutkununa en zor şeyi sormak, yazılmış en güzel şiir, çok ama çok neyse. bana göre,turgut uyar ın bütün şiirleri, nazım hikmet in bütün şiirleri, orhan veli ve cemal süreya nın bütün şiirleri ve böyle gider.
senin için yalnız bıraktım kendimi.
neşterden bozma bir tahterevalli üzerindeyim de
kimseyle oynamak istemiyorum sanki
kimse yok karşımda
buna rağmen yerde karşımdaki oturak,
evet yerde! hem boş hem yerde!
havada olan benim havada asılı olan!
ben varsam bir ağırlığım da olmalıydı halbuki benim
yanlış mı?
eksik buluyor musun hiç göremediğin yerlerini?
buluyorum ben
"nasılsın"; diyorlar mesela
iyidirdiyorum ne olsun,aynı
sonra diyorum ki kendime
"ben istenmiyor olmakla ilgiliyim"
bi kaç bir şey var hiç unutmuyorum
bi kere karşılaştık ya hatırlıyor musun ne kadar güzeldi
eski sevgililer neden arkadaş olamasın tadındaydı gerçi ama güzeldi
sen çok güzeldin
geceydi,evine kadar yürüdük
yoruldun çok
hafif kızardı yanakların
azıcık alkollüydün
özlemiş gibiydin üstelik beni
çok konuşmadın
bi kaç bir şey anlattın ki önemsemiyordun anlattıklarını
ama gözlerin parlıyordu,anlatabiliyor olmayı sevmiş gibiydin
"nasılsın" dedin sonra birden
gerçekten "nasılsın" diyordun
"iyidir" dedim ben
"ne olsun,aynı"demedim
çok mutluydum çünkü
utanmasam ağlayacaktım
o kadar yakın mıydı senin evin çok çabuk varmadık mı?
çok mu hızlı yürüdük ki ben mi hızlı yürüttüm seni?
ve sen o apartmana ne zaman girdin de ne zaman söndü o ışık?
sonra ben dedim ki kendime
"ben istenmiyor olmakla ilgiliyim"
utanmadım ağladım
nasılsın Su?mutlu musun?
büyüksün benden farkında mısın
havada olan benim havada asılı olan
artık debelenmiyorum ayna önünde iyi göründüğüm bi açı yakalayana kadar
kabullendim bile sayılır çirkinliğimi
temizlemiyorum odamı
heyecanla uyanmıyorum
"nasılsın" diyorlar mesela
"iyidir" diyorum
"ne olsun aynı"
senin için yalnız bıraktım kendimi
fedakar aşık tadında değil yada aklanmaya çalışan yahuda tadında
öyle bıraktım işte elimde olmadan
hiçbir şey talep etmeden bıraktım
hatta bir ölü nasıl aklayamazsa kendisini
öyle
bi kaç bir şey var hiç unutmuyorum dedim ya
terminalleri de unutmuyorum
sen giderken daha soğuk olurdu terminaller
ağlardın bazen,ben ağlamazdım
bir mecburiyeti çoktan kabullenmiş hatta o mecburiyete alışmış gibi susardım.
güçlü biri gibi susardım ki
yemin ederim kimsenin yanında senin yanında hissettiğim kadar güçsüz hissetmezdim kendimi
(bilmiyorum güçsüz mü doğru kelime aciz mi)
bu her zaman böyleydi
en çok terminallerde böyleyi bu
kıskançlık krizi oldu sonra böyleydi bu dediğimin adı
yemin ederim olsun istemedim ben kendi kendine oldu
depresyon oldu sonra
oldu işte bir şeyler
neticede ben unutmuyorum terminalleri ki
ne zaman gitsem o terminallere(sadece gitmek zorunda olduğum zamanlarda gidiyorum)
çatlaklar görüyorum yerlerde
büyük bir hüzün görüyorum o çatlaklardan havaya karışan
neden kimse görmüyor bunu da bir ben görüyorum?
ve Su,
bir mecburiyeti çoktan kabullenmiş hatta o mecburiyete alışmış gibi
yalnız bıraktım kendimi senin için
sıfır altı gün sıfır sekiz gece sustum önce
sonra "iyidir"dedim "ne olsun aynı"
ve bakıp aynada gittikçe çirkinleşen yüzüme
"ben" dedim "ben istenmiyor olmakla ilgiliyim"
ve Su,
alıştım ben
alıştım...
hatta evrenin bütün yalnızlıklarını üstüme alındım
kutu kutu pense taşırdım yanımda, hatalarını onarmak için.
bir de elmam olurdu, acıktığında yersin diye alırdım yanıma.
ya hayat arkadaşım bir gün bana arkasını dönerse? ağlıyorum için için
yanında oldum her zaman bilirsin hayat boyu.
içimde ürkek bir titreme düşünüyorum koyu koyu.
öyle bir sevmişim ki seni bilemezsin. ama şurası eksikti diyemezsin.
tam tekmil sevdim seni eminim.
hastalıkta sağlıkta senin yanında olmaktı yeminim
yağ sattım bal sattım, yine de aldım en beğendiğin ayakkabıyı.
hevesin geçince çöpe attın, öldürdün bu talihsizlik ustasını
dilim kopaydı da seviyorum demeseydi sana
gerçi kalp sevince dil neylesin? onu da koparamazdım ya.
koca ömrüm heba oldu ya, sağlık olsun ya
portakal istedin bir gece yarısı hiç unutmam.
ama gönlünü edemeyince uyuyamam.
çulsuzum, param da yok ama bir yalan uydurup ikna etmiştim manav hayriyi
soydum, başucuna koydum. bir teşekkür etmedin ama olsun en azından rahat uyudum.
böyle geldi geçti hayat, sana hep fırından yeni çıkan ekmeği yedirirdim, bense bayat
bir gün adıyla ekmeğe bir yağ sürüp vermesen de, mutluydum yinede.
kahvaltı sofrasındaki gülücüklerini izlemek yeterdi.
mini mi mini bir kuş konmuştu bir gün penceremize.
merhametini ilk o zaman görmüştüm. kıyamadın aldın ya onu içeriye, çok şaşırtmıştın beni.
bu kadın mıydı bana bir gün olsun minnet duymayan?
bu kadın mıydı gözlerine baktığımda değersizliğimin yansımasını gördüğüm?
kuş kadar olamamıştım anlaşılan senin gözünde. yalan yok kıskanmıştım minnacık kuşu.
pırpır edip canlanmasına izin vermeden ezmiştim ya onu, hala kulaklarımda o nefretle aptal! deyişin.
anılarımda canlanır yaptığım her hata da senin sesinden yankılanan o aptal
sevmedin belki de beni hiç ama hep mutlu görürdüm seni. buydu tek tutunacak dalım.
kusura bakma başkasını seviyorum diyene dek.
hep mi talihsizliği işaret ederdi benim kahve falım?
seninle geçen her yıl için bir kurşun saydım ömrüme tek tek
geriye pek bir şey kalmadı zaten. doktor en fazla altı ay yaşarsın dedi ama sanmam.
senin için yazmayı bile beceremediğim bir şiirden sonra ölürüm herhalde.
biliyor musun akıllandım artık, hiçbir yalana kanmam
ölüyor olsam bile dayanamam koşa koşa yetişirim son nefesimde, sen yeter ki gel de
ve bir gün geldim eve, her zaman ki gibi kimse yok
dolaptaki ilaç gözüme takılır. dedim ya akıllandım artık diye,
aptal! falan değilim senin o gün dediğin gibi. şeker falan sanmadan bitirdim hepsini.
ne kurtarmaya gelecek bir annem vardı,
ne de aptal! deyip yaptığımdan utandıracak bir "sen"
Seneler,seneler evveldi;
Bir deniz ülkesinde
Yaşayan bir kız vardı,bileceksiniz
ismi Annabel Lee;
Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten
Sevmekden başka beni.
O çocuk ben çocuk,memleketimiz
O deniz ülkesiydi,
Sevdalı değil karasevdalıydık
Ben ve Annabel Lee;
Göklerde uçan melekler bile
Kıskanırdı bizi.
Bir gün işte bu yüzden göze geldi,
O deniz ülkesinde,
Üşüdü rüzgarından bir bulutun
Güzelim Annabel Lee;
Götürdüler el üstünde
Koyup gittiler beni,
Mezarı ordadır şimdi,
O deniz ülkesinde.
Biz daha bahtiyardık meleklerden
Onlar kıskandı bizi,_
Evet!_bu yüzden (şahidimdir herkes
Ve o deniz ülkesi)
Bir gece bulutun rüzgarından
Üşüdü gitti Annabel Lee.
Sevdadan yana ,kim olursa olsun,
Yaşça başca ileri
Geçemezlerdi bizi;
Ne yedi kat gökdeki melekler,
Ne deniz dibi cinleri,
Hiçbiri ayıramaz beni senden
Güzelim Annabel Lee.
Ay gelip ışır hayalin eşirir
Güzelim Annabel Lee;
Bu yıldızlar gözlerin gibi parlar
Güzelim Annabel Lee;
Orda gecelerim,uzanır beklerim
Sevgilim,sevgilim,hayatım,gelinim
O azgın sahildeki,
Yattığın yerde seni .
varsa sevginden uzakta yaşayan,
yaşamıyordur o ya resulallah,
varsa senin yolundan gitmeyen,
o çilededir ya resulallah,
varsa aşkın için sana yönelmeyen,
çıkmaz bir yoldadır ya resulallah,
ismin ile cismin ile kurban olunası kara gözlerinle,
sen ne güzelsin ya resulallah...
bir kadın var
adı bana özel,
şaka lan ben mi koydum adını da
bana özel olsun.
gayem biraz artistlik yapmaktı
ama onu da beceremedim
kadın var, evet
güzel de bir kadın.
hani yolda yanımızdan geçerken
arkasından bakıp bakıp
yanımızdaki arkadaşımıza
"oğlum çok güzel kızlar var lan"
dedirten türden bir kadın.
o kadın ki,
tırt fransız sanat filmlerini sevse bile
yine de vazgeçiremedi beni kendinden
hem de yay burcu kadını olduğu halde?
onu boşver,
ah müjgan ah'a kötü dedi de
yine de sesimi etmedim.
bu şiir,
birine hediye almaya
paranız yada vaktiniz yetmezde
sikimden kağıda bişey çizip/yazıp veririsiniz ya
aynen öyle bişey.
doğumgünün kutlu olsun
mutlu ol senelerce
sana sikko bi şiir yazdım
okursun gecelerce
sen bayık sanat filmi izle
günlerce
ben yeşilçamda iyiyim
hiç beni bekleme... * bence güzel yani. *
bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
sen say ki
ben hiç ağlamadım
hiç ateşe tutmadım yüreğimi
geceleri, koynuma almadım ihaneti
ve say ki
bütün şiirler gözlerini
bütün şarkılar saçlarını söylemedi
hele nihavent
hele buselik hiç geçmedi fikrimden
ve hiç gitmedi
bir topak kan gibi adın
içimin nehirlerinden
evet yangın
evet salaş yalvarmanın korkusunda talan
evet kaybetmenin o zehirli buğusu
evet nisyan
evet kahrolmuş sayfaların arasında adın
sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı
bu sevda biraz nadan
biraz da hıçkırık tadı
pencere önü menekşelerinde her akşam
dağlar sonra oynadı yerinden
ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca
sen say ki
yerin dibine geçti
geçmeyesi sevdam
ve ben seni sevdiğim zaman
bu şehre yağmurlar yağdı
yani ben seni sevdiğim zaman
ayrılık kurşun kadar ağır
gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın
yine de bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
beni affet
Kaybetmek için erken, sevmek için çok geç.
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Şöyle diyebilirim; "Gece yıldızlarla dolu"
Ve yıldızlar masmavi, titreşiyor uzakta
Şarkılarla dönüyor gökte gece rüzgarı
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Sevdim ben onu, o da beni sevdi bir ara
Kollarıma aldım bu gece gibi kaç gece
Kaç defa öptüm onu sonsuz göğün altında
Sevdi beni o, ben de bir ara onu sevdim
O durgun, iri gözler sevilmez miydi ama?
Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim
Yokluğunu düşünüp, yitmesine yanmakla
Duyup geceyi, onsuz daha engin geceyi
Ota düşen çiy gibi düşmekte şiir cana
Ne çıkar sevgim onu alıkoyamadıysa?
Gece yıldız içinde, o yakın değil bana
Hepsi bu. Uzaklarda şarkı söylüyor biri
Yüreğim dayanmıyor yitmesine kolayca
Gözlerim arar onu, sanki yaklaşmak ister
Yüreğim arar onu, o yakın değil bana
Aynı gece ağartıyor aynı ağaçları
Bizler, ah, o zamanki bizler değiliz ama
Artık sevmiyorum ya nasıl, nasıl sevmiştim
Sesim arar rüzgarı, ulaşmak için ona
Ellere yar olur, öpmemden önceki gibi
O ses, ışıl ışıl ten ve sonsuz bakışlarla
Artık sevmiyorum ya, severim belki yine
Ne uzundur unutuş, ah ne kısadır ayrılık
Yüreğim dayanmıyor yitmesine kolayca
Böyle gecelerde kollarıma aldım çünkü
Belki bana verdiği son acıdır bu acı,
Belki son şiirdir, bu yazdığım şiir ona.