Bazen ben de terk edip gidebilsem keşke diyorum
içimde bir istanbul var ondan vazgeçemiyorum.
Belki sen de bir gün geçersin diye köprülerinden
Yakıp yıkamıyorum, koparıp da atamıyorum içimden
Hayat bu işte;
Kanatlanıp gitmek dururken
Dört duvar içinde hap solursun
Yaşamak için bir neden ararken
Ölmek için bulursun
Söyle; taşı toprağı altın olmuş kaç yazar ?
Delik testi umutlarım, akar altından azar azar.
Söyle, neye yarar yaşamak altın bir kafeste
Bir yanım seni beklerken, diğeri bekler ölümü ağır ağır
Hayat bu işte;
Kanatlanıp gitmek dururken
Dört duvar içinde hap solursun
Yaşamak için bir neden ararken
Ölmek için bulursun
Manga
So, so you think you can tell Heaven from Hell, blue skies from pain
Can you tell a green field from a cold steel rail?
A smile from a veil?
Do you think you can tell?
And did they get you to trade your heroes for ghosts?
Hot ashes for trees?
Hot air for a cool breeze?
Cold comfort for change?
And did you exchange a walk on part in the war for a lead role in a cage
How I wish, how I wish you were here.
We're just two lost souls swimming in a fish bowl, year after year,
Running over the same old ground
What have you found? The same old fears.
Alıştım artık hakaretler yalın değil
Ama bugün burdaysam emin ol alın teri
Taktir etme boşver
Takıl ukala Pahalı stüdyom yok; imkanlarım bu kadar
Sorun değil dert etmiyorum, yani içim rahat
Soyunana sorsan: "Sanat sanat için" daha
Yemez Türk halkı, vallahi uyandı
Ünlü değilim belki ama illaki duyarsın
Televizyon güzel şey hak eden barınıyorsa
Beyaz Show'da çıkmadım diye tanımıyorsan
Bu benim suçum değil sadece senin kuruntun
Hak etmiyoruz demek ki anlayacağın durum bu
Google'a yaz ismimi çıkar bi ton sayfa
"abi abi" çekenlerden çıkar bi ton kayak
Sehabe oldum ama değişmedi hiçbir şeyim
Ben bir gün patlıycam şimidilik hiçbir şeyim
Nakarat(x2)
Evet kabul ettim hepiniz bir numara
Evet haklısın, benim yok ki bi numaram
Hepiniz kralsınız, hepiniz mükemmel
Ben kendi çapımdayım kalemim tükenmez.
Daha dünkü b*klar bugün seni küçümserse
Kusura bakma ama sen kimsin küçük sersem
Ben adam değilim moruk siz adamsanız
Değer verdim konuştum sizi adam sanıp
Usandım arkadaş menfaat ve yalanlardan
Düet vermiyorum diye düşman olanlardan
Sanıyor beni hep falan filan bayanlarla
Msn'imi ekleyip ben olduğuma inanmayanlar
Bizimki bi şey değil Myspace'den ünlülük
Sokaktaki Osman amcanı anca güldürür
"Albümler konserler yoğunsun valla abi"
59'dan bırakan hocaya anlat hadi
Sıkıldım kardeş, görülmüyor emekler
Bedava albüm yapıp yapıp yapıp küfür yemekten
O yüzden bir dahakine bandrol eklicem
22 yaşına gelmişim daha ne beklicem
Nakarat(x2)
Evet kabul ettim hepiniz bir numara
Evet haklısın, benim yok ki bi numaram
Hepiniz kralsınız, hepiniz mükemmel
Ben kendi çapımdayım kalemim tükenmez.
sen beni tanımazsın severim de söylemem
sen beni uzak sanırsın bilirim söz dinlemem
ah bu ben kendimi nerelere koşsam
saklansam bir yerlerde gizlice ağlasam
ah bu ben kendimi nerelerde bulsam
çekilsem sahillere hayaller mi kursam..
Kendini seçemiyorsun
bırakıp kaçamıyorsun
yazmadığın bir hikayede
uzun yada kısa vadede
az biraz keşfediyorsun
öteki olabilmeyi
yerine koyabilmeyi
geride durabilmeyi öğreniyorsun
ne gemiler yaktım
ne gemiler yaktım
o kadar yandı ki canım
sonunda karşıdan baktım
ne göreyim kendime
yıldızlardan daha uzaktım
bu kızı yeniden büyütmeliyim
kor ateşlerde yürütmeliyim
değirmenlerde öğütmeliyim
farkındayım farkındayım..
Denizler aştım geliyorum
bilirsin derdim seninle
yolumdan döndüm kopuyorum
bilirsin derdim seninle
denizler aştım geliyorum
ister eğlen benimle
yüzünü bir görsem yeter
yolumuz ayrı biliyorum
ölmeden son bir defa
belini kavrasam yeter
hadi gel buluşalım
eski köprünün altında
kimseler görmesin
mehtaba karşı uzanalım eski köprünün altında
kimseler bilmesin, kimseler duymasın!
Hani erken inerdi karanlık
hani yağmur yağardı inceden
hani okuldan, işten dönerken
ışıklar yanardı evlerde
hani ay herkese gülümserken
mevsimler kimseyi dinlemezken
hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken
hani herkes arkadaş
hani oyunlar sürerken
hani çerçeveler boş
hani körkütük sarhoş gençliğimizden
hani şarkılar bizi henüz bu kadar incitmezken
eskidendi, eskidendi, çok eskiden...
her birliktelik, kalbinin emzirecegi bir yeni bebektir.
once emeklemeyi, sonra yurumeyi ogretmen gerekir..
kalbindeki sutu tuketmediler mi?
bazen hic baslamamasi, bir gun bitmesinden iyidir..
cunku beraberlik yaslanirken, bir terkedir genclesir.
seni hic terketmediler mi?
aslinda dostluklar da kardanadam gibidir..
eriyecekleri bile bile insa edilir..
kapim neden hic calmiyor artik?
fotograflardaki insanlar hatirliyor mu beni? isimleri neydi?
bunların yuzleri cok tanidik.. yalniz kalmak.. bir ilac midir? yoksa hastaligin ta kendisi mi?
isigi gorunce karanliga kaciyorum hemen, bocekkkler gibi..
bir seye cok uzun sure bakarsan, onu gormemeye basliyorsun.
hayat, keske bu kadar etobur olmasaydi..
iste sen.. kurbanlarindan korkan kanli zalim bicak..
sen.. kendi golgesinden bile korkan bir paranoyak..
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak
sen.. kirik cam ustunde yalinayak.. ve cirilciplak..
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak..
bir paranoyak..
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak..
bir paranoyak...
bir hipokondriyak...
kalbi coktan iflas etmis kimsesiz bir kardiyak..
yalınayak ve çırılçıplak..
işte sen..
bir paranoyak..
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak..
bir paranoyak..
bir hipokondriyak..
bir hipokondriyak..
siz ikiniz siz ikiniz benim hakkımda ne konuşuyosunuz
senin..senin ismin neydi?
her birliktelik kalbin emzireceği bir bebektir önce emeklemeyi sonra yürütmeyi öğretmen gerekir...
seviyorum seni ekmeği tuza banıp
banıp yer gibi
geceleri ateşler içinde uyanarak
ağzımı dayayıp musluğa
su içer gibi
ne zaman seni düşünsem
bir ceylan su içmeye iner çayırları
büyürken büyürken görürüm gülüm
her sabah her akşam seninle
yeşil bir zeytin tanesi
bir parça mavi deniz alır beni
seni düşündükçe gül dikiyorum
ellerimin değdiği yere
atlara su veriyorum
daha bir seviyorum dağları gülüm
her akşam seninle
yeşil bir zeytin tanesi
bır parça mavi deniz alır beni
Ardına bile bakmadan bu kaçıncı gidişin,
Göz göre göre her halini kabullenişim,
Giydiğim hüküm hasret,
Cezam müebbet mechulü ben faiili sen,
Temize çektiğim telefon defterinde,
Yepyeni bir hayatmıdır beklediğim,
Kendimi kaybettiğim,
Asmalının sokakları kadar dar yüreğim,
Hayır hayır hayır gözyaşlarım değil onlar,
Yokluğunda hayellerim yüzmeyi öğreniyorlar,
Hayır hayır hayır gözyaşlarım değil onlar,
Ellerimdeki kir içim dışım bir,
Gözyaşlarım değil onlar.
Call up, ring once, hang up the phone
To let me know you made it home
Don't want nothing to be wrong with part-time lover
If she isn't with me I'll blink the lights
To let you know tonight's the night
For me and you my part-time lover
We are undercover passion on the run
Chasing love up against the sun
We are strangers by day, lovers by night
Knowing it's so wrong, but feeling so right
If I'm with friends and we should meet
Just pass me by, don't even speak
Know the word's "discreet" with part-time lovers
But if there's some emergency
Have a male friend to ask for me
So then she won't peek its really you my part-time lover
We are undercover passion on the run
Chasing love up against the sun
We are strangers by day, lovers by night
Knowing it's so wrong, but feeling so right
We are undercover passion on the run
Chasing love up against the sun
We are strangers by day, lovers by night
Knowing it's so wrong, but feeling so right
I've got something that I must tell
Last night someone rang our doorbell
And it was not you my part-time lover
And then a man called our exchange
But didn't want to leave his name
I guess that two can play the game
Of part-time lovers
You and me, part-time lovers
But, she and he, part-time lovers
radiohead Street Spirit ( sokak ruhu) ve türkçe çevirisi.
Rows of houses, all bearing down on me
I can feel their blue hands touching me
All these things into position
All these things we'll one day swallow whole
And fade out again and fade out
This machine will, will not communicate
These thoughts and the strain i am under
Be a world child, form a circle
Before we all go under
And fade out again and fade out again
Cracked eggs, dead birds
Scream as they fight for life
I can feel death, can see its beady eyes
All these things into position
All these things we'll one day swallow whole
And fade out again and fade out again
Immerse your soul in love
Immerse your soul in love
Evlerin gürültüsü, hepsi üstüme geliyor
Mavi ellerinin bana dokunduğunu hissedebiliyorum
Bütün bu şeyler bir sıraya girecek
Bütün her şeyi bir gün yutacağız
Ve bir daha soluk al ve soluk al
Bu makine iletişim kuracak, bu makine iletişim kurmayacak
Bu düşüncelerle ve içinde olduğum nesille
Dünya çocuğu ol ve bir daire oluştur
Hepimiz dibe gitmeden önce
Ve bir daha soluk al ve soluk al
Kırık yumurtalar, ölü kuşlar
Yaşam için savaştıkça çığlık atıyorlar
Ölümü hissedebiliyorum, parlak gözlerini görebiliyorum
Bütün bu şeyler bir sıraya girecek
Bütün her şeyi bir gün yutacağız
Ve bir daha soluk al ve soluk al