Normalde her kabahatin özrü kendisiyle veya muaddili ile olur. "Özür dilerim" çok zaman yeterli olmaz.
Örneğin: bir mağazada gezerken raftaki bir ürünün düşüp zayi olmasına sebep oldu iseniz onun parasını ödersiniz. Etraf battı ise temizlemeniz de icap eder. Esaslı olarak özür budur.
Ya da bir sinirle birini kırdı iseniz, onun da sizi kırmasına müsade edeceksiniz. O zaman özür dilemiş olursunuz.
Sen veya velisi olduğun kişi adamın evini yaksın, sonra geç karşısına "özür dilerim". Yok öyle bir dünya.
Ne özrü olduğuna göre değişebilecek metodlardır. Karşınızdaki insan, melek değil. Hatanızı tekrarlayacaksanız özür dilemeyin, umut vermeyin. Çünkü güven; kaybetmeyi göze alamayacak kadar değerlidir.
Kesinlikle özür dilememektir.
Özellikle bir kızdan özür dilediğiniz anda kızın gözünde değeriniz yerle bir olur, ölseniz bile umursamaz.
Bu durumu daha dün yaşadığım için kimsenin inkarına da müsade edemem.
mahçup olarak, hata yaptığım için, anladım hata yapmanın, kendime ve karşımdakine ne gibi zararı olduğunu anlayarak. ve sonucunda ufak bir jest. sonrası affı beklemeye koyulmalı. ne hata yaparsanız yapın, o kadar da çok ezilip büzülmeyin sakın. yoksa manevi anlamda, özür dilediğiniz kişi, size şantaj yapmaz kesinlikle ama, siz ya öyle yaparsa diye bir hisse kapılır psikopata bağlayabilirsiniz.
kişinin hatasını telafi etmesi. öbür türlü her şey havada kalıyor. yoksa seçimler öncesi vaatler verilir ama iktidara gelen sözünde durmaz ya, işte o hesap.